Altı Ok’un bazıları artık işe yaramazmış!
Mustafa Kemal’i kimse fark etmeden rafa kaldırmanın en kolay yöntemlerinden biri; “Altı Ok ilkeleri 100 yıl önce uygulanmıştır. Bugün koşullar değişmiş olduğu için bu ilkelerde değişmelidir.” cümlesidir.
Bu cümle ile; özellikle sistem koşullarında iyi gelir elde eden ve aslında sistem ile sorunu olmayıp, çok mızıldanmasına karşın tek sorunu, elindeki olanakları kaybetme riski olan bir kısım aydını çok rahatlıkla ele geçirebilirsiniz.
Altı Ok bir programdır. Birini alıp, diğerlerini bir kenara koyduğunuzda aslında kenara koyduğunuz çağdaş Türkiye hedefidir. Çağdaş Türkiye hedefi de Mustafa Kemal’in hedefidir.
Bu tür yazılar onlarca, belki yüzlerce kez yazılmıştır. Ama eğer bir konu hala tartışılıyorsa bir kez daha yazmak zorunludur. Ta ki tartışma sona erinceye kadar.
Altı Ok ilkeleri nelerdir?
Cumhuriyetçilik
Milliyetçilik
Halkçılık
Devletçilik
Laiklik
Devrimcilik
Bu ilkelerin beşini bir şekilde eğip büküp kendinize uydurabilirsiniz. Ama bu ilkelerden bir tanesi var ki eğip bükemezsiniz. İstediğiniz kalıba sokamazsınız. O ilke “Devletçilik” ilkesidir.
DEVLETÇİLİK DİSİPLİN VE SİSTEM GEREKTİRİR
Devletçilik ilkesi “Devlet tüm vatandaşlara karşı sorumluluklarını yerine getirmelidir.” gibi yorumlara açık olsa da, sonunda devlet ekonominin içinde olmalıdır anlamı karşı konulamaz şekilde, gözümüzü çıkartırcasına yerinde durmaktadır.
Sistemsel tercihi, rahat rakı içmek ve giyim tercihinde zorlanmamak olan bu kesim, tartışma Mustafa Kemal’in Altı Ok’unun “Devletçilik” ilkesine geldiğinde rahatı bozulmaktadır. Çünkü devletçilik ilkesi sadece devletin ekonominin dümeninde olması gerekliliğini söylememektedir. Toplumsal disiplini de beraberinde getirmektedir.
Ekonominin motoruna devleti oturtmak demek, üretmek demektir. Ama üretmek sadece lafla olmaz. Disiplin, sistem ve irade gerektirir. Siz eğer sistemden nemalanma konusunda uzman olmuşsanız “devletçilik” sizi ziyadesiyle rahatsız ve huzursuz eder.
TARTIŞMADAN KURTULUŞ EZBERLERİ
Ama “Avrupa liberalizmle başarılı olmuş.” En klasik kurtuluş cümlelerinden biridir. Buna cevaben “Avrupa ülkelerinin başarısı sizin başarısızlığınız üzerine oturmuştur.” derseniz. En azından abartıyor olursunuz. Buna bir de “işini bilen ve çalışkan olanlar” arkasından gelir. Biz Türklerin ne kadar dolandırıcı ve tembel oldukları gerçeği!!!!! İse yadsınamaz bir realitedir!!!!!!.
“Çin nasıl başarılı olmuş? Bir buçuk milyar insanı mutlak yoksulluktan kurtarmış” diye sorarsanız. Doğulu toplumlarda yaşanan totaliter rejimlerin başarısı olabilir. Ama bizim tercih edeceğimiz yol bu mu olmalıdır? Size gelen yanıttır.
Çin Halk Cumhuriyeti bu duruma gelmek için, 1930’lardaki Mustafa Kemal’in devletçilik ilkesini kendi ülkesi koşullarına uygulamış derseniz. “Bunu incelemek gerekir” diyerek, yumuşak bir bel hareketiyle sizin hedefinizden kurtulurlar.
Fazla uzatmaya gerek yok. Bugün Mustafa Kemal’in Altı Ok ilkelerini gerçek anlamı ile programına alan ve uygulama konusunda disiplini ve iradesi olan tek parti Vatan Partisidir.