Yaptırım HAMAS'a, Mesaj Türkiye'ye

ABD, ülkemizde yaşadığını söylediği HAMAS üyelerine yaptırım koydu. FDD, Türkiye'den 'HAMAS karargahı NATO ülkesi' diye söz ediyor, direniş ile işbirliğinin maliyetinin hatırlatılmasını istiyor. HAMAS, MİT'in Şin Bet'le bir araya geldiğini doğruladı, girişimi Netanyahu'nun baltaladığını söyledi.

ABD, altı üst düzey HAMAS yetkilisine yaptırım uygulamaya başladığını açıkladı. Altı ismin üçünün Türkiye'de yaşadığı ifade ediliyor. Terörizm ve Mali İstihbarattan Sorumlu Hazine Müsteşar Yardımcısı Bradley T. Smith, ABD Maliye Bakanlığının, “HAMAS'ın ek gelir elde etme çabalarını sekteye uğratma ve grubun terör faaliyetlerini kolaylaştıranlardan hesap sorma konusundaki kararlılığını sürdürdüğünü” söyledi. Açıklamada, “Grubun faaliyetlerini kolaylaştıranlardan hesap sorma” ifadesi özellikle dikkat çekti.

Smith sözleri şöyle sürdürdü: "HAMAS, grup içinde meşru, kamuoyuna açık rollerini sürdüren ancak terörizm faaliyetlerini kolaylaştıran, grubun çıkarlarını yurtdışında temsil eden ve Gazze'ye para ve mal transferini koordine eden kilit yetkililere sırtını dayamaya devam ediyor."

O ÜÇ KİŞİ

Maliye Bakanlığının açıklamasında Türkiye'de yaşadığı belirtilen üç isimden Abdülrahman İsmail Ganimet hakkında şu ifadeler kullanılıyor:

“HAMAS'ın askeri kanadı İzzeddin El-Kassam Tugayları'nın uzun süreli bir üyesidir. Şu anda Türkiye'de konuşlu olmasına rağmen, Batı Şeria'da HAMAS çıkarlarını desteklemekten sorumlu bir birim de kuran Ganimet, 1997'de Tel Aviv'deki bir kafenin gündüz vakti bombalanması da dahil olmak üzere birden fazla terör saldırısı ve girişimde bulunmuştur.”

ABD Maliye Bakanlığı

İkinci isim Musa Davud Muhammed Akari'den de şu şekilde söz ediliyor:

“HAMAS için Türkiye'den Gazze ve Batı Şeria'ya fon akışını kolaylaştıran Türkiye'de yerleşik üst düzey bir HAMAS yetkilisidir. Akari daha önce bir İsrail sınır polisini kaçırıp öldürmekten hüküm giymişti.”

Son olarak Selami Mala'dan ise şöyle bahsediliyor:

“Türkiye'de bulunan ve gruba finansal kolaylık sağlama görevini üstlenen bir HAMAS yetkilisidir. Mari, daha önce 1993'te Batı Şeria'da bir İsrail askerinin öldürüldüğü saldırıdaki rolü nedeniyle hapis yatmıştı.”

Yaptırıma maruz kalan diğer üç isimse Muhammed Nazzal, Basem Naim Naim ve Gazi Hamad.

'HAMAS KARARGAHI NATO ÜLKESİ'

Washington'ın yaptırım kararlarının ardından Foundation for Defense of Democracies (FDD – Demokrasileri Koruma Vakfı) düşünce kuruluşu, Katar'dan ayrılan HAMAS liderlerinin Türkiye'ye taşındığını öne sürmeyi sürdürdü. Türk diplomatik kaynakları ve HAMAS bu iddiaları reddetmişti. FDD yine de Türkiye'den “HAMAS'ın karargahı haline gelen NATO ülkesi” olarak söz etti.

FDD'nin konuya ilişkin makalesinde kurumun Kıdemli Araştırma Analisti Max Meizlish, ülkemiz hakkında uyarılarda bulundu: “HAMAS'a güvenli liman sağlamaya devam eden Türkiye gibi ülkeler, dünya çapındaki finans kuruluşları tarafından giderek artan bir dikkatle değerlendirilmelidir.”

'MALİYET MESAJI'

Aynı kurumda Kıdemli Politika Direktörü olan Matt Zweig ise sadece Türkiye'ye baskı çağrısı yapmadı ayrıca “maliyet mesajı” verilmesini de istedi: “Yönetim, yalnızca HAMAS üyelerini belirlemenin ötesine geçmeli ve Türkiye'de HAMAS faaliyetlerini destekleyen veya kolaylaştıran bireylere, işletmelere ve bankalara odaklanmalıdır. [...] Bu yaklaşım yalnızca HAMAS'ın finansman akışlarını bozmakla ve operasyonel kapasitelerini azaltmakla kalmayacak, aynı zamanda bu tür grupları desteklemenin maliyetleri hakkında da net bir mesaj gönderecektir.”

ÖRTÜLÜ TEHDİT

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller pazartesi akşamı düzenlediği basın toplantısında Türkiye'ye şu uyarılarda bulunmuştu: "Vahşi bir terör örgütünün liderlerinin, Türkiye gibi NATO müttefikleri de dahil olmak üzere hiçbir yerde rahat bir şekilde yaşamaması gerektiğine inanıyoruz. Buna kesinlikle kilit müttefiklerimizden ve ortaklarımızdan olan bir ülkenin büyük bir şehri de dahil.”

Miller sözlerini şöyle sürdürmüştü: “Dünyanın her ülkesine açıkça belirttiğimiz gibi Türk hükümetine de HAMAS'la artık her zamanki gibi iş yapamayacağımızı açıkça belirteceğiz." Bakanlık Sözcüsü ayrıca Halid Meşal gibi bazı HAMAS yetkililerinin ABD tarafından suçlandığını ve ABD'ye teslim edilmesi gerektiğini savunmuştu.
Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el- Ensari salı günü, “HAMAS liderlerinin artık Doha’da olmadığını” belirtmişti. Fakat HAMAS ofisinin kalıcı olarak kapatılmadığını da sözlerine eklemişti. Katar, kısa zaman önce Gazze ateşkes müzakerelerindeki arabuluculuk görevini askıya aldığını duyurmuş ancak HAMAS liderlerinin Doha'dan ayrılmadığını savunmuştu.

TÜRKİYE'NİN ATEŞKES GİRİŞİMİ BALTALANIYOR

HAMAS kaynakları, İsrail iç istihbarat kurumu Şin Bet'in Başkanı'nın geçen hafta sonu Türkiye'de olduğunu doğruladı. Katar gazetesi el-Arabi el-Cedid'e konuşan hareketin liderliğinden yetkililere göre Ankara, Gazze'deki savaşı sona erdirecek bir anlaşmaya varılması için girişimleri hızlandırdı. Kaynaklar, Türkiye'nin taraflara müzakerelere yeniden başlama davetinde bulunduğunu ve HAMAS liderliğiyle iletişim kurmaya hazır olduğunu ifade ettiğini açıkladı. Katar yayına bakılırsa Şin Bet Şefi Ronen Bar tam olarak da bu meseleleri görüşmek üzere geçen cumartesi günü Türkiye'deydi.

Netanyahu ile Bar

Habere göre Bar, Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı İbrahim Kalın ile Gazze'deki rehinelerin durumunu da görüştü. HAMAS yetkilisi, Tel Aviv'in Şin Bet Başkanı'nı Türkiye'nin önerilerini dinlemek üzere ülkemize gönderdiğini ancak Binyamin Netanyahu'nun Gazze'deki durumla ilgili olarak Türkiye'nin arabuluculuğunu ya da girişimlerini daha başlangıç aşamasında engellediğini kaydetti.

Katar kısa bir süre önce müzakerelerdeki arabuluculuk rolünü askıya almıştı. Kararın ardından Mısır, HAMAS adına resmen müzakere eden tek devlet durumuna geldi.

Sonraki Haber