120 yaşındaki ergenler

Spor kulüplerinde “iletişimci” diye anılan görevliler var. Kulüplerin açıklamalarını, sosyal paylaşımlarını, başkanların konuşmalarını hazırlıyorlar ya da öyle biliniyor. Ancak bu “iletişimcilerin” kulüplerin geçmişlerini, rekabetin anlamını bildiklerini söylemek zor. Bilselerdi 120 yıllık geçmişleri olan bu kulüplerin yöneticileri arasında “ergen” düzeyinde tartışmalar olur muydu?

Bu tartışmaların zaman zaman gereksiz ve tehlikeli siyasi boyutları da olabiliyor. Son günlerdeki FETÖ tartışmalarının ortaya atılması hangi planın parçasıydı bilinmez, fakat spora yararı olmadığında herkes hemfikir.

Bu tartışmaları gündeme getiren Dursun Özbek, her siyasi görüşten insanların gönül verdiği, üye olduğu bir kulübün başkanı. Bu nedenle siyasi konularda konuşurken üzerindeki ceketi de dikkate almalı. Bir belediye başkan adayı hakkında konuşurken de başkanlık ceketi giydiğini unutmamalı. Zira bu sözler o adayın kendisine karşı tavırlarında söz konusu fotoğraftaki gibi fazla “rahat” olmasına yol açabilir.

Sosyal medyada dolaşan Özbek’in Murat Kurum ile olan fotoğrafı en çok sarı-kırmızılı camiayı üzdü, hatta utandırdı. Bu görüntü bırakın bir kulüp başkana, o yaştaki herhangi bir insana bile yakışmaz. Değil eski bakan veya ülkenin en büyük şehrinin belediye başkan adayı, en üst makamdaki kişi bile bir kulüp başkanı ile bile o görüntü verilmemeli, verilemez.

Hiç şüphesiz bu duruma Özbek’in Kurum için daha önce yaptığı destek açıklamaları yol açtı.

BEŞİKTAŞ’I KIZDIRAN PAYLAŞIM

Bir başka örnek: Galatasaray, Beşiktaş galibiyeti sonrası sosyal medya hesaplarından sarı-lacivert salıncağa binmiş, üzgün kartal görseli paylaştı.

“Süleyman Seba çizgisinde” olduğu söylenen Beşiktaş Başkanı Hasan Arat bu konuyla ilgili olarak şunları söyledi:

“Ebedi dost, ezeli rakipler saygı içinde olmalılar. Maçlar kazanılır kaybedilir. Herkesin müzesinde yeteri kadar kupası var. Beşiktaş 121 yıllık kulüp. Bu kulüpleri idare edenlerin toplumun ve kulüplerin değerlerini ciddiye almalılar. Yaptıkları küçük bir hareket milyonları yanlış yöne sürükleyebilir. Geçen hafta yaşadığımız olay, tatsız bir olaydır. Arkadaşları uyardım, '23 yaşında bir çocuğun yaptığı iş, düzeltmemiz lazım dediler' ama stadı terk ettikten sonra farklı konuştular. Kalabalıkta konuştuğunuzu yalnızken de konuşacaksınız. Beşiktaş kimsenin kayığına binmez. 121 yıldır kartalı kimse kafese sığdıramadı. Kartal özgürdür, özgür olmaya devam edecektir. Türkiye'de hangi salıncağa kimlerin bindiğini herkes bilir.”

AVRUPA YOLU

Futbolda Türk takımları arasında Avrupa’da en büyük başarıyı Galatasaray elde etti. Bu başarının etkisiyle sarı-kırmızılı taraftarlar “Annenizin Ligi” şeklinde Türkiye Ligi’ni küçümseyen bir söylem geliştirdiler. Ancak Avrupa’daki başarılara giden yol “annemizin liginden” geçiyor.

UEFA ülkeler sıralamasında Belçika 8’inci, Türkiye 9’uncu, Çekya 11’inci, Danimarka 14’üncü sırada. Kopenhag, Danimarka Ligi’nde, Sparta Prag da Çekya Ligi’nde şampiyonluğa oynayan takımlar arasında. Union Saint-Gilloise ise, Belçika Ligi’nde, Anderlecht’in, Clubbe Brugge’in açık ara önünde, neredeyse “şampiyon” gibi görünüyor. Galatasaray, Kopenhag’a yenilerek Şampiyonlar Ligi’nden, Sparta Prag’a yenilerek Avrupa Ligi’nden elendi, Fenerbahçe, Union SG’yi hem de Belçika’da 3-0 yenerek, İstanbul’a avantajlı skorla döndü. Ufukta bir Avrupa Kupası olsa da Fenerbahçe için de öncelik Süper Lig şampiyonluğu. Kulüplerin önünde başta ekonomik sıkıntı olmak üzere çözülmesi gereken birçok sorun ve ulaşılması gereken hedef var. Bunlar da dertleri “tıklanma” olan “23 yaşındaki çocuklarla” gerçekleşmez.