Zamanın Tozları

Ben, o Sinsi Pagan, izlemek isterim Asur'u, Babil'i, Nemrut'u, işime son verdi ustam, oysa ona, hep geçerken uğrayan...

Ben, yani o Sinsi Pagan
Yüceltiyorum hedefi
Hiç kimseye aldırmadan

Parmaklarımda hergelenin biri,
Dudaklarım darmaduman
Lanet edildi bana
Gök yeleli kurdun
Boynunu vurdum
Diye hepsi

Ve ben bir şaman halefi
Yanlış çağda müfteri
Gibi kabul edildim
Kibir kuşanmış bir serseri
Olarak dilim dilim
İdam edildim

Benim kana kana aldanan
Yıl, milattan sonra bilmem kaçtır
Ah gök bakışlı esrik kam
Lütfen onu incitme, beni kır
Çünkü sana kızarsa Sinsi Pagan
Menekşe bahçelerine dadanır

Bu bir ikilem, Sinsi Pagan bir yanım
Hapsolmuş içinde eski zamanın
Kara tayga ormanlarında
Vahşet mızraklı bir kabile
Budun bolup insafsızca
Lanet edince bana
Daha iyi anladım:

Başladı işte böylece şaman söylencesi
Davullarla vurulmuş iyilik töresi
Ham balı tükenmeden arının
Ne hoş olur bilir misin
Eski pagan âdetleri

Ben, o Sinsi Pagan
İzlemek isterim Asur'u, Babil'i, Nemrut'u
İşime son verdi ustam
Oysa ona, hep geçerken uğrayan
Tanrıtanımaz paganın
Ve aynalara aldanan papağanın
Mucizesini anlatmak istedim

Bilmem nasıl tasvir etmeli gezimi
Doğu bir masal ülkesi
Orada başladı bu Sinsi Pagan hikâyesi
Kars Kalesi, atlar ve uzaklıklar biçiminde
Göç etmiş erken dönem şehri Yesi'ye
Sinsi Pagan hayretler içerisinde

Tanımamış Artvin'de yeşili,
Şaşmış kalmış Trabzon'da ona mavi,
Kızdırmış Erzurum'da beyazı,
Sevmiş Mardin'de kan kırmızı
Leylak kokulu tepsilerde
Harap olana kadar
Şarap dövmüş ona Süryani kızı

Dili kanlı yılanın peşi sıra uzanan bir sur
Gibi merhem yapmış çiğnenmiş sakızı
Yol bittikçe bilenmiş güneşe
Oysa eskiden su olsa
Aldırmazmış ateşe

Sesimi lütfen işit diye
Görklü dağlara yalvarmış Kam:
Ah bana bak Ahura mazda
Düşmanlık kalmasın aramızda
Taşımak istemiyorum artık
Bu adil olmayan acıyı
Üstünde sol gömlek cebimin

Kanatlarını açmış asil bir kuğu
Şiwan, Baran ve Dilan
Üç büyülü güç
Kardeşleşmiş gözlerimin
En güzel manzaradır gördüğü

Dengbejler ile ilelenmişiz biz
Duydun mu Kerem’in sesini
Aynı kanı taşıyor damarlarımız
Mem u Zin
Burası en adil tarttığı yerdir
Terazinin
II

Yürüdükçe arttı
Dudaklarımdaki pas tas tadı
Ve acı bulma ustası siyanür
Hep viranelere doğru yürür

Elllerim desen
Keskinliğini yitirmiş,
Harami artığı
Bir Sürmene çakısı
Ve nedense
Yok hiçbir alıcısı

İşte o an
Birdenbire
Kara yazgı:
Irkıl Ata, ölümden uzaklaş
Diye bağırdı
Kaderin kederi burgu burgu
Gözlerinde belirdi
İpince bir vaha gibi
O mürgülü ülgen yurdu

İşte kalbim işte Orta Doğu
Kardeşimdi kesilen
Benim kanımdı
Kardeşimden eksilen

Bu arkaik bilinç, bu yaralı öfke
Beni düşman etti bilime
Deflerle defettim hepsini
Artık değilim
Beyefendi bir serseri!


III
Ah bu nasıl paganlık hukukudur
Hiçbir kitapta yazmaz okuduğu
Neden ama neden
Emekçi elleriyle dokuduğu pazen
Çile olmak zorunda kalmış ona bazen

Sinsi Pagan, unutmuş kıl çadırları
Elinde eskimiş bir matem
Ve yumruk yumruğa patlamış kulak zarı
Lütfen, çekici geri ver, alnımdan akan ter
Karşılamıyor bir türlü zararı

Şimdi kimse bakmıyor yüzüne Sinsi Pagan'ın
Pagan şaşkın: Tanrım! Ben nasıl bir insanım?
Sen benim tamamlayıcım, ben senin inkârcın
Zamanın tozlarına karıştı tüm inancım

Anladım çoktanrılı bir tanrıtanımazın
Çelişkisi burada başlar,
Ve gözlerinden doğan ırmak olur
Yaratılışı bilinmeyen yaşlar
Zihninde Sinsi Pagan'ın

Uzak Asya ve Yakın Batı
İşte gökdelenin son kaçak katı
Pagan sinsi ama şaşkın
Bu iş sınırını aştı yarım aklının:
"Cogito ergo sum"
Başlangıcı burada bitiyor sonun
Yine de sen beni affet
Keskinlik eksikliktir biliyorum

Oysa Sinsi Pagan ve serseri zaman
Birbirine teğet iki jilet
Dil varlığın eski evi
Bu da iki katına çıkarıyor endişemi

Ah Sinsi Pagan
Sen ve ben, aynı ten
İki ayrı tin
Eşit değiliz kefesinde terazinin
Tek başına körüz
Maalesef
Çift yaradılışlı yönümüz

Hayır bu bir tasa değil esef
Biz birleşince kesen makasız
Ayrılınca bir işe yaramayız

Sonraki Haber