Yüksek faize sanayiciden tepki!

TCMB, Para Politikası Kurulu kararını açıkladı. Politika faizi, yüzde 25’ten, yüzde 30’a çıkarıldı. Açıklamada, ‘TL mevduat payının artırılmasına yönelik düzenlemeler parasal aktarım mekanizmasını güçlendirmektedir.’ ifadesi kullanıldı. ASKON Başkanı Aydın ise yüksek faiz üretici için sıkıntı dedi

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Hafize Gaye Erkan başkanlığında toplanan Para Politikası Kurulu (PPK)’nın ardından politika faizi artışını açıkladı. Bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı 500 baz puan artırılarak yüzde 30'a yükseltildi.

TCMB'den faiz oranlarına ilişkin yapılan duyuruda, dezenflasyonun en kısa sürede tesisi, enflasyon beklentilerinin çıpalanması ve fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın kontrol altına alınması için parasal sıkılaştırma sürecinin devamına karar verildiği belirtildi.

SON 3 AYLIK ENFLASYON BEKLENTİNİN ÜZERİNDE

Açıklamada, enflasyonun öngörülenin üzerine çıktığı aktarıldı. Şirketlerin fiyatlama davranışlarına yönelik bir ifade olmazken, enflasyon ile talepteki güçlü seyir, ücret maliyetleri ve yüksek kur ilişkilendirildi. Yurt içi talepteki güçlü seyir ve hizmet fiyatlarındaki katılık devam ederken, petrol fiyatlarındaki artış ve enflasyon beklentilerinde süregelen bozulma enflasyonda ilave yukarı yönlü baskıladığı öne sürülen açıklamada, şu vurgular öne çıktı:

“Bu unsurlar, enflasyonun yıl sonunda Enflasyon Raporu’ndaki (Rapor) tahmin aralığının üst sınırına yakın seyredeceğine işaret etmektedir. Son dönemde etkili olan ücret ve kur kaynaklı maliyet yönlü baskılar ile vergi düzenlemelerinin ise enflasyona önemli ölçüde yansıdığı ve aylık enflasyonun ana eğiliminde düşüşün başlayacağı değerlendirilmiştir. Kurul, parasal sıkılaştırma adımlarının etkisiyle, dezenflasyonu 2024 yılında Rapor’daki patika ile uyumlu şekilde tesis etmekte kararlıdır.”

Hafize Gaye Erkan

TL VARLIKLARIN ARTMASI FİYAT İSTİKRARI SAĞLAYACAK

Duyuruda, doğrudan yabancı yatırımlar, dış finansman koşullarındaki iyileşme, rezervlerde süregelen artış, turizm gelirlerinin cari işlemler hesabına desteği ve Türk lirası varlıklara yurt içi ve yurt dışı talebin artmaya başlamasının fiyat istikrarına güçlü katkıda bulunacağı ifade edildi. Enflasyon görünümünde iyileşme sağlanana kadar parasal sıkılaştırma ve sadeleşme sürecinin kademeli olarak devam edeceği söylenen açıklamada, şu sözler kullanıldı:

“Politika faizi, enflasyonun ana eğilimini geriletecek ve enflasyonu orta vadede yüzde 5 hedefine ulaştıracak parasal ve finansal koşulları sağlayacak şekilde belirlenecektir. Enflasyon görünümünde belirgin iyileşme sağlanana kadar parasal sıkılaştırma gerektiği zamanda ve gerektiği ölçüde kademeli olarak güçlendirilecektir.

SADELEŞME DEVAM EDECEK

“Kurul, mevcut mikro ve makroihtiyati çerçeveyi, piyasa mekanizmalarının işlevselliğini artıracak ve makro finansal istikrarı güçlendirecek şekilde sadeleştirmektedir. Sadeleşme süreci, etki analizleri dikkate alınarak kademeli olarak devam edecektir. Bu kapsamda, Türk lirası mevduat payının artırılmasına yönelik düzenlemeler parasal aktarım mekanizmasını güçlendirmektedir. Kurul, faiz artırımının yanı sıra, parasal sıkılaştırma sürecini destekleyecek seçici kredi ve miktarsal sıkılaştırma kararları almayı sürdürecektir. Enflasyon ve enflasyonun ana eğilimine ilişkin göstergeler yakından takip edilecek ve Kurul, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edecektir.”

ÜRETİM ODAKLI YATIRIMCI İÇİN SIKINTI

Orhan Aydın

Politika faizini yüzde 30’a çıkarılmasına ilişkin görüşlerini yayımlayan Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Orhan Aydın, şu değerlendirmeyi yaptı: “Yeni ekonomi yönetimi enflasyonla mücadele kapsamında tasarrufu öncelemiş, parasal sıkılaşma pozisyonu almıştı. Bugün açıklanan 500 baz puanlık 4. Faiz artışı da bu kararlılığın bir devamıdır. 4. Kere faiz artışına gidilmesi enflasyon artışında hala bir beklenti olduğunu göstermektedir. Umarız yılın kalanında bu beklenti ortadan kalkar ve faiz artışında da bir duraksama olur.

“Malum yüksek faiz üretim odaklı yatırımcılar açısından sıkıntı oluşturmakta. Finansa erişim noktasında ciddi anlamda zorluklar yaşatmakta. Bu nedenle parasal sıkılaşmanın ve yüksek faiz politikasının olduğu bir ortamda üretim odaklı yatırım yapmakta bir hayli zorlaşıyor. Bu bağlamda yatırım konusunda iki kere düşünmek zorunda kalıyoruz. Mevcut politika yürütülürken alternatif modeller üzerinde de çalışmalar hızlandırılmalı. Tasarrufun yaygınlaşması amacıyla katılım bankacılığı daha cazip hale getirilmeli, Kamu-Özel ortaklıkları artırılmalı, vatandaşlar kamu yatırımlarına ortak yapılmalı. Bu ve bunun gibi başlıklar da yoğunlaşılmalıdır.”

AŞIRI KÂRLARA VERGİ GETİRİLMELİ

Ulusal Kanal’da katıldığı programda 500 baz puanlık faiz artışı kararını değerlendiren Doç. Dr. Baki Demirel, şu açıklamayı yaptı:

“Şu anda yüzde 30'a çıkarıldı. İleride belki 300 baz puanlık bir artış gelebilir, daha fazlasını doğru bulmuyorum. Faizin politika aracı olarak kullanılması yanlış. ‘Faizi düşürerek enflasyonu düşüreceğim.’ diyen görüş ile ‘Faizi yükselterek enflasyonu düşüreceğim.’ diyen görüş aynı iktisadi bakışa sahip. Para politikasını merkeze koyan bir anlayış. Enflasyon ise yapısal nedenlerden kaynaklı. Çözüm için büyük bir makroekonomik program ve plan gerekiyor. Bu yapısal dönüşüm de kamucu politikaları gerektiriyor. Aynı zamanda satıcı enflasyonunu da dikkate alarak enflasyonla mücadelenin, maliye politikası araçları ile yapılması lazım. Rekabetin önüne geçen tekelci yapılara karşı önlem için aşırı kar vergisi ve piyasa regülasyonlarına ihtiyaç var.”

Faiz oranlarındaki artış ile ihtiyaç kredisi faiz oranlarının son 21 yıldaki en yüksek seviyeye geldiğini vurgulayan Enuygun Kıdemli Finans Ürünleri Müdürü Esin Abacı ise şunları söyledi: “

Merkez Bankası, piyasaların beklentilerine uygun bir şekilde 500 baz puanlık bir artışla politika faiz oranını yüzde 30 seviyesine yükseltti. Bu faiz artışının devam edeceğini öngörmekteyiz. TCMB'nin faiz artışlarıyla birlikte mevduat ve kredi faiz oranlarında da artışlar yaşandı. TCMB verisine göre 8 Eylül itibariyle açılan ihtiyaç kredisi faiz oranları yıllık yüzde 60 seviyesine yaklaştı, bu oran son 21 yılın en yüksek seviyesine çıkarak ihtiyaç kredisine olan talebi azalttı. Ayrıca, bankaların yeni müşteri kazanımı için özel faiz oranlı ihtiyaç kredisi kampanyalarına olan talepler de ciddi şekilde arttı ve bu artışın önümüzdeki süreçte de devam edeceğini öngörüyoruz.’’

TÜKETİCİ GÜVENİ 3 AY SONRA YÜKSELDİ

TÜİK, Eylül ayına ilişkin Tüketici Güven Endeksini açıkladı. TÜİK ve TCMB işbirliği ile yürütülen tüketici eğilim anketi sonuçlarından hesaplanan endeks, Eylül ayında yüzde 5,1 oranında artarak 71,5 oldu. Ağustos ayında 68 değerini alan endeks, haziran, temmuz ve ağustos aylarındaki düşüşün ardından yeniden yükseldi. Mevcut dönemde hanenin maddi durumu endeksi aylık bazda yüzde 0,1 artışla 56,2 oldu. Gelecek 12 aylık dönemde hanenin maddi durum beklentisi endeksi ağustosta 63,7 iken bu ay yüzde 8,1 artışla 68,9 oldu. Ağustosta 63,1 olan gelecek 12 aylık dönemde genel ekonomik durum beklentisi endeksi yüzde 7,8 artışla bu ay 68'e çıktı. Gelecek 12 aylık dönemde dayanıklı tüketim mallarına harcama yapma düşüncesi endeksi ise ağustosta 89 iken eylülde yüzde 4,2 yükselişle 92,7 olarak hesaplandı.

Sonraki Haber