AKP’de FETÖ kriteri!

AKP’de FETÖ konusunda tereddüt yaşanıyor. TSK’da, emniyette, yargıda, bakanlıklarda, iş dünyasında, … gösterilen hassasiyet, AKP içinde gösterilmiyor.
“Siyasi ayağın” üzerine gidilmemesi FETÖ soruşturmalarının zafiyeti. AKP’liler de aynı görüşte. FETÖ’yle mücadeleye zarar verdiğini ifade ediyorlar. Ama bir türlü harekete geçilmiyor.
MKYK, MYK’da yapılan değişiklik AKP’lileri bile tatmin etmedi. Bakanlar Kurulunda yapılan değişiklik için “dağ fare doğurdu” değerlendirmesi yapılıyor.

NEDEN?

Peki AKP bu riski neden alıyor?
AKP tabanı dahil, herkes bu soruya yanıt arıyor. Ben de tanıdığım AKP yöneticilerine kafamdaki soruları yönelttim. Birtakım şeyler anlattılar. Ama anlattıklarına kendilerinin de inandıkları şüpheli.
Söyledikleri özetle şöyle:

17-25 BAZ ALINMIŞ

“Partimiz kurulduğunda bunlarla beraberdik. ‘Alnı secdeye değiyor’ diye hoşgörülü davrandık. Kabul edelim ciddi hatalar yaptık. Emniyet, yargı ve bazı kritik birimleri kontrol etmelerine ses çıkarmadık. Sürekli komplolar üreterek, suikast senaryoları piyasaya sürerek bizi kendilerine mahkum bıraktılar.
Ergenekon, Balyoz, … davalarını öyle büyüttüler ki bizleri de inandırdılar.
17-25 Aralık olayına kadar biz FETÖ’nün nasıl bir örgüt olduğunu göremedik. Neler yapabileceğini anlayamadık. 17-25 Aralık olayları gözümüzü açtı.

O GÜNDEN SONRA

O günden sonra hızlı bir dönüş oldu. Özellikle 2014’ten sonra Cumhurbaşkanımız Erdoğan bu örgüte karşı savaş açtı. AKP kadroları içinde bu örgütle işbirliği yapanlar elbette vardı. Elbette Pensilvanya’yı ziyaret edenler oldu.
Ancak, 17-25 Aralık sonrasında çoğu FETÖ’yü terk etti. Şimdi geçmişte FETÖ ile birlikte hareket etti diye bu arkadaşları yok saymak olmaz.
Ama Sayın Erdoğan’a yapılanları görüp de FETÖ ile temasını kesmeyenleri affetmemiz de mümkün değil.”

YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER

MKYK, MYK ve Bakanlar Kurulunda yapılan değişikliklere itiraz böyle savuşturuluyor. Hala göreve devam eden FETÖ bağlantılı isimler böyle aklanıyor.
Şüpheli isimlerin de kongrelerde, yapılacak yeni seçimlerde tasfiye edileceği vurgulanıyor.

ALLAH AFFETSİN

AKP’de “FETÖ kriteri” 17-25 Aralık olmuş. 17-25 Aralık öncesi FETÖ’cüler “affa” uğramış. Cumhurbaşkanı Erdoğan 15 Temmuz ABD/FETÖ darbe girişiminin bastırılmasından sonra yaptığı bir konuşmada özetle, “Ben de bunlara yardım ettim, Rabbim de milletim de affetsin” demişti.
17-25 Aralık öncesi FETÖ’cüler için, “Allah affetsin” durumu geçerli.
ByLock hatırlatması yapılınca genellikle susuluyor. Çünkü onun kullanma tarihi yapılan açıklamalarla çelişiyor.

BÜROKRASİDE DE AYNI NUMARA

AKP’deki FETÖ’cüler bu kriterlere sığınıyorlar. FETÖ’nün Ergenekon, Balyoz, ..tertiplerindeki televizyon kuşları kendilerini bu gerekçelerle kurtarmaya çalışıyor. Meclis Darbe Araştırma Komisyonundaki “elemanlar” da bu kriterleri baz alarak “ah, vah” ediyorlar.
FETÖ’cü üst düzey bürokratlar da aynı. Hepsi 17-25 Aralık sonrası uyanmışlar. Kendilerini bu kriterlerle gizliyorlar.
Nedense AKP üst düzey yöneticileri de buna inanmaya çoktan hazır!

BU DURUM DEVAM EDER Mİ?

Bu durum devam eder mi?
Çok zor! FETÖ yaralı kurtulursa neler yapacağını görmek için kahin olmaya da gerek yok! “Ulusalcılar darbe yapacak” iddialarının üstündeki örtüyü kaldırırsanız, altından “Gizli FETÖ” çıkar.
Bunların hepsinin, “17-25 Aralık kriterlerine” sığınan isimler olması da dikkat çekici. Arşivler bir tık yakında.
Ulusalcılara saldırarak FETÖ’yü rahatlatmayı planlıyorlar. ABD adına Türk Ordusuna karşı “psikolojik savaş” yürütüyorlar.
Her şey açık değil mi?
“Kandırılmaya” bu kadar mı alıştık!