Vatan Partisi Rusya Temsilcisi Dr.Mehmet Perinçek: Batı’nın silah yardımı Ukrayna’ya zaferi getirmez

Avrupa Birliği ülkeleri Ukrayna’ya askeri yardımla ilgili art arda kararlar aldı. ABD Başkanı Joe Biden’da Kiev’e gitti. Batının hamlelerini değerlendiren Dr. Mehmet Perinçek, “Bu yardımlar sadece savaşın uzamasına, yıkımın artmasına sebep olacak” dedi  

Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik başlattığı askeri müdahale birinci yılına girdi. ABD ve Avrupa son olarak tanklarını da Kiev’e yolladı. Son gelişmeleri Aydınlık Avrupa’ya değerlendiren Vatan Partisi Rusya Temsilci Dr. Mehmet Perinçek, Rus ordusunun beklenmedik anda cevap verebileceğini söyledi. Perinçek, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in 21 Şubat’ta Federal Meclis’te yaptığı konuşmayı değerlendirdi.

Mehmet Perinçek

Rusya’nın daha önce kullanmadıkları silahları kullanmaya kadar birçok yöntemin uygulanabileceğini söyleyen Perinçek, savaşın şimdilik stabil olarak devam ettiğini belirtti.

‘NATO VE ABD ÇEKİNİYOR’

Perinçek, Batı’nın Ukrayna ordusunu kullandığını ve kendi askerlerini göndermeye çekindiğini söyledi. Perinçek şöyle konuştu:

“Biden'ın ziyaretiyle köklü bir değişiklik olması mümkün değil. Çünkü sonuç olarak savaş sahasındaki durum güç dengeleriyle ilgili bir mesele.
ABD yeni askeri yardım paketlerini onaylayabilir, arttırabilir. Ama bu Ukrayna'nın bir nihai zafer kazanması için yeterli olmayacaktır. ABD'nin yaptığı bu yardımlar sadece Ukrayna'daki yıkımın artmasına neden oluyor ve savaş durumunun sadece gerginleşmesine hizmet ediyor. Ancak dengelere baktığımızda nihai olarak Ukrayna'nın zaferini sağlayacak bir askeri yardım mümkün değil. NATO veya Amerika Birleşik Devletleri zaten doğrudan kendi ordularıyla kendi askerleriyle böyle bir savaşa girmek istemiyor, daha doğrusu çekiniyor. Bunu Ukrayna ordusunu kullanarak yapıyorlar. Fakat Ukrayna'nın da gücü bu anlamda sınırlı kalacaktır. Bu yardımlar sadece savaşın uzamasına, yıkımın artmasına ve oradaki krizin daha da
kronik hale gelmesine sebep olacak. Yoksa sonucu değiştirecek bir durum olması mümkün değil. Bunu zaten Batılı uzmanlar, Batılı askeri çevreler de kabul ediyorlar artık. Hatta bu yardımın, Ukrayna'nın Kırım'ı veya Rusya'ya kaybettiği toprakları geri alabilecek bir sonuca yol açmayacağını da uzmanlar kabul ediyor.”

‘UKRAYNA DİPSİZ KUYU HALİNE GELDİ’

“Ukrayna artık dipsiz bir kuyu haline geldi. Yani bu mesele Avrupa'da da tartışılmaya başlandı. Kiev’e gönderilen yardımların artık bir sınıra geldiği, askeri üretim anlamında Avrupa'nın da sıkıntı çektiği, bunun mali olarak bütün Avrupa halklarına yansıdığı, Avrupa'da sık sık konuşuluyor.
Bu askeri yardımların yapılmasının bir faturası var. Bu silah yardımı, yardımı yapan ülkelerin bir işine yaramıyor ve hatta gönderilen
silahların da el altından gizlice başka yerlere satılması bazı suç örgütlerine gitmesi Batı tarafından endişeyle karşılanıyor. Hatta bununla ilgili çeşitli soruşturmalar, araştırmalar da yapılıyor.”

‘DÜŞMANLIĞIN YARATTIĞI MALİYET’

“Rusya'ya karşı düşmanca tavırdan dolayı oluşan mali sorunlar var. Nedir bunlar? Rusya'yla olan enerji anlaşmalarının artık uygulanamaz hale gelmesi, yaptırımlardan dolayı Rusya ile olan ticaretin durması, Avrupa'nın Rusya'daki yatırımlarının artık durmuş olması. Bunlar Avrupa'da çeşitli sorunlar yaratıyor.
Dolayısıyla bu tür yardımların gönderilmesinin ötesinde Rusya'yla olan ekonomik ilişkilerin durmasından dolayı da Avrupa ekonomisinde gedikler açılmaktadır.”

‘RUSYA’NIN CEVABI PUTİN’İN KONUŞMASINDA’

“Aslında Rusya'nın vereceği cevap Putin'in geçtiğimiz gün yaptığı konuşmada net bir şekilde ifade ediliyor. Askeri ve siyasi anlamda Putin son yaptığı konuşmada Batı'yı tamamen düşman kampta, saldırgan ve güvenilmez olarak tanımladı.
Batı'nın Ukrayna krizi sürecinde Rusya'yı devamlı aldattığını ve Ukrayna'yı savaşa hazırladığını ifade etti. Bununla birlikte de sadece Rusya'ya karşı değil,
Rusya'ya yönelik amaçlarının benzerlerini dünyanın başka yerlerinde başka ülkelere karşı da güttüklerini ve tüm insanlara düşman olduklarını ifade etti.”

‘HEM İÇE HEM DIŞA MESAJ VERDİ’

“Putin ifadelerinde hem Rusya’ya hem de uluslararası muhataplara bir mesaj vermiş oldu. Rusya içerisindeki Batıcı ya da Batıya daha ılımlı bakan ya da Batıyla uzlaşma
yanlısı olan çevrelere bir mesaj vermiş oldu. Diğer taraftan da uluslararası anlamda Amerikan saldırganlığına karşı yeni ittifaklar geliştireceğini ve halihazırdaki ittifaklarını çok daha sağlamlaştıracağının mesajını vermiş oldu.”

‘PARALARINI BATI’YA KAÇIRANLARA NET MESAJ’

“Putin ekonomik alanla da ilgili mesaj verdi. Batı’dan medet uman paralarını batıya kaçırmış iş çevrelerine çok sert bir mesaj vermekle birlikte üretim ekonomisine geçileceğinin sinyalini de verdi. Rusya'nın artık milli ekonomi ve üretim devrimine ihtiyacı olduğunu ve buna başladığını da vurguladı. Ekonomik anlamda Batı'nın Rusya'ya saldırganlığını arttırmasına karşı da çeşitli hazırlıklar içerisinde bulunduklarını ifade etti.”

‘GÜÇLÜ ORDU VURGUSU’

“Putin’in konuşmasında güçlü ordu vurgusu vardı. Ordunun daha da modernleştirilmesi ve sadece silah anlamında değil hem halkın hem de ordunun ideolojik kültürel anlamda da yapılandırılmasından bahsetti. ABD'nin saldırganlığına karşı temel dayanak güç olarak
Rus halkını gösterdi. Rus halkının hem orduya hem de devlete yönelik kışkırtılmasına karşı
hazırlıklı olduklarını belirtti. Bu temelde Rus halkının, refahının arttırılması,
cephede savaşan askerlerin ailelerine yapılacak yardımların arttırılması konusunda da tedbirler aldıklarını söyledi.”

‘HEPSİ ÇOK KUTUPLU DÜNYA İÇİN’

“Putin, bütün bu projelerin uluslararası planda da çok kutuplu bir dünya çerçevesinde yapılacağını, bu zeminde ABD saldırganlığının bertaraf edileceğini belirtti.
Bu da tabii çok kutuplu dünyanın inşasına hız verilmesi noktasında ABD'nin savaşın düzeyini arttırmasına bir yanıt olacaktır.
Ayrıca START (Stratejik Silahların Azaltılması Antlaşması) anlaşmalarından çıkması da bir yanıt. Çünkü Putin, ABD’nin Rusya’nın bu konudaki silahsızlanma tekliflerine birkaç sene öncesine kadar cevap dahi bile vermediklerini söyledi. Bununla birlikte de START anlaşmalarının bir geçerliliğinin kalmadığını da ekledi.”

NÜKLEER SİLAH DOKTRİNİ

“Bütün bunların hepsi Rusya'nın bu uzun menzilli füzeler konusunda verebileceği cevaplara da işaret ediyor. Bununla birlikte Rus yetkililer milli güvenliği tam anlamıyla tehlikeye girerse nükleer silah kullanma konusunda da doktrinlerini uygulayabileceğini dile getiriyor. Dolayısıyla uzun menzilli füzelerin Ukrayna'ya verilmesi durumunda, Rusya'nın da karşı saldırısının boyutunu çok daha üst düzeye taşıyabileceğini, şu ana kadar kullanmadıkları üst düzeydeki silahları da gerektiği zaman kullanılabileceklerini düşünmek gerekir.”

Sonraki Haber