Aydınlıkçılar

Başta Hasan Yalçın, Suphi Karaman, Bora Gözen, Feyza Perinçek ve Halil Alkan olmak üzere Bağımsızlık, Devrim ve Sosyalizm için canını veren bütün Aydınlıkçıların anısına...

Aydınlıkçılar
Şu
şu da,
şurdaki de!
Şurdaki işçilerin hepsi,
şunların yarısı,
şu ateşçinin kendisi, kızı, karısı,
şuşimendiferci, şu vatman,
şu patronunu selamlayan usta başı değil,
ötekisi,
şu bol paçaları dalgalı iki gemicinin
ikisi,
şu iğneden
parmaklarıyla dikiş diken
kadınlar,
şu taşlı yolları çarıklarına dolayan,
dağlardan
dağlara
güneşi kovalayan
köylü ırgat,
şu Marks’ın kafası, Lenin’in gözüyle yazan
adam,
sonra bu şiiri söyleyen şair,
bütün bunların,
şunların,
onların,
hepsi,
hepsinin alnında orak çekiçli tacı,
hepsi Aydınlıkçılardan
hepsi Aydınlıkçı

Nazım Hikmet


Aydınlıkçıların tarihi, aynı zamanda partileşmenin, öncüleşmenin tarihidir. Aydınlıkçılar, yaklaşık yarım yüz yıldır Türkiye’nin siyasal hayatına damgasını vurmuş bir harekettir ve bugün Vatan Partisi’nde örgütlenmişlerdir.

Vatan Partisi kökünü; daha sonra TKP adını alan, Şefik Hüsnü’nün liderliğinde örgütlü mücadeleye başlayan Türkiye İşçi Çiftçi Sosyalist Fırkası’na dayandırmaktadır. Bu fırkanın kurulduğu 22 Eylül 1919’u kuruluş tarihi olarak benimsemiştir. Bu tarih dikkate alındığında Türkiye’nin en eski partisidir.

Parti çizgisindeki Aydınlık dergisi özellikle haberciliği ve siyasal analizleriyle yalnızca basın tarihimize değil fakat siyasal tarihimize de damgasını vurmuş bir yayın organıdır. Aydınlık’ın, ABD’nin Türk devleti içinde örgütlediği “Kontrgerilla”ya ve Susurluk olayıyla ortaya çıkan gerçekleri çok önceden “2. MİT Raporu” ile ortaya çıkarıp kamuoyuna sunması hafızalara kazınan başarılarından bazılarıdır.

Vatan Partililer, 50 yıldır aynı zamanda “Aydınlıkçılar” diye anılmaktadırlar.

Aydınlık’ın kökleri tarihimizin derinliklerindedir. Adını, 1921 yılı Haziran ayında Türkiye sosyalist hareketinin önderlerinden Dr. Şefik Hüsnü Değmer önderliğinde yayına başlayan dergiden almıştır.

1968 yılı Kasım’ında Aydınlık aylık dergi olarak, Doğu Perinçek ve Vahap Erdoğdu önderliğinde yeniden yayımlandı. Derginin Hikmet Kıvılcımlı ve Mihri Belli’nin de aralarında bulunduğu geniş bir yazar kadrosu vardı. Türkiye sosyalist hareketinin teorisinin oluşturulmasında ve Milli Demokratik Devrim stratejisinin belirlenmesinde önemli rol oynadı.

Aydınlık’ı 1968 yılında yeniden yayınlayanlar ve Aydınlık’ın devrimci mirasını sürdürenler, mücadeleye Proleter Devrimci Aydınlık’ta devam ettiler. “Aydınlıkçı” diye anılanlar da onlar oldu.

İşçi Partisi (Vatan Partisi), Tüzüğü’nün birinci maddesinde kendisini, “Türkiye işçi sınıfının, köy ve kent emekçilerinin ve sosyalist aydınların öncü partisi” olarak tanımlıyor. Bilimsel Sosyalizmi eylem kılavuzu olarak benimseyen Vatan Partisi, bugünkü toplumsal aşamaya ilişkin stratejisini, Kemalist Devrim’i tamamlayarak emekçi iktidarı altında sosyalizmi kurmak şeklinde özetlemektedir. Parti, programının birinci maddesinde, halk iktidarının işçi- köylü ittifakına dayanacağını, sosyalizmin kuruluşundan sonra ve bu yoldan sınıfsız toplumun gerçekleştirilmesine önderlik edeceğini belirtmektedir.

Aydınlıkçıların tarihine baktığımız zaman önce teorik bir temel, teorik bir çerçeve oluşturulduğunu, sonra bu temel üzerinde partinin inşa edildiğini ve daha sonra da kitlesel bir kuvvet haline geldiklerini görüyoruz. Aydınlıkçıların tarihini, “teorinin inşası, partinin inşası ve kitleselleşme” olarak özetlemek de mümkündür.

Aydınlıkçılar, 50 yılı geçen bir sürede psikolojik savaşın hedefi durumundadırlar. Doğu Perinçek ve Vatan Partisi hakkında sağdan “sol”a uzanan küçük grup dergilerinden, devletin yasadışı broşür ve kitaplarına, “Derin Sol” türü “inceleme ve araştırmalara”, Fethullahçıların Aksiyon dergisi ve Zaman gazetesinin kapak ve manşet haberlerine kadar sayısız malzeme, psikolojik savaş birimleri tarafından piyasaya sürüldü.

Yarım yüzyıl boyunca Aydınlıkçılar hakkında yazılanlar neredeyse bir kütüphaneyi dolduracak kadar çoktur. Bunlar CIA ve MİT kaynaklıdır.