Aydınlık’ın Mutfağında Türkçeyi Konuştuk

İyi bir dil, bir gazete için çok önemlidir, olmazsa olmazıdır; Aydınlık bunun bilincinde olan bir gazete. Arkadaşlarımız bu konuda ellerinden geleni yapıyorlar, bundan kuşku duymuyorum. Sevgili İlker Yücel’in çağrısı üzerine gazete çalışanlarıyla Türkçenin güncel sorunları ve Aydınlık’ın dili üzerine konuştuk. Düşüncelerimi, eleştirilerimi öğrenmek istediler. Elimde kimi yerleri kırmızı kalemle çizilmiş bir tomar gazeteyle katıldım toplantıya, karşımdaki olgun topluluğa eleştirilerimi çekinmeden söyledim: Özen, özen, özen, dedim öncelikle. Burada da yineleyeceğim, dil konusunda biraz daha, biraz daha özen bekliyoruz gazetemizden.
DOSYAYA SAVCI ATANMAZ
Arkadaşlarımız yazdıklarını birkaç kez okumalılar. İyi bir yazı için birçok söz söylenebilir, birçok söz, kural, öneri vb. Örneğin, önce imla... İyi bir yazı doğru sözcük seçimiyle, doğru sözdizimiyle yazılır... Bu yazımda yanlış sözcük seçimine örnekler vereceğim gazetemizden: “Berkin Elvan’ın hayatını kaybetmesinin ardından soruşturma dosyasına beş savcı atanmıştı.” (08.12.2016, s. 3)
Dosyaya savcı atanması bana doğru gelmedi, atamak yerine “görevlendirilmek” eylemi kullanılmalıydı. “... soruşturma dosyası için beş savcı görevlendirilmişti.” demek, daha doğru olmaz mı?
SAPTANIYOR DİYEMEYİZ
“Numan Kurtulmuş, El Bab’da Türk birliğine düzenlenen saldırıda İHA seçeneğini gündeme getirdi.” (29.12.2016, s. 1) El Bab saldırısı bir sınav sorusu olmadığına göre, buradaki “seçenek” sözcüğü yanlış. Haberi yazan arkadaşımız herhalde “olasılığını” demek istemiş.
“ABD’nin bu hamlesinin ardında Halep’i kurtarma(k) için son ataklarını düzenleyen Suriye ordusunun dikkatini dağıtma amacı olduğu.” (14.12.2016, s.14) Bu cümlede “saptanıyor” gibi çok somut bir eylem yerine “gözleniyor / görülüyor / düşünülüyor” demek bizce daha doğru olurdu.
BAĞLAÇLARA DAHA ÖZEN
Bağlaçlar üzerine bu köşede ayrı bir yazı yazdım, bu konuda da gazetemizde kimi özensizlikler göze çarpıyor: “Yanarak ölen 10 kız öğrenciden 7’si aynı köyden, 3’ü de Ardıç’ın yeğenleri ama diğerleri de ya komşusu ya uzaktan akrabası.” (02.12.2016) Bu cümlede “de” bağlaçlarından biri, ayrıca “ama” bağlacı gereksiz. Bence şöyle yazılmalı: “Yanarak ölen 10 kız öğrenciden 7’si aynı köyden; 3’ü Ardıç’ın yeğenleri, diğerleri de ya komşusu ya uzaktan akrabası.”
Bu örnekleri gazetemizden rastgele seçtim, kimi arkadaşlarım kendi haberlerinden söz etmediğim için doğru yazdıklarını düşünmesinler, rastgele seçtiğim örneklerle yetindim. Elimdeki diğer notları fırsat buldukça yazmayı sürdüreceğim. Aydınlık, Türkçenin de aydınlık yüzü olmalı.
FARKLI BİR ELEŞTİRMEN
Cengiz Gündoğdu yıllardan beri İnsancıl dergisini çıkarıyor. Gündoğdu farklı bir eleştirmen. Edebiyattaki emperyalist dönüştürmeyi ilk görenlerden... Edebiyatta “star sistemi” kavramını da ilkin o kullandı. Yeni kitabı “Gerçekçiliğin Estetiği”nde, önceki kitapları gibi ilginç, çarpıcı görüşleri, değerlendirmeleri var. O, karşıgerçekçi yapıtların insanı manevi bakımdan geliştirmediğini ileri sürüyor. Keşke gazetemiz, Gündoğdu ile bir röportaj yapsa, bu farklı sesin sanata, edebiyata değgin görüşlerini öğrensek...