Yaşla birlikte zona riski artar

Herpes zoster, genel adıyla zona, varisella zoster virüsünün sebep olduğu ve daha önce suçiçeği geçirmiş kişilerde görülen, vücudun tek tarafında deride su toplamış ağrılı kabartılarla seyreden bir hastalıktır.

45 yaş altında yıllık insidansı yüzde 0.1’den küçükken yaş ilerledikçe risk artar. Hastaların yüzde 10’unda hastalığın başlamasından 1 ay sonra ağrı olur. 60 yaş üstü hastaların yüzde 50’sinde, 70 yaş üstü hastaların yüzde 75’inde 1 aydan sonra ağrı görülür. Her ne kadar doğal seyir düzelme yönünde olsa da birinci ayında ağrısı olan hastaların bir kısmında 1 yılda hâlâ ağrı vardır.

Herpes zoster, genel adıyla zona, varisella zoster virüsünün sebep olduğu ve daha önce suçiçeği geçirmiş kişilerde görülen, vücudun tek tarafında deride su toplamış ağrılı kabartılarla seyreden bir hastalıktır. Halk arasında kuşak hastalığı veya gece yanığı olarak da bilinir. Zoster primer varicelladan sonra oluşan bir reaktivasyon infeksiyonudur. Deri lezyonlarına direkt temasla bağışıklığı olmayan kişilerde bulaşıcıdır. Varicella geçirmemiş kişilerde zosterin deri lezyonları ile temasla suçiçeği gelişir. Zosterin varicelladan daha az bulaşıcı olduğu düşünülür.

AĞRI DÖKÜNTÜ ÖNCESİ DE

GÖRÜLEBİLİR

Herpes zoster klasik olarak tek yanlı (unilateral) oluşur. Her ne kadar ağrı döküntü ile birlikte veya döküntüden sonra olabilse, hatta döküntü ağrısız bile olabilse de döküntüden 3-5 gün önce sıklıkla ağrı görülür. Ağrı şiddeti ile lezyonların dağılımı arasında bir korelasyon vardır. Yaşlı hastalarda ağrı daha çok görülür. 30 yaş altındaki hastalarda ağrı çok az olabilir. Tipik vakalarda yeni veziküller (içi sıvı dolu keseler) 1-5 gün içinde oluşur, püstülleşir (iltihaplı görüntü), krutlanır (kabuklanma) ve iyileşir. Döküntünün toplam süresi 3 etkene bağlıdır: Bunlar hastanın yaşı, döküntünün şiddeti ve altta yatan bir immun hastalığın varlığıdır. Genç hastalarda total süre 2-3 haftayken, yaşlılarda deri lezyonlarının iyileşmesi 6 hafta veya daha uzun süreyi kapsayabilir. Yaşlı ve bağışıklık sistemi hasarlı hastaların dışında skarlaşma (kalıcı sertleşme) nadirdir.

AĞRININ ÜÇ TİPİ

Zonaya eşlik eden ağrının tabiatı değişkendir, fakat 3 ağrı tipi tanımlanmıştır: Sabit, devamlı, değişmeyen genellikle yanıcı veya derin ağrı, kısa süreli keskin ağrı (nörotik) ve tetiklenen ağrı. Genellikle akut zoster ağrısını deri lezyonları iyileştikten sonraki ağrıdan (postherpetik nevralji) kesin ayırt etmek zordur. İmmun sistemi baskılanmış kişilerde zonanın klinik görünümü, tipik zonaya benzer, fakat lezyonlar daha ülseratif ve nekrotik ve skarlar daha şiddetli olabilir.

YAŞLILARDA AĞRI DAHA

SIK GÖRÜLÜR

Zonanın görülme sıklığı yaşla birlikte artar. 45 yaş altında yıllık insidansı yüzde 0.1’den küçüktür, 75 yaş üstünde oran 4 kattan daha fazladır. 80 yaş üstü insanlarda yaşam boyu zona geçirme riski yüzde 10-30’dur. Bilinmeyen nedenlerle siyahilerde 4 kat daha az görülür. Özellikle hematolojik malignansi ve HIV infeksiyonu gibi bağışıklık sistemi baskılanan kişilerde risk belirgin şekilde artar. HIV ile infekte kişilerde yıllık insidans yüzde 0.30 ve yıllık risk yüzde 3’tür. Sonuçta tüm hastaların yüzde 10’unda hastalığın başlamasından 1 ay sonra ağrı olur. Devam eden inatçı ağrı eğilimi yaşla ilgilidir. Nadiren 40 yaşın altında görülür. 60 yaş üstü hastaların yüzde 50’sinde, 70 yaş üstü hastaların yüzde 75’inde 1 aydan sonra ağrı görülür. Her ne kadar doğal seyir düzelme yönünde olsa da birinci ayında ağrısı olan hastaların bir kısmında 1 yılda hâlâ ağrı vardır. Bazı hastalarda ağrı uzun süre devam edebilir, ve maalesef küçük bir grupta ağrı giderek artabilir. Bu inatçı devam eden ağrının sebebi bilinmez. 

İSTİRAHAT VE SICAK UYGULAMA

Antiviral tedavide ana fayda zona ile ilişkili ağrının süresinde kısalma yapmasıdır. Bu yüzden inatçı ağrı için yüksek risk taşıyan 50 yaş üstü kişilerde hemen tedavi başlanmalıdır. Oftalmik zoster veya dissemine zoster gibi ciddi vakalarda başlangıçta intravenöz tedavi uygulanabilir. Tedavi tercihen infeksiyonun ilk 3-4 günü içinde tanı doğrulandıktan hemen sonra başlamalıdır. İmmunokompetan kişilerde bu süreden sonra tedaviye başlamanın etkinliği bilinmiyor. Tedavi ile deri lezyonları hızla düzelir ve en önemlisi zosterle ilişkili ağrı süresinde kısalma olur. Orta yaş ve ileri yaşlı kişilerde fiziksel aktivitenin kısıtlanması önerilir. Hatta birkaç gün yatakta yatmaları tavsiye edilir. Yatak istirahatinin nöraljiyi önlemede önemi büyüktür. Daha genç hastalar genellikle günlük aktivitelerini kısıtlamadan yaparlar. Sıcak uygulama, elektrikli bir battaniye veya sıcak su torbası tavsiye edilir. Hafif basınçla basit lokal uygulama veya karın kuşağı büyük rahatlama sağlar.

Zona tedavisi birinci basamak ünitelerinde yapılabilir. İmmun sistemi baskılanmış dissemine zosterde konsultasyon faydalı olabilir. Özellikle uzun süreli, zona ilişkili ağrının tedavisi zordur. Bütün ağrı sendromlarında olduğu gibi ağrı kontrolü hemen yapılmalıdır.

HIV’DE TEHLİKE 30 KAT FAZLA

Zona, HIV ile infekte kişilerde 30 kat daha fazla sık olduğundan, zosterli hastalar HIV risk faktörleri yönünden sorgulanmalıdır. Özellikle 50 yaş altındaki zosterli hastalarda uygun kosultasyon ve testler yapılmalıdır. Pediatrik HIV infeksiyonunda ve diğer immunsuprese çocuklarda zoster primer varicelladan hemen sonra hızla gelişebilir. Her ne kadar zonalı hastalarda altta yatan bir maligniteyi araştırmak pahalı değilse de, özellikle Hodgkin ve lösemili hastalarda zoster gelişme olasılığı, yaşa uyumlu sağlam populasyona göre 5 kat daha fazladır.

Sonraki Haber