Bir Özlemi Dindirebilecek Kadar Şair

Hayatın da bir makyajı vardır aldatmak ister insanı

Bazıları hamaldır orada bazıları anne

İkisi de ağırlık taşır birinin adı yük diğerinin adı dert sadece

Bundandır hamalların sırtları annelerin suratları sert

Kusurlu yenilgiler değil kusursuz yanılgılar yoruyor adamı bence

Kızmayın onlara, başkasının yaralı bir avuçla

Tutmaya çalıştığı yenilgileri sağlam bir kalple

Kaldıramayan birçok insan varken, biz ne hakla?

Kaldırabiliriz ki göğsümüzden bir yumruk yukarıya

Burada, eziyor insanı susmak yüklü bir teker

Konuşmak dudaklarımıza düşen hata payı

Bekliyor orada zincirlenmiş sözcükler

Adını duyuracağı o büyük patlamayı

Gözlerimiz yıllarca bir zincir aradı kendine

Bulamadı hiçbir yerde bir türlü kaybolan yıllarını

Neden yok olduğumuz şeyler var olduklarımızdan çok?

Neden hayata bulaşan her bir nesnenin ardında binbir anı gizli?

Anlamlı olan tüm sorular gibi bu sorunun cevabı da yok

Yine de merak ediyor insan

Mesela bizim için hiçbir anlamını yokken neden

Kızın yasını tutan çocukluk, elinde kel bir bebek
Sessiz bir çığlık gibi yarar geceyi

Neden sadece annelerin kullandığı enstrümandır hıçkırık?

Ünlemlerin yetersiz kaldığı bir yerde icat edilmiş olmalı soru işareti
Hep aynı yalanı tekrar ederken herkesler herkese

Durup dururken taşlanmayı bekler oyuncakçı vitrinleri

Bense şiir yazmak isterim sıkılgan kızların baba özlemi üzerine

Bir özlemi dindirebilecek kadar şair olabilseydim keşke