Bir tarih dersi - Bir lider (TAMAMI)

NABIZ

BİR TARİH DERSİ-BİR LİDER

Geçen hafta Pazar günü Ulusal Kanal'da yayınlanan “Politikanın Nabzı” programına konuk olarak gelen CHP Bursa milletvekili eski büyükelçi Onur Öymen zamanlaması iyi seçilmiş bir kitabını getirdi.
Yarın yapılacak seçimlerde CHP listelerinde, CHP'nin en değerli üyelerinden ve Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen’in adı yok.
Neden yok?
Seçimden sonra CHP, bu konuyu kuşkusuz tartışmak zorunda kalacak.
Biz gelelim bir tarih dersi niteliğindeki o kitaba:
Kitabın adı: "Demokrasiden Diktatörlüğe” Ve Onur Öymen kitabının kapağında yer alan bir soruyu da yanıtlıyor: “İktidar uğruna Demokrasi feda edilebilir mi?”
Kitap üniversitelerde siyasi tarih kürsülerinin birinci kitabı olacak nitelikle son derece başarılı ve dikkatli bir çalışmanın ürünü.
Demokrasinin tarihi gelişimi eski Yunan Roma’ya, İngiliz demokrasisinden, Fransız İhtilali ve krallık rejiminin devrilmesiyle başlayan demokratik Anayasalar, halkçı devrimler dönemine, haklar beyannamelerinden ABD’nin demokratik yapısına, Başkanlık sistemine, sonra da Öymen’in koyduğu başlıkla “Kongreler İktidarı” denilen ve Cumhuriyeti kuran iradenin amaçladığı demokrasiye giriş yapan Atatürk Cumhuriyeti dönemine dek uzun bir siyasi tarih dersi, ayni zamanda da bir “Demokratik Kültür belgeseli”

Onur Öymen SBF çıkışlı bir diplomat dünyanın en büyük ülkelerinde Büyükelçi olarak Türkiye’yi temsilden öte de NATO’da görev yaptıktan sonra Dışişleri Bakanlığı Müsteşarlığından sonra Mustafa Kemal'in partisi CHP ‘de siyasete başlamış. Öymen ailesini çok eskilerden tanırım. Altan ve Örsan Öymen arkadaşlarımdır. Örsan'ı çok genç yaşta yitirdik. Altan CHP de bir süre Bakan oldu. Sonra bir süre de CHP Genel Başkanı. Babaları – Onur Öymen’in amcası- Hıfzırrahman Raşit Öymen sağlam Atatürkçü ve sık, sık sohbet ettiğim saygın bir dosttu.

Bunları şu nedenle ekliyorum: Önümdeki kitabı yazmak için mutlaka geçmişi temiz, lekesiz ve objektif bir ulusal görüşe sahip olmak gerekiyor.
Anayasa değiştirmenin moda olduğu, isteyenin Anayasa tasarıları üzerinde halkın gerçek iradesini bir yana koyarak,”kendisini iktidarda tutacak bir Anayasa yapmak hevesi içinde bulunduğu şu günlerde” Öymenin kitabı; demokrasiyi feda ederek, iktidarda kalınamayacağına en güncel ve taze örnek sayılabilir. Mustafa Kemal Ulusal Kurtuluş savaşına başlamazdan önce neden Anadolu’ya geçti. Boyunlarında Dürrizade’nin fetvasıyla idam fermanı bulunan bir avuç insanın nasıl halka özdeşleşerek, kongrelerden bir halk iktidarı çıkarmak ve o iktidarla ilk Millet Meclisini gene halkla birlikte oluşturmak istemesinin amacı artık daha iyi anlaşılıyor.

NEDEN KONGRELER?

Gazinin Erzurum’da başlayan Sivas’ta devam eden ve sonunda Heyet-i temsiliye’de karar kılan Meclis, halkın iradesinden çıkmalıydı da onun için.
Öymen şöyle diyor:
“Sevr Antlaşması’nın imzalanmasından ve İstanbul’un işgalinden sonra, padişah ve İstanbul’daki hükümet yabancı ülkelere karşı büsbütün güçsüz bir durumda kalarak teslimiyetçi bir politika izledi. İşte böyle bir ortamda, daha Atatürk Samsuna ayak basmadan önceki aylarda, Anadolu ve Trakya’daki Türk halkının kaderini kendi eline alma kararını ortaya koyan kongreler toplanmaya başladı. Halkın yerel temsilcilerinden oluşan kongrelerde yalnız yerel sorunlar değil, ülkenin genel durumu da görüşülüyordu ve kurtuluş çareleri aranıyordu.Mustafa Kemalin yarattığı kurtuluş hareketi ve bağımsızlık ruhu kongrelerin etkisini arttırdı ve aralarındaki bağları güçlendirdi.Sonunda Erzurum ve özellikle Sivas kongreleri artık ülke çapında bir örgütlenmenin herkesçe kabul edildiğini gösteriyordu. 30 Ekim 1918 ile Ankara’da TBMM’nin açıldığı tarih olan 23Nisan 1920 arasında kalan 17 aylık döneme, Kongreler Dönemi deniliyor. İlk kongre 5 Kasım 1918 de toplanan Kars İslam Şurasıdır.23 Temmuz 1919 kongresine kadar çeşitli illerde sekiz kongre toplandı. 4 Eylül 1919 da Sivas’ta toplanan ülke çapındaki kongreye kadar toplanan kongrelerin toplam sayısı 13 tür.( Onur Öymen- Demokrasiden Diktatörlüğe-s-331- Remzi Kitapevi)
Öymen anlatıyor ki: 1920 de Ankara’da toplanan ilk Meclis işte bu gerçek halk iradesinin ürünüdür. Ve o irade kurucu Meclis görevini de üstlenerek 1921 Anayasasını yapmıştır. İlginç bölümleri olan bir ibret ve tarih dersi olmalıdır.
Şimdi; bir liderlik Sınavı belgesi:
Türkiye’ye hiç gelmemiş olan Amerikalı bir Prof .Arnold Ludwig 20. Yüzyılda dünyayı yönetmiş liderleri bir sıralamaya tabi tutmuş ve Abdülhamit’ten başlayarak, Gandhi’ye, Lenin’e, Hitlere daha pek çok lidere notlar vermiş.
Bunların arasında sınıfta kalanlar da bir ya da iki not alanlar da var. Prof.Arnold Ludwig en çok 32 oyla birinci seçtiği lider, işte Öymen’in anlattığı o kongreleri toplayan ve bir Ümmetten ulus yaratan, devlet kuran Mustafa Kemal Atatürk.
Peki; biz onun kıymetini bilebildik mi? Sanmam. Şu son Anayasa değişikliği sırasında partisinin sözlerine bakın ve iktidar olmak için demokrasi nasıl feda edilir öğrenmeye çalışın.

kurtulaltug@aydinlikgazete.com