'Yenidoğan çetesi mağdurları savcılığa başvurmalı'

Yenidoğan çetesi soruşturması derinleşirken konuya ilişkin bir açıklama da hukukçulardan geldi. Dr. Öğr. Üyesi Özge Sırma Gezer, mağdur ailelerin mutlaka savcılığa başvurup suç duyurusunda bulunmaları gerektiğini kaydetti.

Bebekleri özel hastanelere sevk edip ihmali davranışlarla ölümlerine neden olan 'Yenidoğan Çetesi', gündem olmaya devam ediyor. Çeteye ilişkin yürütülen soruşturma ilerlerken, konuya dair bir açıklama da hukukçulardan geldi. İstanbul Kültür Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Anabilim Dalı Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Özge Sırma Gezer, soruşturmada adı geçen kişilerin bebeklerinin ölümüne yol açtığını ya da herhangi bir zarar uğrattığını düşünen ailelerin zaman kaybetmeden savcılığa başvuru yapmaları gerektiğini söyledi.

'OLAYIN YAŞANDIĞI ZAMAN VE ŞEKLİ ÖNEMLİ DEĞİL'

‘Yenidoğan çetesi’ olarak isimlendirilen ve örgüt içinde çeşitli suçları işlediği iddia edilen sanıkların fiillerinin CİMER başvurusu ile önce il sağlık müdürlüğü ardından emniyet ve savcılığa iletilerek ortaya çıktığına dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Özge Sırma Gezer, “Bu bildirimler ceza yargılamasında ihbar olarak kabul edilir. Bu tür bildirimler herhangi bir şekil şartına ve süreye tabi değildir. Bildirimin mutlaka mağdur tarafından yapılmasına da gerek bulunmuyor. İhbarı alan kişi ya da kurumun bu bildirimi derhal savcılıklara iletmesi gerekiyor. Savcılıklar bu ihbarlar üzerine harekete geçer. İhbara konu eylemin suç oluşturup, oluşturmadığını ya da suç oluştuysa kim tarafından işlendiğini ortaya çıkarmak amacıyla adli kolluk vasıtasıyla bu işi soruşturur” dedi.

MAĞDUR AİLELER DAVAYA KATILMAYI TALEP EDEBİLİR

Yenidoğan çetesinin yargılanma sürecinin hukuken iddianameden sonra başlayacağını kaydeden Gezer, suç mağdurlarının ya da suçtan zarar görenlerin bu aşamada haklarını şöyle özetledi:

“Mahkemeden katılma talep ederek ilerleyen aşamalarda davaya katılma şansı elde edebilirler ve sonrasında istinaf, temyiz gibi kanun yollarına başvurabilirler.”

'SAĞLIK HİZMETLERİNE ERİŞİM HERKESİN HAKKIDIR'

Sağlık hizmetlerine erişimde hastaların haklarına ilişkin bilinç ve farkındalığın çok önemli olduğunu kaydeden Gezer, Hasta Hakları Yönetmeliği’nin 6’ncı maddesine ilişkin şunları ifade etti: “Yönetmelik herkesin eşit biçimde, ayrıma tabi tutulmadan sağlık hizmetlerinden faydalanabileceğini düzenler. Diğer bir deyişle sağlık hizmetlerine erişim herkesin sahip olduğu bir haktır. Bu hak, sağlık hizmeti veren bütün kurum ve kuruluşların ve sağlık çalışanlarının eşit bir biçimde ayrım gözetmeden sağlık hizmeti verme yükümlülüklerini de içermektedir.”

‘SAĞLIK ÇALIŞANLARI HAKKINDA DA BİLGİ SAHİBİ OLABİLİR’

Sağlık hizmetine erişim dışında hastaların bilgi edinme hakkına da dikkati çeken Dr. Öğr. Üyesi Gezer, “Hastalar kendilerine yapılacak her türlü tıbbi müdahalenin nedenini, risklerini, olası sonuçlarını hekimlerden öğrenme hakkına sahiptir. Hasta dilerse kendisine tıbbi yardımda bulunacak sağlık çalışanları hakkında da bilgi sahibi olabilir. İmkan dahilinde hekimini ya da sağlık çalışanlarını değiştirebilir ya da başka bir hekimden görüş alabilir. Hasta kendisine yapılan teşhis, tedavi ya da koruma amaçlı tıbbi müdahalelerin ve işlemlerin kayıtlarından bir örnek alabilir” diye konuştu.

Hastaların ilgili mevzuata uygun olmak koşuluyla, sağlık kurum ve kuruluşunu seçme ve seçtiği sağlık kuruluşunda verilen sağlık hizmetinden yararlanma hakkına da sahip olduğunu belirten Dr. Öğr. Üyesi Gezer, “Sevk sistemine uygun olmak şartı ile hasta sağlık kuruluşunu değiştirebilir. Elbette söz konusu sevk hayati tehlike doğuracaksa bu konuda hekim tarafından bilgilendirilmesi ve hastanın sağlığı bakımından sakınca görülmemesi gerekmektedir” dedi.

'MAĞDURLAR SAĞLIK BAKANLIĞINA BAŞVURABİLİR'

Dr. Öğr.Üyesi Özge Sırma Gezer, sağlık hizmetlerinde hak ve özgürlüklerinin ihlal edildiğini düşünen hasta ve hasta yakınlarının izlemesi gereken yolları ise şöyle açıkladı:

“Kişilerin hasta haklarına yönelik bir ihlal olduğuna ilişkin düşünceleri ya da şüpheleri varsa ister devlet ister özel sağlık kuruluşu olsun Sağlık Bakanlığına başvurarak söz konusu durumu bildirebilirler. Hak ihlalinin aynı zamanda hastada bir zarara yol açması durumunda hekim ya da sağlık çalışanından yargı yoluyla zararını giderebilirler. Aynı zamanda suç oluşturan bir fiil söz konusuysa cumhuriyet savcılıklarına başvurabilirler.”

Sonraki Haber