Avrasya Tüneli yatırımı çok mu, yanlış?

Yap-İşlet-Devret yöntemi ile yapılan Avrasya Tüneli(AT) yatırımı, geçiş ücretlerinin zamlanması nedeniyle ciddi eleştiriye uğradı.Acaba yatırımı sadece bu yönüyle ele almak ne kadar doğru? Bu yatırım her yönü ile mi, kötü? Hiç mi bir fayda sağlamayacak? İleride iyi ki yapmışız, dedirtmeyecek?

YATIRIMCILAR

Bu projeyi yapan yatırımcılar Yapı Merkezi ve SK Engineering & Construction-Kore firmasıdır. Yapı Merkezi, 1965 yılında kurulan dünya ölçeğinde büyük bir Türk firmasıdır. SK Engineering & Construction dünyanın en büyük 250 uluslararası müteahhitlik firmasının dahil edildiği listede 46’ıncı sırada bulunuyor. Görüldüğü gibi bu projeyi yapan müteahhit firmalar çok deneyimli ve doğru firmalar.

YATIRIM TUTARI

1 milyar 245 milyon 121 bin 188 ABD Doları.Bunun 285 milyon 121 bin 188 ABD Doları yatırımcılar tarafından öz kaynakla karşılandı. Kalan 960 milyon doları 18 yıllık vadesi ile Türkiye’de bugüne kadar gerçekleştirilen Yap-İşlet-Devret Altyapı Projeleri arasında en uzun vadeye sahip kredi paketi ile finanse edilmiş durumda. En büyük kreditör Avrupa Yatırım Bankası’dır.Avrupa Yatırım Bankası, Avrupa Birliği’nin finans kurumudur ve AB hedeflerinin gerçekleştirmesine yardımcı olacak yatırımların finanse edilmesi amacıyla kurulmuştur.

TÜNELİN AVANTAJLARI

İstanbul’da doğu-batı aksında özellikle doruk saatlerde yoğun trafik oluşmaktadır. Haliç üzerindeki Galata Köprüsü ve Atatürk Köprüsü ile Boğaziçi Köprüsünün trafik yüklerini azaltarak İstanbul’un daha dengeli bir şehir içi ulaşımı hedefine katkıda bulunmaktadır. Tünelin başlangıç ve bitiş noktaları arasında karayolu ile yolculuk süresi ortalama 42 dakika olup, trafiğin yoğun olduğu saatlerde bu süre 60 dakika ila 100 dakika arasında değişmektedir. 130.000 araç/gün kapasitesiyle hizmet verecek proje ile seyahat süresi 15 dakikaya inmiştir. Trafikteki uzun seyahat süresi sebebiyle yoğun bir şekilde atmosfere salınan egzoz gazları ile CO, PM, Nox ve S02 gibi zararlı gazlar azalmış durumdadır.

İŞLETME HAKKI

Avrasya Tüneli, Yap İşlet Devret modeliyle yapıldı. Bu modelde inşaatı yapan firma, yaptığı inşaata karşılık tüneli kullanan araçlardan 24 yıl 5 ay boyunca geçiş ücreti alacak. Devlet ise firmaya günde 68.500 araç geçişi garantisi veriyor. Eğer bu kadar araç geçmezse aradaki geçiş parası farkı firmaya, hazine garantili olarak devlet tarafından ödenecek.

GEÇİŞ ÜCRETLERİ

Avrasya Tüneli’nden geçiş otomobiller için 4 USD + KDV, minibüsler için ise 6 USD + KDV. Uluslararası ihale ile proje yapıldığından ücretler dövize endeksli olarak belirlenmiş durumda. Sözleşme gereği dolar kuru her yıl 2 Ocak kuru ile belirleniyor. Yeni kurla belirlenen ücretler KDV dahil otomobil için 21,00 TL,minibüs için 31,50 TLolarak belirlendi. Fiyatların yüzde 26,5 zamlanmasına gelen tepkiler nedeniyle KDV oranı yüzde 18’den yüzde 8’e düşürülerek 21 TL’den 19,20 TL’ye inmiş oldu. İnen kısım devletin alacağı vergi payında azalma. Yani devlet fedakârlık yapmış oluyor. Çünkü sözleşmeye göre fiyatlar dolar olarak sabit.

SORUN NEREDE?

Günlük geçiş garantisi verilen 68.500 araç Avrasya Tünelinden geçmezse geçen araç sayısı ile bu rakam arasındaki farkın bedelini Hazine’nin ödeyecek olması nedeniyle vergi mükelleflerine binecek yük, bu projenin en büyük eleştiri konusu yapılan hususu. Günde 68.500 araç geçiş garantisi yılda 25 milyon araç demektir. Bunu 4 dolarla çarparsak 100 milyon dolar bir geliri araç geçsin geçmesin Hazine garanti etmiş durumda.2017’de tünelden geçen araç sayısı 10 milyonda kaldığı belirtiliyor. Bu durumda 15 milyon araç için 60 milyon dolar Hazine yatırımcıya ve işletmeciye para ödemek zorunda. Eğer 25 yıl boyunca araç geçiş sayısı garanti edilen araç sayısından az olursa örneğin ortalama yılda 5 milyon aracın parasını Hazine ödemiş olursa 23 yıl * 5 milyon araç* 4 dolar=460 milyon dolar para yatırımcılara ödenecek.

GELECEK BELİRSİZ!

* Gelecek yıllarda Tünelden geçecek araç sayısı Hazine’nin garanti ettiği sayıyı çok çok aşabilir.
* Olası bir depremde AT oldukça zarar görebilir, ciddi insan kaybı olur ve yenileme yatırımı ek bir yük getirir.
* Türkiye oldukça zenginleşir ve köprü maliyetleri ihmal edilir hale gelir.
* İstanbul’un trafiği daha da içinden çıkılmaz hale gelir ve Avrasya tünelini iyi ki yapmışız, deriz.
* Belki çocuklarımız ve torunlarımız büyük eser diye bizi yad eder.
Artık yapılmış bir yatırımı eleştirmek yerine en verimli hale getirme çabası içinde olmak daha rasyonel olacaktır.