Yazın kâbusu: Enfeksiyon ve ishal

Sindirim sistemi rahatsızlıkları ve enfeksiyonlar yaz aylarında sıklıkla görülen sorunlardan. Yaz aylarında sıcak havalar nedeniyle su ve gıda kaynaklı enfeksiyonlar artış gösteriyor. Bu hastalıkların bulantı, kusma, ateş, ishal ve karın ağrısı gibi belirtilerle seyrediyor. Sıcaklıkların artışıyla birlikte, gıda-hijyen zincirinde kolaylıkla bozulma yaşanıyor. Bu nedenle bu tip enfeksiyonları yaz dönemi daha sık görülüyor. İnsanlar yazın dış ortamlarda, havuzlarda daha çok vakit geçiriyor, kolay bozulan gıdaları dikkatsizce tüketebiliyor. Bu da hastalıklara zemin hazırlıyor.

‘İSHAL SIK KARŞILAŞILAN BİR DURUM’

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper Şener, hastalıkla ilgili Aydınlık Avrupa’ya açıklama yaptı. Prof. Dr. Şener, “Yaz döneminde aşırı sıcaklar ile gıda kaynaklı hijyen sıkıntıları nedeniyle gerek bakteriyel, gerek viral ishal tabloları sık olur. Gıda hijyeni ve gıda saklama- transfer şartları bozulması nedeni ile gıdalarda bakteri - toksin birikimi ile gıda zehirlenmesi görülür.” İfadelerini kullandı.

Besin zehirlenmesinde bulantı, kusma gibi mideyle ilgili semptomların ön plana çıkarken, Tifo, dizanteri, kolera, norovirüs gibi bağırsak enfeksiyonlarında ise ishal, karın ağrısı ve ateş daha fazla görülebilir.

‘HASTANEYE YATIŞ GEREKEBİLİR’

Prof. Dr. Şener, “Bazı etkenler ise mini salgınlar şeklinde ortaya çıkar, norovirüs bunlardan birisi” diyerek hastalığın belirtilerini şu şekilde sıraladı: “Bulantı, kusma, kansız ishal en sık bulgulardır. Özellikle çocuklarda ve yaşlılarda hastaneye yatış gerekebilir.”

Norovirüsün bulaşıcı olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Şener, “Bulaş yolu; yakın temas, kişiden kişiye damlacık yolu, içme suları, göl, havuz, kontamine besinlerin kullanılması, yiyeceklerde; deniz ürünleri (midye, istiridye), salata, dondurma, soğuk sandviç gibi besinler olabilir.” değerlendirmesinde bulundu.

‘BULAŞ ZİNCİRİ KIRILMALI’

Norovirüs enfeksiyonundan korunma yolları neler? sorusuna yanıt veren Prof. Dr. Şener, “Korunma yolu, mini salgının erken tespiti ve bulaş zincirinin kırılmasıdır. Mikrobik ishal olduğu düşünülen kişilerin izolasyonu (3 gün) sağlanmalıdır. Su hijyeni, gıda hijyeni, yiyecek ve içeceklerin yapım, taşınma ve tüketim şartları yakından takip edilmeli. Bu işlerde çalışan kişilerden ishal olan var ise, hemen işten geçici el çektirilmelidir.” dedi.

‘65 YAŞ ÜSTÜ VE 5 YAŞIN ALTINDAKİLER YAKIN TAKİP EDİLMELİ’

Yaşlılarda ve 5 yaş altında hastalığın ağır seyredebileceğini vurgulayan Prof. Dr. Şener, hastalıkta nelere dikkat edilmesi gerektiğini şu şekilde açıkladı: “Tek güvenli sıvı su, bol sıvı tüketin. İshal için diyeti uygulanması yağsız makarna, köfte, posasız yemek tüketilmeli. Gayta tetkik ve kültürü yapılması gerekebilir. Çünkü ishal tablosu birçok ciddi hastalık için ortak bulgu atlamamak lazım.

Rahatsızlık belirtileri 3-5 günden uzun sürüyor ve ishal kanlı hale geldi ise, mutlaka bir kaç tetkik yapılması gerekir. Bir de 5 yaş altı ile 65 yaş üstü mutlaka hekim gözetiminde izlenmeli.”