‘Yüksek faiz rantiyeye yarıyor’

KOBİ’lerin 2024 yılı için beklentilerini Aydınlık’a anlatan KOBİDER Başkanı Özgenç, ‘Öncelikle faiz indirilmeli. Yüksek faiz KOBİ’ye değil rantiyeye yarıyor. İnsanlar yüzde 50’ye varan faiz varken üretime değil mevduat hesaplarına gidip oturduğu yerden para kazanmayı seçiyor.’ dedi

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) geçen yılın 2022 yılı Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmelerin (KOBİ) Girişim İstatistikleri’ni açıkladı. 2022 yılında toplam girişim sayısının yüzde 99,7'sini oluşturan KOBİ’lerin; istihdamın yüzde 70,6'sını, personel maliyetinin yüzde 47,5'ini, cironun yüzde 42,5'ini, üretim değerinin yüzde 36,3'ünü ve faktör maliyetiyle katma değerin yüzde 36,4'ünü karşıladığı belirlendi. Sanayi ve hizmet sektörlerinde faaliyet gösteren 3 milyon 773 bin girişimin de KOBİ sınıfına girdiği ve toplam ihracatın yüzde 31,6'sını KOBİ’lerin yaptığı bildirildi. Bu veriler ışığında ekonomimizde önemli yer tutan KOBİ’lerin, 2024 yılında ekonomi politikalarındaki beklentileri ve ekonomik ortam öngörülerini Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Derneği (KOBİDER) Genel Başkanı Nurettin Özgenç ile konuştuk. Yeni yılda KOBİ’lerin en önemli beklentisinin, üretimin önünü açmak için yüksek faiz politikasının son bulması olduğunu söyleyen Özgenç, şöyle konuştu:

REKABET EDİLEMİYOR

“KOBİ’lerin 2024’te beklentileri öncelikle faiz politikası ile ilgili. Bir kere faizin bu kadar yüksek olması KOBİ’ler için büyük bir handikaptır. Bu faiz oranıyla biz yatırımı, üretimi, istihdamı artıramayız. KOBİ’lerin durumunu iyileştiremeyiz. Piyasada faizler yüzde 50’ye yaklaştı. Bu finansman maliyetinde hiçbir Türk KOBİ’si yabancı KOBİ’lerle rekabet edemez. Kimse bu faiz oranları varken üretime yatırım yapmaz. Yüksek faizle üretim olmaz. Yüksek faiz hem üretimi engeller hem istihdamı azaltır. Bu koşullarda bir yatırımcı neden üretim yapsın ki? Bankaya mevduat hesabına parasını yatırır, oturduğu yerden kârını alır. Faizin yüksek olması her zaman rantiyeye yarar. Hiçbir zaman üretime yaramaz. Enflasyonun tek çözümü yüksek faiz değildir. Tek haneli olan faiz oranı yüzde 50’lere yaklaştı. Enflasyonda ise aynı oranda bir düşüş yok.”

‘KOBİ’LER BİRLEŞTİRİLMELİ’

Türk KOBİ’lerinin gelişmesi için ortaklık yapısına geçmesi gerektiğini dile getiren Özgenç, şöyle devam etti:

“İstihdamın yüzde 70’ini KOBİ’ler oluşturuyor. ‘Ekonominin bel kemiği KOBİ’ler’ diyoruz. Fakat bunlar sadece kağıt üzerinde kalmamalı. KOBİ’lere hak ettiği değer verilmeli. KOBİ’leri birleştirme uygulaması hayata geçirilmeli. Bazı desteklerin verilmesi bekleniyor. Türk KOBİ’lerin yabancı KOBİ’lerle rekabet edebilmesi için desteklenmesi lazım. Destekler yapılıyor tabii ki ancak dağınık yapıda bulunan KOBİ’ler için yeterli değildir. Dağınık halde olan Türk KOBİ’lerinde ortaklık kültürünün oluşması gerekiyor. Dağınık halde olan KOBİ’ler markalaşamıyor. Biz ‘Kentsel dönüşüm gibi KOBİ’sel dönüşüm de yapılmalı ve bir ortaklık kültürü oluşmalı’ diyoruz. Yetkililer ortaklık konusunda öneri yaptı ancak nasıl yapılacağına dair detaylı plan veya örnek proje sunulmadı. Dağınık halde bulunan KOBİ’ler fason üretimin ötesine geçemiyor. Halbuki ortaklık yapısı ile markalaşmaya geçmiş olsak dünya pazarındaki yeri ve ihracatı daha iyi olurdu.

“KOBİ’lerin içerisine esnafı da katarsın şunu söyleyebiliriz; AVM yasası çıktı ancak uygulanmadı. Uygulanmayınca esnaf ve KOBİ’ler zarar görüyor. AVM’lerin pazar günleri kapalı olması lazımken hiçbir AVM pazar günü kapanmadı. Büyük market zincirleri tüm mahallelere girdiler. Bu da mahalle kültürünü oluşturan küçük esnafı olumsuz etkiliyor. Haksız ve orantısız bir rekabet var.”

Sonraki Haber