Alternatif Davos toplantısı dünya ekonomisi için öncü gösterge
SPIEF'in yani St. Petersburg Uluslararası Ekonomi Forumu’nun 2024 yılı toplantısı 5-8 Haziran tarihleri arasında St. Petersburg'da gerçekleşti. SPIEF Organizasyon Komitesi Sekreteri Anton Kobyakov, foruma 139 ülkeden 21 binden fazla katılımcının katıldığını söyledi. Etkinliği düzenleyen Rusya'nın Roscongress Vakfı pazartesi günü yaptığı açıklamada, 2024 SPIEF’te, ticari sır teşkil eden tutarlar hariç 6.492 trilyon ruble (73 milyar dolar) değerinde 1.073 anlaşmanın imzalandığını söyledi. Vakıf, Rus devlet şirketi VEB.RF ile hidroelektrik şirketi RusHydro arasındaki anlaşmanın değer açısından forumdaki en önemli anlaşma olduğunu ve tahmini 650 milyar rubleye ulaştığını ifade etti.
AVRASYA’NIN DAVOS’U SPIEF
SPIEF; 1997'den bu yana St. Petersburg'da düzenlenen ve Rusya'nın ekonomi ile ilgili her yıl düzenlenen etkinliktir. 2006'dan beri Rusya Devlet Başkanı, her yıl 120'den fazla farklı ülkeden 10 binden fazla kişi katılıyor. Forum, büyük Rus ve uluslararası şirketlerin genel başkanlarını, devlet başkanlarını, siyasi liderleri, başbakanları, başbakan yardımcılarını, bakanları ve valileri bir araya getiriyor. Forumun temel amacı, Rusya ile diğer ülkeler arasındaki coğrafi ve bilgi engellerinin aşılmasına yardımcı olarak işletmelere ve hükümetlere pratik çözümler sunmaktır. Forum, tarihsel olarak Rusya'nın doğrudan yabancı yatırımı çekmesi, ekonomi politikasını tartışması için tasarlanmıştı. SPIEF forumu bir süre 'Rusya'nın Davosu' olarak tanımlandı. Bugün geldiği konum itibarıyla ‘Avrasya’nın Davos’u’ olarak nitelendiriliyor.
RUSYA AĞIR AMBARGOLARA RAĞMEN İLK DÖRT EKONOMİ İÇİNDE
2024 SPIEF’te önemli açıklamalar yapıldı. Bu yazıda dünya ekonomisi ve politik ekonomi açısından önemli olanlarına değineceğim. Önce Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Sayın Vladimir Putin’in açıklamalarıyla başlayalım. Başkan Vladimir Putin cuma günü yaptığı açıklamada, Rus ekonomisinin diğer büyük küresel güçlerden daha hızlı büyüdüğünü ve bunu petrol ve doğalgaza bağımlı olmadan yaptığını söyledi. Putin, geçen yıl Rusya'nın GSYH'sinin %3,6 büyüdüğünü ve 2022'de Ukrayna ile ilgili yaptırımlar nedeniyle %1,2'lik bir gerilemeden sonra toparlandığını belirtti.
Bu yılın ilk çeyreğinde Rus ekonomisinin büyüme oranı %5,4'e ulaştı; Rus ekonomisinin büyüme oranları dünya ortalamasının üzerinde. Putin’e göre, 2023 yılında GSYH büyümesinin yüzde 40'ından fazlası imalat, inşaat, lojistik, iletişim ve tarım gibi temel sektörlerden, yüzde 60'ı ise ticaret, konaklama ve finansal hizmetler gibi sektörlerden geldi.
Putin Rus ekonomisinin büyümesinin kalitesinin artırılması için önemli yapısal değişiklikler yapılacağını açıkladı. Bu önümüzdeki yıllarda Rusya’nın üretim gücünü daha da artıracağı ve dışa bağımlılığını daha da azaltacağı anlamına geliyor. Dünya Bankası'nın geçen hafta açıkladığı tahminlere göre Rusya, satın alma gücü paritesine göre Japonya ve Almanya'yı geride bırakarak dünyanın dördüncü büyük ekonomisi haline geldi. Putin’in açıklamaları ve son istatistikler bize dünya ekonomisindeki paradigma değişikliğini açıkça gösteriyor.
Tarihte görülen en ağır ambargo ve yaptırımlarla karşılaşan Rusya’nın bu başarısı Batının dünya ekonomisindeki egemenliğinin kırıldığını bize açıkça gösteriyor. Bu gelişmeler bir anlamda adil bir dünya ekonomik modelinin müjdesini veriyor.
ABD AB’Yİ ÇUKURA İTTİ
Rus petrol devi Rosneft'in CEO’su Igor Sechin, Cuma günü SPIEF’te bir enerji panelinde yaptığı konuşmada, AB ülkelerinin 2023'e kadar olan üç yılda Rusya haricinde yaptığı gaz ithalatına 630 milyar dolardan fazla harcadığını söyledi. Rakam AB'nin önceki sekiz yıldaki toplam gaz harcamasına eşit.
Yüksek enerji maliyetlerinin çelik, gübre, kimyasallar, seramik ve cam üretimi gibi enerji yoğun sektörlerin kar marjlarını önemli oranda düşürdüğünü söyleyen Sechin, Avrupa’da üretim faaliyetinin 2022 ortasından bu yana düşüşte olduğunu da sözlerine ekledi. Alman işletmelerinin yüzde 32'sinin üretim tesislerini yurt dışına taşımayı planladığını vurguladı.
Avrupa Konseyi tahminlerine göre, geçen yıl Rusya'nın AB’ye boru hattı gazı ihracatındaki payı 2021'deki %41'den yaklaşık %8'e düştü. Bu arada Rus enerji ürünleri, boru hattı gazı ve sıvılaştırılmış doğal gazın (LNG) birleşimi de dâhil olmak üzere, AB'nin toplam gaz ithalatının yaklaşık %15'ini oluşturuyor. Norveç, Rusya'yı geçerek bölgenin bir numaralı boru hattı gaz tedarikçisi olurken, AB de ABD ve diğer ülkelerden pahalı LNG ithalatını artırıyor. Rosneft CEO'su Sechin, Ekim 2022'de AB’nin Rus enerjisinden vazgeçmeye yönelik iddialı planının ekonomisine GSYH'de %11,5'e kadar mal olacağı konusunda uyardı.
Ayrıca kimya endüstrisindeki potansiyel düşüşün yüzde 20-45'e ulaşabileceğini, metalürji üretiminin ise yüzde 30-60 oranında düşebileceğini söyledi. Bu yılın başlarında Almanya Şansölye Yardımcısı ve Ekonomi Bakanı Robert Habeck, ülkesinin Rusya'dan gaz tedarikini bırakmasının ardından rekabet avantajını kaybettiğini söyledi. Rusya'dan gaz ithalatının "çok karlı" olması nedeniyle AB'nin ekonomik lokomotifinin "özellikle zor bir durumda" olduğunu kabul etti. Habeck geçen yıl, Ukrayna'nın Rusya ile olan gaz transit anlaşmasının süresi 2024 sonunda sona erdikten sonra uzatılmaması halinde Almanya'nın büyük endüstriyel kapasitesini yavaşlatmak veya hatta kapatmak zorunda kalacağı konusunda uyarmıştı.
Bu açıklamalar ve istatistikler bize ABD’nin peşine takılan, ambargoya zorlanan Avrupa’nın ne kadar büyük bir hata yaptığını gösteriyor. Bağımsız bir Avrupa ABD’nin keyfi ambargosuna katılmaz ve Ukrayna’yı destekleyerek savaş kışkırtıcılığı yapmazdı. Avrupa’da yükselen milliyetçi partiler Avrupa’nın bağımlılığına karşı bir isyandır.
EKONOMİK BAĞIMSIZLIK İÇİN BRICS
Sonuç olarak, Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan’ın Çin ziyareti sırasında BRICS üyeliği için talepte bulunması ve bu hafta içinde Rusya’da düzenlenen BRICS dışişleri bakanları toplantısına katılması Türkiye için tarihi önemdedir. İhracat pazarımızın yüzde 50’sini oluşturan Avrupa’nın içine sürüklendiği siyasi ve ekonomik kriz sürecinde Türkiye’nin BRICS gibi güçlü bir ekonomik blok ile ekonomisini dengelemesini ve olası risklerden kaçınmasını sağlayacak. BRICS, Türkiye ekonomisinin dışa bağımlılığını azaltması ve kalkınmasını güçlendirmesi için önemli bir fırsattır.
Kaynakça;
https://forumspb.com/en/
https://en.sputniknews.africa/20240611/spief-2024-sees-signing-of-over-1000-agreements-for-73bln-organizers-say-1066986396.html