Washington Enstitüsü’nden dikkat çeken rapor: Dengeler değişti ABD telaşlandı

ABD’nin, Suriye’nin kuzeybatısında yaşanan gelişmelerin ardından Türkiye'yi, ‘Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) bölgeye girişine izin vermekle tehdit ettiği’ ileri sürüldü

ABD'de İsrail çıkarlarının en hareretli savunucusu olan Washington Yakın Doğu Araştırmaları Enstitüsü, 19 Ekim'de “Değişen Hatlar ve Yerinden Edilmiş Kişiler: Azez, Afrin ve HTŞ Saldırısı” başlıklı bir rapor yayınladı. Rena Netjes imzalı raporda, ABD’nin Türkiye’yi, HTŞ'nin Afrin ve Halep kırsalından çıkarılması konusunda uyardığı, aksi durumda vekil gücü SDG'nin bölgeye girişine izin vermekle tehdit ettiği, bu tehdidin ise Türkiye'yi kızdırdığı belirtildi.

Raporda yer alan; Hamza Tugayı'nı (El-Hamzat) gözlemleyen Suriyeli analistlere göre olaylar, Sultan Süleyman Şah Tugayı'nın (El-Amşat) HTŞ'nin lideri Ebu Muhammed el-Colani'den yardım istemesi üzerine baş gösterdi. Çatışmaların ardından HTŞ ile Şam Cephesi arasında 10 maddelik bir anlaşma imzalandı. Bu anlaşmaya göre HTŞ'nin Afrin’den çekilmesi gerekiyordu. Ancak Washington Enstitüsü'nün raporuna göre; Afrin’deki güvenlik ve istihbarat kaynakları HTŞ’nin çekilmediğini söylüyor.

Raporda görüşüne yer verilen Afrin'deki müzakerelere yakın bir kaynak, “Bütün girişimin Şam Cephesi'ni dağıtmak” olduğunu belirtiyor ve ekliyor: “Amerikalılar cuma günü Türkiye’yi tehdit etti: Colani (HTŞ lideri) Afrin'den ayrılmalı, aksi takdirde ABD, Suriye Demokratik Güçleri'nin içeri girmesine izin verecek. Bu Türkleri kızdırdı fakat sonuç olarak durumu dengelemeye yardımcı oldu. Böylece Türkiye, Şam Cephesi'nden Mabatlı ve Afrin'ndeki karargahlarına dönmelerini istedi.”

ABD’nin Suriye Büyükelçiliği de geçen salı günü Afrin’e giren Heyet Tahrir el-Şam’ın Afrin'den çekilmesini istemişti. Sosyal medya hesabından yapılan açıklamada “Belirlenmiş bir terör örgütü olan HTŞ'nin son zamanlarda Halep'in kuzeyine saldırısından endişe duyuyoruz. HTŞ güçleri derhal bölgeden çekilmelidir.” ifadelerine yer verilmişti.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Vedant Patel de günlük basın toplantısında, “Özellikle siviller üzerindeki etkisi nedeniyle Suriye'nin kuzeybatısındaki son huzursuzluktan endişe duyuyoruz.” demiş, “Heyet Tahrir el-Şam bir terör örgütüdür ve şiddet faaliyetlerini durdurması gerekir.” diye konuşmuştu.

BATI KAYBETTİĞİNİ GÖRÜYOR

Raporda dikkat çeken bir diğer bilgi de; Batı'nın Esad'ın yıkılacağına ilişkin beklentisinin zamanla yok olduğuydu. Raporda şu ifadeler yer aldı: “Kuzeybatı Suriye, bazı Batılı hükümetler tarafından terk edildi. Örneğin Hollanda Dışişleri, Doğu Guta'daki Razan Zaitouneh kökenli bir STK olan Yerel Kalkınma ve Küçük Projeler (LDSPS) ile Beyaz Baretliler'in kurtarma görevlileri de dahil olmak üzere sivil toplum kuruluşlarına yapılan tüm yardımları durdurdu. Bu karar, Hollanda Parlamentosu'nda 'Esad rejiminin bölgeye dönüşünün yakın olduğu, bu nedenle oradaki STK'ları desteklemeye devam etmenin bir anlamı olmadığı' açıklamasıyla da meşrulaştırıldı.”

'YPG, PKK İLE BAĞLANTILI'

Enstitü raporunda ayrıca, YPG'nin PKK ile bağlantılı olduğu da itiraf edildi. “Suriye Milli Ordusu (SMO) ile Halk Savunma Birlikleri (YPG) olarak bilinen Kürdistan İşçi Partisi (PKK) bağlantılı güçler arasındaki çatışma, kızışmaya devam ediyor.” denilen rapor, şöyle devam etti: “YPG kontrolündeki Tel Rıfat, SMO kontrolündeki Mare'den sadece üç kilometre uzaklıkta. Mare, bir tür vadide yer alsa da Tel Rıfat hala görülebiliyor. Mare'deki yerel halk, kendilerine düzenli olarak Tel Rıfat'tan ateş edildiğini belirtti.”

TÜRKİYE, ASKERİ AYRIM NOKTALARI KURUYOR

Türk güçlerinin Halep kırsalındaki el-Gazzaviyye Sınır Kapısı ile İdlib’in kuzeyindeki Dayr Balut Sınır Kapısı yakınlarında askeri ayrım noktaları kurmayı planladığı öne sürüldü. Söz konusu sınır kapıları, Halep kırsalında Suriye Millî Ordusu tarafından kontrol edilen alanlar ile İdlib’de Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ) tarafından kontrol edilen alanları birbirlerine bağlıyor. Suriye Millî Ordusu’ndan resmi bir kaynak, şunları aktardı:

“Türk kuvvetlerine bağlı bir dizi subay ve askerden oluşan askeri keşif ekibi, cuma günü Suriye Millî Ordusu tarafından kontrol edilen alanlar ile HTŞ tarafından kontrol edilen İdlib bölgelerini ayıran Dayr Balut Sınır Kapısı yakınında bir keşif turu gerçekleştirdi. Daha sonra Halep’in batı kırsalındaki iki tarafı birbirinden ayıran el-Gazzaviyye bölgesinde de benzer bir tur düzenlendi. İdlib ile Halep kırsalını birbirinden ayıran bu iki bölgede, Suriye Millî Ordusu grupları ile HTŞ arasındaki yeni çatışmaları önlemek amacıyla iki askeri noktanın kurulması planlanıyor. HTŞ, Türkiye’nin baskısıyla geri çekilmeden önce Afrin, Kefer Cenne, Marimeen ve Cebel el-Ahlam bölgelerinde geniş ilerleme kaydetmişti. Türk kuvvetlerinin bu iki geçiş noktasının yakınında askeri noktalar kurmadaki amacı, HTŞ’nin, güçlerini Türk operasyonlarının (Zeytin Dalı ve Fırat Kalkanı) yapıldığı bölgelere göndermesini önlemektir. ”

Sonraki Haber