Jöntürk geleneğinin örnek subayını kaybettik
Vatan Partisi Merkez Karar Kurulu üyesi Ferit İlsever, emekli Deniz Binbaşı Erol Bilbilik'in Jöntürk geleneğinden gelen örnek bir Türk subayı olduğunu söyledi. Aydınlık'ın eski Haber Müdürü Adnan Akfırat, 'Gladyo’nun devlete nasıl nüfuz ettiğini ve oradaki mekanizmaları çok yakından takip etti.' ded
9 Mart devrimcisi Emekli Deniz Binbaşı Erol Bilbilik hayatını kaybetti. 88 yaşında İstanbul’da vefat eden Bilbilik, Aydınlık dergisinde köşe yazarlığı İşçi/Vatan Partisi’nde de yöneticilik yapmıştı. Bilbilik bugün Karacaahmet Şakirin Camii’nde kılınacak öğlen namazından sonra Yeni Çekmeköy Mezarlığında toprağa verilecek.
21 Mayıs 1935 tarihinde İstanbul Üsküdar’da dünyaya gelen Bilbilik, 1954 yılında Heybeliada Deniz Lisesi'nden mezun oldu. 1956 yılında Deniz Harp Okulu'nu bitirdi ve deniz asteğmeni oldu. 1961, 1969 yıllarında, ABD ve Almanya'da kısa süreli eğitimler aldı. 1961 yılında, Georgia'nın Athens (ABD) kentindeki “Savunma ve Lojistik Yönetimi” konusundaki eğitimin sonunda kendisine verilen Athens şehri fahri hemşehrilik belgesini iade etti.
Bilbilik ABD gezileri için “Genç subayları götürüyorlar ve devasa askeri merkezler ve tesisleri gezdirerek etkilemeye çalışıyorlardı. Amaçları genç dimağlarda ‘ABD yenilmezi' yerleştirmekti” değerlendirmesinde bulunmuştu.
9 Mart 1971 hareketinde yer alması nedeniyle bir grup subayla birlikte gözaltına alındı ve Gladyo merkezi olarak anılan İstanbul Erenköy’de bulunan Ziverbey Köşkü’nde işkenceli sorgulardan geçti. 12 Mart darbecileri tarafından Binbaşı rütbesinde iken Mayıs 1971 tarihinde emekliye sevk edildi. Bu dönemde ordudan beş general, bir amiral, 35 albay emekliye sevk edildi. 600 subay ve askeri öğrenci de tasfiye edilenler arasındaydı.
AYDINLIK YAZARI
1979 yılında Ulaştırma Bakanlığı Fen Kurulu Üyeliği'nden emekli oldu. Makine-motor, gemi inşa ve inşaat sektörlerinde yöneticilik de yaptı. 1993 yılından bu yana araştırmacı ve yazar olarak yazın dünyasına dahil oldu. Bu yıllarda Aydınlıkçılarla tanıştı ve Aydınlık dergisinde uzun yıllar yazarlık yaptı. İşçi/Vatan Partisi’ne üye olarak partili yaşama atıldı. İşçi Partisi Başkanlık Kurulu üyeliği yaptı. Evli ve bir çocuk babası olan Bilbilik, Kasım 2002 Genel Seçimlerinde İşçi Partisi'nden İstanbul Birinci Bölge 2. sıradan milletvekili adayı oldu. Ergenekon Davası sürecinde Silivri’ye gelerek eylemlere katıldı. Bilbilik’in emperyalist merkezlere yönelik araştırmaları 10 kitapta toplandı. Ulusal Kanal'da programlar yaptı.
ARKADAŞLARI ANLATTI
Vatan Partisi Merkez Karar Kurulu üyesi Ferit İlsever:
“Örnek bir Türk subayıydı. Jöntürk geleneğinden gelen ve Türkiye’nin bağımsızlığına titizlenen bir insandı. Ayrıca antiemperyalist ve vatanseverdi. Emperyalizmin dünyadaki örgütlenme ağı üzerine çalışıyordu. Bu konuda çok sayıda eser de verdi. Bu manada örnek bir aydındı. Bir dönem birlikte mücadele ettik. Ergenekon tertibi sürecinde de bize tekrar gelerek Silivri kapılarına dayandı ve binlerce insanla birlikte oldu.”
ÜSTÜN KARAKTERLİ TÜRK SUBAYI
Aydınlık eski Haber Müdürü Adnan Akfırat:
“Ağabeyimiz Türkiye’ye gelmiş üstün nitelikli, üstün karakterli ve Türk subayının o şövalye tipli temsilcisiydi. Ben onunla tanışarak çok büyük bir zenginliğe ulaştım. Türk subayı hakkında derin gözlemler yapma imkânım oldu. Bilgiyle tamamlanan vatanseverliği, kahramanlığı ve cesareti bütün subaylara,Türk insanına, Türk aydınına örnek olacak nitelikteydi. Yakın tanıma ve uzun yıllar birlikte çalışma imkanına sahip oldum. Çok şey öğrendim. Derin bir tarih kavrayışı vardı. Olguları derinlemesine inceleme becerisi vardı. Boş lafa, görüntüye, şatafata önem vermezdi. Hep olayın özünü, esasını kavramaya çalışırdı; kavramanın ötesinde onunla nasıl bir değişiklik yapacağına ilişkin kafasında hemen bir fikir oluştururdu. Bunu hayata müdahalenin bir aracı haline, bir nesnesi haline nasıl getirebiliriz düşüncesine kısa sürede varırdı. O temelde kafası öyle çalışırdı.
CESARET VE KAHRAMANLIK
"Türk Silahlı Kuvvetlerinin içinde yaşadığı dönemde de hep sıra dışı işler yaptığını biliyorum. 27 Mayıs’ta henüz daha bir üsteğmenken, Donanma Komutanını makamından indirip, 27 Mayıs yönetimi adına Donanmayı teslim alması onun nasıl bir Türk subay olduğunu, Mustafa Kemal'in subayı olduğunu gösteren somut örneklerden birisidir. Ordudan uzaklaştırıldıktan sonra bütün hayatını Gladyo ile mücadeleye ayırdı. Gladyo’nun Türkiye’nin ordusuna, polisine, devletine nasıl nüfuz ettiğini ve oradaki mekanizmaları çok yakından gözledi. Bir Türk subayı olarak ABD’de Monterey’de ABD Deniz Kuvvetlerinin yüksek lisans programından yararlanmak ona büyük bir derin görüş ve bakış derinliği sağlamıştı. Onların hepsini Türkiye için, Türk halkı, milleti için değerlendirdi. Amerikan yönetim sisteminin çalışma anlayışı konusunda derin bilgiye sahipti. Çünkü çok kapsamlı araştırmalar yapmıştı. Bunları da daha sonra kitap olarak yayımladı. Erol Ağabey gitti ama dünyaya kahramanlık, cesaret, neşe, vefa ve sıkı çalışma ilkelerini bıraktı. Onu hep özlemle, sevgiyle, neşeyle hatırlayacağız.”
ESERLERİ
Küresel Dünya Politikaları ve Ulusal Seçenekler, Kaynak Yayınları, 2002, Dünyayı Yöneten Gizli Örgütler CFR-Bilderberg-Trilateral, Kaynak Yayınları, 2002, Amerikan Kuşatması, Otopsi Yayınları, 2003, Nato - İstanbul Zirvesi ve Geniş Ortadoğu Stratejisi İçyüzü ve Perde Arkasıyla, Otopsi Yayınları, 2004, Türk Bilderbergleri, Umay Yayınları, 2006,Dünyayı Yöneten Gizli Örgütler - Küresel İktidarın Kurmayları, Profil Yayıncılık,2007,İşgal Örgütleri/ CIA - NATO - AB, Asya Şafak Yayınları, 2008, Amerikan Kuşatması / Büyük Oyunun Perde Arkası, 2008, Geniş Ortadoğu Projesi/ Geniş Orta Asya Projesi, Asya Şafak Yayınları, 2008. Öncesi ve Sonrasıyla 9 Mart- 12 Mart Süreci, Profil Kitap, 2014.