Atılgan’dan Bilimkurgu Öyküleri Seçkisi
Ülkemizin sayılı bilimkurgu dergilerinden birisi olan Atılgan’ı çıkaran ekibin başında gelen Bülent Akkoç ve Hakan Alpin, bu kitabın ortaya çıkmasında en büyük rolü oynayan kişiler. Ekim 1999’da, Atılgan Yayınevi’nden çıkan kitapta 11 farklı yazarın 11 kısa öyküsü bulunuyor. Arthur C. Clarke, H.G. Wells, Robert Sheckley, Alfred Bester ve Brian Aldiss gibi ustalara ek olarak, Türkiye’de adına pek fazla rastlamadığımız yazarlar da yer alıyor.
Öyküler için geniş bir çevirmen kadrosu bulunmakta. Sırasıyla: Ayşe Gorbon, Barış Emre Alkım, Bülent Akkoç, Emrah Göker, Erol Tulay, Kadri Özel, Sadi Konuralp, Savaş Murat Alkım, Yüce Atıl, Zeynep Akkuş. Her bir çevirmenin kendi tarzıyla çevirdiği öykülerde okumaya engel teşkil edebilecek herhangi bir durum bulunmuyor. Kitabın sonunda yer alan ve Bülent Akkoç tarafından hazırlanan Türkçe Bilimkurgu Kitapları Kaynakçası isimli dosya ise bu türe gönül veren ve aynı zamanda arşivci bir ruha sahip olanlar için harika bir kaynak niteliği taşıyor.
Kısaca öykülere bakalım.
1. İnsanın Yerine Kim Geçebilir? – Brian W. Aldiss
Ülkemizde Yıldız Gemisi isimli kitabıyla ve AI: Artificial Intelligence filmine esin kaynağı olan öyküsüyle tanınan Brian Aldiss’ten mekanik aletlerin hakimiyetindeki bir dünya tasviri.
Makinaların günlük hayatın içinde sıradanlaştığı ve hemen her alanda söz sahibi oldukları bir gelecekte, onların bakış açısından okuduğumuz bir öykü. İnsanlar kendi sonlarını getirmiş ve büyük bir çoğunluğu yok olmuştur. Çok geçmeden de makinalar bunun farkına varacaktır.
2. Muhammed’i Öldüren Adam – Alfred Bester
Kaplan! Kaplan! ve Yıkıma Giden Adam romanlarıyla bilimkurgu edebiyatının önde gelen isimlerinden Alfred Bester imzası taşıyan bu güzel öykü, derlemeye renk katan bir zamanda yolculuk hikayesi.
Bester işin bilim kısmıyla çok da ilgilenmemiş açıkçası. onun amacı bir an önce anlatacağı konuya dalmak. Zaman makinesi ile zamanda sıçramalar yapan Henry Hassel’ın bunu nasıl yaptığıyla ilgili tek bir bilgi yok ama ortada bir olay var, bir intikam arzusu ve yazar için asıl önemli olan da bu. Bir Alfred Bester okuruysanız, bu gibi durumlara alışık olmalısınız.
3. Uzay Yolculuğu Yasak – Arthur C. Clarke
Bilimkurgunun en büyük isimlerinden Clarke’tan, mizah ve siyasetin etkin olduğu bir öykü.
Dünya gezegenini yakından izleyen ve orada yaşanan teknolojik hareketlilikleri takip eden Mars hükümeti, Dünya’nın uzaya açılmasını engellemek adına çalışmalar yürütmektedir. Dünya’daki devletlerin kendi iç işleriyle meşgul olmaları onların işine gelmektedir. Son yaşanan gelişmeler sonucunda ise Dünya’ya müdahale söz konusudur.
4. Gümlemeyen Tabanca – Robert Sheckley
Kısa öykükün ustalarından Robert Sheckley, bizleri bambaşka bir gezegende yolculuğa çıkarıyor.
Nick Dixon, uzay gemisi ile Dünya’dan uzaklarda başka bir gezegenin yüzeyini keşfe çıkmıştır. Oldukça fazla yağmur alan ve Afrika’ya benzettiği gezegende uzay gemisinden rahatlıkla uzaklaşmasını sağlayan bir “günlemeyen tabanca”ya sahiptir. Bir nevi ışın silahı olan bu alet, ona içten içe güven aşılamaktadır. Bir süre sonra ise ilginç canlılar peşine takılacaktır.
5. Güneşsiz Bir Denize Doğru – Cordwainer Smith
Yazım tarzı olarak Tolkien ve Lewis’e benzetilen Cordwainer Smith’in kaleme aldığı ve fantastik edebiyat izleri taşıyan öykü, içinde bulundurduğu birkaç öğe ile birlikte bilimkurguya da göz kırpıyor.
Xanadu isimli bir gezegen, uzay lortları, tıp biliminin yeniden hayata döndürdüğü insanlar ve emrimleşen hayvanlar ilginç bir atmosfer sunuyor. Lari, Madu, Kuat ve Kemal ise öyküde başrol oynayan karakterler.
6. Olağanüstü Bir Olay: Davidson’ın Gözleri – H.G. Wells
Modern bilimkurgunun temellerini atan Wells bu öyküsünde dördüncü boyut ve madde transferi üzerinde durmuş.
Harlow Teknik Üniversitesi’nde yaşanan ve Davidson adlı kişinin maruz kaldığı olay son derece sıra dışı. Öyle ki, olaya şahit olanlar herhangi bir mantıklı açıklamada dahi bulunamıyor. Bedeni üniversitenin laboratuvarında olsa da, gözleri bir okyanusu ve oradaki gemiyi gören Davidson, haftalarca bu durumda kalacaktır. Bir kumsalda olduğunu ve penguenler, balinalar ve daha farklı deniz canlılarını izlediğini iddia etmektedir. Bu olayın sebebi nedir? Uzayda bir bükülme mi meydana gelmiştir?
7. 32 Mayıs – Paul Ernst
Türkiye’deki bilimkurgu okurlarının yabancı olduğu yazarlardan biri Paul Ernst. Öyküsü ise derlemeye güç katmayı başarıyor.
Yakın dostları Tom ve Ruth Borton çiftinin evine giden adam bu paralel evren hikayesinin baş karakteridir. 31 Mayıs gününün gece yarısında evine dönmek için ayaklandığı sırada ayağı halıya takılır ve düşer. Tam bu esnada ise farklı bir evrene geçtiğinin farkına varır. İnanılması güç şeylere şahit olur ve geri dönmenin yollarını aramaya başlar.
8. Kurtarma Operasyonu- Gordon R. Dickson
Yine adını pek fazla duymadığımız bir yazar ve yine okuması keyifli bir öykü ile karşı karşıyayız. Gezegenlerarası yolculuk ve farklı ırkları merkezine oturtan öykü, aynı zamanda iletişim konusuna da değiniyor.
Swenson ve Archie uzay gemileriyle Dünya’dan hareket ederler ve Drachmae VII gezegenindeki görevlerine odaklanırlar. Yakınlardaki farklı bir gezegenden ise yardım sinyali gelmektedir. Vicdani duygular ağır basan ikili görevlerini ikinci plana atacak ve soluğu o gezegende alacaklardır. Bu gezegen, evrimleşmiş insan soyu ve sıra dışı canlılara ev sahipliği yapmaktadır.
9. Test – Richard Matheson
Ben, Efsaneyim isimli kült romanı ile bilimkurguseverlerin yakından tanıdığı usta bir isim Richard Matheson ve bu öykü de onun etkileyici kısa öyküleri arasında yer alıyor.
2013 yılında geçen öyküsünde Matheson, nüfusun patlama yaptığı bir geleceği resmetmektedir. Tom Parker 80 yaşındadır ve gireceği testin sonucuna göre yaşamaya devam edip etmeyeceğine karar verilecektir. Les ve Terry çiftinin iki oğlu bulunmaktadır ve Tom da onlarla birlikte kalmaktadır. Ailer bireyleri, yaşlı adamın yeterince yaşadığını düşünmektedir.
10. Her Zamanki Gibi Ticaret – Mack Reynolds
Fredric Brown ile ortak çalışmalarından da tanıdığımız Mack Reynolds’tan, kısa ve mizahi bir zamanda yolculuk öyküsü.
Geçmişten geleceğe gönderilen zaman gezgininin çok fazla vakti yoktur ve kısa bir süre içinde geri dönmesi gerekmektedir. Karşılaştığı ilk insandan geçmişe götürmek için herhangi bir şey ister. Fakat iletişim kurduğu kişi son derece soğukkanlı ve oldukça kurnaz biridir.
11. Veri Sınıfı – Ben Jeapes
Derlemedeki en farklı ve güzel öykülerden biri şüphesiz öteki yazarlara oranla daha genç bir yazar olan Ben Jeapes’e ait.
Dünya, sanayi sonrası çağda teknoloji bakımından oldukça gelişmiş bir haldedir. Sanal ve normal dünyada sayısız yapay zeka dolaşmaktadır. Henry’e ait olan yapay zeka, sahibi tarafından Karl Marx’ı araştırması için görevlendirilir. Goldie ismine sahip bu yapay zeka, Marx’ın kuramlarını mantıklı bulur ve devrimci bir kişiliğe bürünerek “veri sınıfı”nın oluşmasına ön ayak olur. Polisler ise Henry’nin yardımını alarak kendisine KM-2 adını veren Goldie’nin peşine düşerler.