Ali Koç geri adım atmamalı
16 yıllık AKP iktidarında, Türk milletinin ahlak yapısı bile bozuldu. Serserilik, kabadayılık sokaklara egemen oldu. Her yıl milyonlarca lira kazanan futbolcular bu akımın baş oyuncuları haline geldiler. Dinci gözüken kaba sakallı futbolcu Aykut Demir’in Trabzonspor’dan ana para dışında faiz istemesini hatırlayın... Bar kabadayısı haline gelen Arda Turan’ın tavrına bakın. Buna bir de Fenerbahçeli Volkan Demirel’in kulüp başkanı Ali Koç’u tehdit etmesini ekleyin...
Futbol takımının durumu şu an için kötü olabilir ama bu durum Volkan Demirel’e kulüp yönetimine karşı kabadayılık yapma hakkı vermez. Unutmasın ki geçmiş yıllarda kaçırılan şampiyonluklarda onun eliyle içeri aldığı veya topu seyrettiği gollerin ciddi payı vardır.
Yönetim, onu kadro dışı bırakmakla doğru yapmıştır. Bundan sonra onun takıma dahil edilmesi, hele hele kaleye geçirilmesi Sayın Ali Koç’un otoritesine ciddi zarar verecektir. Ayrıca; Volkan iyi Fenerbahçelidir, diyerek onun hatalarını görmezden gelmek ileride çok daha büyük sorunlara yol açacaktır.
Sayın Ali Koç! Lütfen geri adım atma...
Fenerbahçeliler! Bu kritik anda biraz daha sabırlı olmamız gerekir.
CHP İSTANBUL’DA KİMİ ADAY GÖSTERMELİ?
AKP, ekonomik kriz yüzünden düşüşte. Eğer CHP İstanbul’a halkın tanıdığı, konuşması düzgün, sokaktaki insana dokunmasını bilen bir aday bulursa büyükşehir belediyesini kazanabilir. Bunun için:
* İlçelerde de halkta karşılığı olan isimlerin aday yapılması, oralardan da artı oy alınması gerekiyor. Sandığa gitmeyeceğim, diyen partiye yakın kitlelerin ikna edilmesi için bu aday seçimi çok önemlidir çünkü.
* Büyükşehiri kazanmanın bir başka şartı da, şu anki İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun derhal kenara çekilmesidir... Çünkü, AKP’liler, cami cemaatini etkilemek için CHP’li başkan hanımın ailecek domuz yedikleri propagandasını yapıyorlar. O ünlü pirzola kemikli fotoğraf oralarda dolaştırılıyor.
* HDP ile işbirliği yapıldığı izlenimi yaratılmamalıdır. AKP, kaçan oyları CHP’yi böyle suçlayarak elde tutmaya çalışacaktır.
* Belediye başkanlığı için partili olmayan işadamlarını veya ünlüleri seçmek yine fiyaskoyla sonuçlanacaktır. Kim ki Muhtar Kent veya Ümit Boyner ismini dillendirmişse, o CHP içindeki Truva atıdır. Partili halkçı isimleri bırakıp milletin nefret ettiği seçkinleri aday yapmak, İstanbul’u yeniden AKP’ye teslim etmek olur.
* Bizce İstanbul’da başarılı olabilecek partililer şunlar: Muharrem İnce, Abdüllatif Şener, Gürsel Tekin...
Bunlar, “karşı mahalle dili”yle de konuşmasını becerebilecek isimler. Kuşkunuz olmasın ki bu isimler, dışarıdan getirilecek isimden çok daha başarılı olacaktır.
BAŞARILI VE EKSİK YÖNLERİ
Haklarını teslim etmeliyiz ki İstanbul’daki CHP’li belediyelerin çoğu; örneğin Bakırköy, Avcılar, Büyükçekmece, Sarıyer, Kartal, Kadıköy; komşu oldukları AKP’li belediyelerden çok daha başarılılar. Hem de müfettişlerle kıstırılmalarına ve hazineden hak ettikleri yardımları alamayışlarına karşın... Ama imar işlerinde başarılı olan CHP’li başkanlar, parti ideolojisini tabana yayacak çalışmalarda çok yetersiz kaldılar. AKP’li belediyeler ise imar işinden çok bu ideolojik çalışmalara yöneldiler; böylece ekonomik baskı altındaki halkı elde tutmayı başarabildiler. Umarım, CHP yönetimi bu hakikatin farkına varır ve yarına öyle bakar.
Kılıçdaroğlu ve ekibi, yerel yönetim seçimlerini kazanmak için mi yoksa genel merkezi tahkim etmek için mi politika yürütüyor; il ve ilçe adaylarına bakıp anlayacağız...
BU YOL CHP YOLU OLAMAZ
Seçimi kazanmak için karşı mahallenin dilini konuşmayı da anlarım. Ama o mahalleye şirin gözükmek işini bazıları o mahalleye teslim olmak gibi anlamışlar. Bunun örneğini Yalova’da gördük.
Yalova’nın CHP’li Belediye Başkanı Vefa Salman, Yalova’da 4-6 yaş arası çocuklarımız için Kuran Kursu açmış. Dünyadan habersiz yavrularımızın başına türban geçirilerek hem de... Okuma yazma bile bilmeyen yavrulara Kuran öğreteceklermiş...
Öğretemezsiniz Vefa Bey, öğretemezsiniz...
Arapça bir metin olan Kuran’ı büyükler bile anlayamaz iken onu çocuklara öğretmeye kalkışmak sadece ve sadece çocuklarımızın zihnini bir takım seslerle köleleştirmektir. Bu zihin sömürücülüğünün sonu, çocukları terörize etmeye kadar uzanır.
Çocuğunu bu hale getiren zihniyet size oy vermeyecek; siz de Yalova’yı bir santim daha geriye götürmüşlüğünüzle kalacaksınız Vefa Bey!