ABD’nin en büyük bankasının yöneticisi uyardı: Büyük bir kriz geliyor
JP Morgan Chase, Bankrate'e göre 3.4 trilyon dolarlık varlığıyla Amerika Birleşik Devletleri'nin en büyük bankasıdır. JPMorgan Chase'in Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO'su Jamie Dimon, salı günü New York'ta Kurumsal Yatırımcılar Konseyi'nde yaptığı konuşmada, ABD ekonomisiyle ilgili olarak olası ekonomik kargaşa konusunda uyardı ve durgunluğun ötesinde bir krizin geldiğini söyledi.
Dimon, daha kötü bir senaryonun beklentisi içinde. Koşulların hem durgunluğun hem de yüksek enflasyonun bir arada yaşandığı stagflasyona işaret ettiğini söyledi. Durgunluk enflasyonu, ekonomik büyüme yavaşlarken enflasyon ve işsizliğin arttığı bir durumu ifade ediyor. Durgunluğun ekonomik sonuçları emeklilik birikimlerinin azalmasına ve borsanın çökmesine neden olabilir yorumları yapılıyor. Investopedia'ya göre ABD'de en son 1970'lerde görülmüş.
İŞİN İÇİNDEN ÇIKAMADIK
Ağustos ayında enflasyon beklenenden daha az, yüzde 2.5 arttı.
Ancak, Amerikan tarihinde ulusal borç için faiz ödemeleri, ilk kez bir trilyon doların üzerine çıkmış.
Dimon, "Bu yüzden [buna] bakıp 'Hayır, işin içinden çıktık' demek zor. Sanmıyorum." dedi.
Enflasyon FED'in yüzde ikilik nihai hedefine neredeyse ulaşacak kadar düşerken, pazartesi günü New York Federal Rezerv Bankası tarafından paylaşılan bir rapora göre, tüketicilerin piyasaya ilişkin görüşleri genel olarak olumsuz.
Amerikalılar, ankete göre harcama rakamlarının yüzde beş artacağını ancak hane halkı gelirlerinin geçen yıla göre yalnızca yüzde 0,1 artacağını beklediklerini belirtmişler.
HÜKÜMET BORCU YÖNETEMİYOR
ABD ekonomisinin son dönemine ve yaklaşan tehlikeye ilişkin şu bilgilere yer veriliyor:
- ABD'nin 2024 yılına kadar 1.2 trilyon dolarlık faiz ödemesi yapması bekleniyor. Bu önemli mali yükümlülük, hükümetin borcunu yönetme konusundaki gelecekteki yeteneği konusunda endişelere yol açıyor.
- ABD hükümeti yetersiz tepki verirse, benzeri görülmemiş bir küresel mali kriz tetiklenebilir.
- Ulusal borç, sosyal güvenlik ve tıbbi bakımdan sonra ABD'de üçüncü en büyük harcamadır.
- Artan faiz ödemeleri, 2023'te ABD GSYİH'sinin yüzde 2.4'ünü oluşturuyordu ve önümüzdeki on yıl içinde yüzde 3.9'a çıkması öngörülüyor. Bu artış, küresel salgınla ilgili harcamalardan ve 2022'den bu yana artan faiz oranlarından kaynaklanıyor.
Artan faiz ödemelerinin sonuçları,
- Borç ödeme zorluklarına yol açıyor. Faiz ödemeleri arttıkça, ABD'nin borcunu tamamen ödeme olasılığı azalıyor ve bu da potansiyel borç verenlerin daha tereddütlü olmasına neden oluyor.
- Borçlanma maliyetlerini artırıyor. ABD, borç verenleri çekmek için faiz oranlarını artırmak zorunda kalabilir; bu da işletmeler için daha yüksek borçlanma maliyetlerine yol açarak ekonomik büyümeyi yavaşlatabilir.
- Enflasyon endişelerini artırıyor. Borç ödemelerini yönetmek için Federal Rezerv daha fazla para basmaya başvurabilir; bu da hiperenflasyon riskine girer ve ekonomik zorlanmayı daha da kötüleştirir.
EN KÖTÜ SENARYO: ABD REZERV PARA BİRİMİ STATÜSÜNÜ KAYBEDEBİLİR
En kötü senaryo olarak da şu bekleniyor:
- Temerrüt riski ortaya çıkar. ABD hükümeti kredilerini ödeyemezse, ABD Hazine tahvillerine olan talep düşebilir.
- Para birimi devalüasyonu olabilir. Potansiyel hiperenflasyonun yanı sıra, ABD doları küresel rezerv para birimi statüsünü kaybedebilir ve bu durum hem iç hem de küresel ekonomiyi istikrarsızlaştırabilir.
Bir anlamda kaçınılmaz sonun ayak sesleri arttıkça Batılı ekonomistler ve yorumcularda uyarı dozlarını giderek artırıyor.
Tarihsel bağlam başlığı altında hatırlatmalar da yapılmış.
- Geçmişten dersler çıkarmak gerekir. İngiltere ve Hollanda Cumhuriyeti gibi geçmişteki küresel süper güçlerin çöküşü, zirve dönemlerinde sırasıyla GSYİH'nın yüzde dokuz ve yüzde yedisine varan faiz ödemeleriyle ezici bir borç yükünün risklerini gözler önüne seriyor.
Gelişen finansal manzara, olası bir ekonomik gerilemeyi önlemek ve ABD'nin küresel ekonomik konumunu korumak için ihtiyatlı bir mali yönetim gerektiriyor.
İŞLERİ BİZDEN ÇOK ZOR
Bu gidişten korunma yalnızca “ihtiyatlı bir mali yönetimle” olabilir mi…
ABD ekonomisi emperyalist kapitalist bir ekonomiden nasıl kurtulacak?
Çok köklü siyasal ve yapısal değişiklikler yaşanmak zorunda.
İşleri gerçekten bizden çok daha zor.