Yüz yüze eğitimin 12 kriteri

Halk Sağlığı Uzmanları Derneği’nin ‘Pandemi Koşullarında Yüz Yüze Eğitime Başlanmasına İlişkin Rapor’unda 6-12 yaş arası çocukların Kovid-19’a yakalanma ve bulaştırma riskinin yetişkinlerden çok daha düşük olduğu ifade edildi.

Halk Sağlığı Uzmanları Derneği okullarda yüz yüze eğitim başlamasına ilişkin hazırladığı raporda bölgesel açılma kriterlerine ilişkin önerilerini sıraladı. Raporda, 14 Aralık itibarıylu 210 ülkeden 106’sında okulların açık, 43’ünde ise kısmen açık olduğu; okulları açmanın, akademik gelişimin yanı sıra salgının psikososyal etkilerinden korunmak için de gerekliliği vurgulandı. Okullar 34 ülkede ara tatilde, 27 ülkede ise kapalı.

Halk Sağlığı Uzmanları Derneği Çocuk Sağlığı Çalışma Grubu “Pandemi Koşullarında Yüz Yüze Eğitime Başlanmasına İlişkin Rapor” hazırladı. Okullarda Kovid-19’un bulaşması ile ilgili eldeki verilerin yetersiz olduğu ifade edilen raporda dokuz ayı kapsayan araştırmalarda okulların kapanmasının salgının seyrini azaltmadığı, açılmasının ise vakaları artırmadığı ifade edildi. Halk sağlığı uzmanları raporda “Okullarda görülen olgular toplumdaki yayılmanın bir yansımasından ibaret olduğu görülmektedir. 6-12 yaş çocukların hastalığa yakalanma ve bulaştırma riski yetişkinlerden çok daha düşüktür. 12 yaş üstü gençlerin ise hastalığa yakalanma riskleri daha düşük olsa da, yetişkinler kadar bulaştırıcı olabilmektedirler. Okulların açılması ile yaşayacaklarımız konusundaki bilgilerin tersine, okulların uzun süre kapalı kalmasının yol açtığı sonuçlar ile ilgili elimizde kanıtlı pek çok veri bulunmaktadır” denildi.

TELAFİSİ OLMAYAN KAYIPLAR

Dünya genelinde uzaktan eğitim sürecinde öğrenme kayıplarının yaşandığı, en çok soyut düşünme süreçleri tam olarak gelişmemiş olan anaokulu ve ilkokul öğrencilerinin bundan etkilendiği ifade edildi. Beyin gelişiminin yaş ilerledikçe azaldığı ifade edilen raporda şu saptamalar yer aldı:

  • Nörolojik bağlantıların yapım süreçleri 10 yaş sonuna kadar en yoğun biçimde yaşanmaktadır. Bu nedenle ilköğretim çağındaki çocuklarda okula gitmeye ara verme zeka ve sosyal gelişimlerini olumsuz yönde etkileyecek, telafisi mümkün olmayan kayıplara yol açacaktır.
  • Evde kaldıkları süre boyunca çocuklarda fiziksel aktivitenin olmaması kas iskelet sistemi gelişimini de olumsuz etkileyecektir.
  • Pandemi sonrasında çocukluk çağı obezitesinde ciddi bir artış beklenmektedir. Okula gitmeme süresi uzadıkça, çocuklarda ağırlık artışının kalıcı olma riski de artacaktır. Bu da gelecek kuşakta daha yüksek beden kitle indeksine sahip olma ve buna bağlı yetişkinlikte kronik hastalık riskinin artmasına yol açacaktır.
  • Okula gitmeme nedeniyle çocuk ve ergenlerde kısa erimde depresyon, anksiyete, uyku bozuklukları, huzursuzluk, konsantrasyon bozukluklarında, uzun erimde ise post-
  • travmatik stres bozukluğu, teknoloji bağımlılığı sıklığında artış beklenmektedir. Bu dönem çocuklara ait hastalık yükünü ciddi oranda artıracaktır.
  • İlköğretimde çocuklar, soyut düşünme, mantık ilişkileri kurma, sorun çözme becerisi geliştirirken, daha uzun süre konsantre olmayı ve ihtiyaçlarını ertelemeyi öğrenirler. Bu sayede analitik düşünmeyi, toplum kurallarına uymayı, akılcı davranabilmeyi başarabilirler. 10 yaş civarında beyin bilişsel fonksiyonlarında ‘kullanılmayanı atma’ sürecine girer ve bu kritik dönemde gerekli becerileri kazanamayan çocuk, yaşamı boyunca zorlanabilir.

BÖLGESEL DÜZEYDE RİSKLER BELİRLENMELİ

Halk sağlığı uzmanları okulları kısmen kapatma, tamamen kapatma, yeniden açma kararlarının kanıta dayalı olması ve coğrafi bölge, il, ilçe, birim düzeyinde izlenip güncellenmesi gerektiği görüşünde. Uzmanlara göre güncelleme sırasında il, ilçe, okul düzeyinde kullanılması gereken kriterler ve kontrol listeleri şöyle olmalı:

  • Yerel düzeyde Kovid-19 epidemiyolojisi.
  • Çocuklar ve personel için yararlar ve riskler
  • Okul bölgesinde bulaş yoğunluğu
  • Okul kapatmanın eğitim, genel sağlık, iyilik ve savunmasız ve dışlanmış nüfus grupları üzerindeki
  • Uzaktan eğitim stratejilerinin etkililiği
  • Saptama ve yanıt: Yerel sağlık otoritelerinin hızlı hareket edebilme yeterliliği
  • Okulların/ eğitim kurumlarının güvenli çalışma kapasitesi.
  • Okul-yerel eğitim otoriteleri-yerel halk sağlığı otoriteleri-yerel yönetimler arasında işbirliği ve eşgüdüm
  • Okul dışında uygulanan diğer halk sağlığı önlemlerinin çeşitliliği.
  • Okulların su, hijyen, havalandırma, ısınma, kazaları önleme gibi fiziksel çevre olanakları
  • Okullarda sosyal, sosyo-kültürel çevre önemi
  • Okul sağlığı çalışmaları, temel sağlık hizmetleri kapsamında ele alınmalı ve uyumun sağlanması.
Sonraki Haber