Vatan Partisi’nden şap ile mücadelede yol haritası: ‘Milli aşılama politikası şart’

Türkiye’de baş gösteren şap virüsüyle ilgili Vatan Partisi MYK üyesi Cenk Özdemir, kamuoyunu bilgilendirdi, atılması gereken adımları ve bu salgın hastalıkların bir daha yaşanmaması için alınması gerekenönlemleri açıkladı

Vatan Partisi Çiftçi Bürosu Başkanı Cenk Tümer Özdemir, şap hastalığı ve kuş gribini yakından takip ettiklerini belirterek, “Milli aşı programı uygulayarak özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu illerimizde sıkı denetim ve aşılama yapmalıyız.” dedi.

Cenk Özdemir, şap hastalığında ölüm oranı düşük olsa da hayvanlarda yarattığı tahribat nedeniyle ekonomik kayıpların çok büyük olduğunu belirterek yetkilileri uyardı. Özdemir şunları söyledi:

“Özellikle hayvan hastalıkları konusunda hassas olan Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgemizden birçok ülkeyle sınırı olan ülkemiz, bu ülkelerin salgınlarla mücadele ve veterinerlik hizmetleri konularında geri olmasından dolayı, salgın hastalıklar konusunda maalesef dezavantajlı durumdadır.

“Ülkemizde hayvanların aşı takvimlerine uygun olarak yılda 2 sefer şap hastalığına karşı aşılanmaları gerekmektedir. Fakat ne yazık ki personel sayısının yetersizliği ve tarım bakanlığının il/ilçe teşkilatlarındaki yapısal bazı aksaklıklardan kaynaklı olarak şap aşısı uygulanamamakta ve aşılama sadece kâğıt üzerinde kalmaktadır. Aşılama çalışmasının doğru ve özenli bir şekilde yapılmaması aşılama yapılmış olsa dahi doğru bir sonuç alınamamasına sebep olmaktadır.”

‘TRAKYA AVRUPA’YA TAMPON’

Özdemir, Doğu Anadolu’da denetimlerin ve aşılamanın daha sıkı olması gerektiğini belirterek şunları söyledi:

“Trakya, hastalıklardan ari durumunda bir tampon bölgedir. Trakya bölgesine hayvan sevkiyatı kontrollü bir şekilde yapılır. Fakat Trakya’nın tampon bölge olması Türkiye hayvancılığına değil Avrupa’nın hayvancılığına yaramaktadır. Bunun için aynı hassasiyeti bütün Anadolu’da ve bilhassa doğu ve güneydoğu bölgelerimizde göstermeli, hayvan hareketleri çok sıkı bir şekilde kontrol edilmelidir. Özellikle kurbanlık hayvanların yurtiçi sevkiyatı öncesi sıkı önlemler alınmalı. Hayvan pazarlarına alınacak hayvanların aşı kayıtlarına bakılarak kabul edilmeleri sağlanmalıdır.”

TAZMİNATLI ACİL KESİM METODU

Hastalıkla mücadelede aşının önemine değinen Özdemir, “Milli Aşı Politikası” ile aşı takvimi oluşturulmasını istedi. Özdemir, şöyle devam etti:

“Yurdun dört bir yanındaki hayvanlarımızı etkin şekilde aşılayarak olası yavru ölümlerini engellemeliyiz. Milli Aşı Politikası’yla hayvancılığımızda büyük bir atılım gerçekleştirmiş oluruz.

“Özellikle Şap hastalığı dikkate alındığında, aşılamalarla beraber tazminatlı acil kesim metoduna geçilmelidir. Bu metotla hastalıkla mücadelede hem daha iyi sonuç alınacak hem de maliyeti daha düşük olacaktır. Hayvanında hastalığa rastlanan yetiştiriciye, kesilecek hayvanın tazminatı verilerek salgının önüne en kısa sürede geçilebilir. Tazminatı olmadığı için sürü sahipleri, hayvanlarında gördüğü hastalığı kimseye bildirmemekte, saklayarak hastalığın daha çok yayılmasına sebep olmaktadır. Salgın hastalıklar orman yangını gibi değerlendirilmelidir. Gezici ve donanımlı kesim araçları oluşturularak hastalığın görüldüğü anda o bölgeye intikal eden bu araçlarla, ekipler bu ‘yangına’ derhal müdahale etmelidir.”

İSTİHBARAT ÖNEMLİ

Özdemir komşu ülkelerdeki hastalıklarla ilgili olarak da istihbarata önem verilmesi gerektiğine dikkat çekerek, “Doğu ve Güneydoğu komşularımızdaki tarım ataşeleri bulundukları ülkelerde istihbarata çok önem vermelidir. Bu konuda gerekirse istihbarat birimlerimiz ile koordine olarak o ülkelerden, aşı hazırlanabilmesi için ülkemize materyal getirilip hemen üretime başlanmalıdır.

Şap gibi salgın hastalıklılarla ilgili Tarım Bakanlığı’nda etkin ve hızlı çalışabilen bir ‘otorite’ kurulmalıdır. Şap enstitüsü teknik ve kapasite açısından yenilenmeli geliştirilmelidir.” dedi.

KUŞ GRİBİ

Kuş gribine de değinen Özdemir, şu uyarılarda bulundu:

“Kuş gribi hastalığı özellikle kanatlı hayvanlardan ve bazı memeli hayvanlardan insanlara da bulaşabilen viral bir hastalıktır. Hastalığın ana kaynaklarından biri göçmen kuşlardır. Dünyada göçmen kuşların göç rotasındaki bölgeler diğer bölgelere nazaran daha fazla risk altındadır. Ülkemizin göçmen kuşların göç yolu üzerinde olması dikkate alınarak önlemler planlanmalıdır. Göller ve akarsuların yanında kümesler yapılmamalıdır. Hem hayvanlarda hem de insanlarda ölüm ile sonuçlanabilen bir hastalık olduğu için, görüldüğü bölgede hayvanlar karantinaya alınarak, gerekirse itlaf edilebilir. Geçmişte kapatılan Bornova Tavukçuluk Aşı Üretim Merkezi tekrar ve daha modern olarak kurulmalıdır. Kuş gribinde, hastalık çıkan kümese yüzde 50 oranında tazminat verilerek kesim yapılmakta çevredeki işletmelere yüzde 100 tazminat ödenmektedir. Hastalık çıkan kümese de yüzde 100 ödeme yapılmalıdır. Aksi halde üretici salgını gizleme eğilimine girebilir!”

Sonraki Haber