“Biz Apo’ya söz vermişiz!”
NSize güzel bir haberim var. Hani yıllardır futbolu ülkeye, tabana yaymanın gereğinden bahsederdik ya, sonunda yaydık! Türkiye Kupası gruplarında Fenerbahçe’lerin, Beşiktaş’ların yanında bir de Amatör Lig takımımız mücadele edecek. Üstelik taa Şırnak’tan, Cizrespor...
H Grubu’nda, Gençlerbirliği, Konyaspor ve Giresunspor’la son 16 takım arasına kalabilme uğraşı verecekler. Bu “imkansızı” nasıl başardıklarına gelince... Son oynadıkları eleme turunda, 2.Lig’de şampiyonluğu hedefleyen Göztepe’yle karşılaştılar. 28 Ekim’de Cizre’de oynanan maçı, 90+2 ve 90+4. dakikalarda attıkları gollerle 2-0 kazanarak gruplara kaldılar.
Aslına bakılırsa, bu futbol mucizelerinden(!) biriydi. Çünkü, Cizresporlu taraftar liderinin ifadesiyle, “Maçı, 8-0 kaybederiz” diye düşünüyorlardı. O gün Cizre’de olup biteni, Özlem Haktanırlar’ın Aydınlık’taki haberinden aktarayım:
MOLOTOF EŞLİĞİNDE MAÇA...
Göztepe Yalı Derneği Başkanı Behçet Şenözhür, Cizre’de yaşananları Aydınlık’a anlattı. Maça 2 gün kala stadın belli olduğunu söyleyen Şenözhür, “Şırnak’a gitmek üzere uçak ayarlandı. Uçakta yüzü aşkın da taraftar olacaktı ancak Şırnak Valisi son gün aradı ve gelen taraftarları havaalanından dışarı çıkaramayacaklarını, aksi halde güvenliği sağlayamayacaklarını söyledi. Bunun üzerine 20 kadar taraftar farklı ulaşım yollarıyla Cizre’ye ulaştı. Cizre’de Göztepe kulüp yöneticileri, futbolcuları ve taraftarlar 4 adet zırhlı minibüse bindirilerek maçın yapılacağı yere götürüldü. Kafileye 8 kadar zırhlı araç da eşlik etti. Kafile daha yola çıkar çıkmaz araçlara havai fişek, molotof ve taş atılmaya başlandı.
Saldırılar sahaya gidildiğinde de sona ermedi. Maça girişte bilet satılmaması da bin kişi kapasiteli sahada 10 bin kişinin maç izlemesine neden oldu. Tribüne sığmayan insanlar stadın çatısına çıktı. İstiklal Marşı okunduğu sıradaysa vali ve kaymakam dahil 10 bin kişiden sadece Göztepe yöneticileri ayağa kalktı. Bu esnada kimliği belirsiz bir kişi yöneticilere sigara izmariti fırlatarak ‘Burası Kürdistan, oturun aşağı!’ diye bağırdı. Çocukların taşıdığı ‘Biz Apo’ya söz vermişiz, kupayı alamasak da Kobane’yi alacağız’ pankartı dikkatleri çekti. Oysa ki bundan bir süre önce Göztepe’nin ‘Göztepe Yalısı Cumhuriyet yanlısı’ pankartı siyasi içerik taşıdığı gerekçesiyle stada alınmamıştı.
5 BİN KİŞİ SAHADA
Maçın 63. dakikada durudurulmasına kadar sahaya patlayıcı maddeler atıldı. Tribünlerin attığı gaz bombalarından birinin yine tribüne düşmesiyle olaylar çıktı. 63. dakikada hakem 12-13 dakika kadar maçı durdurdu. Bunun üzerine gözlemcinin ‘Bunlar normal şeyler maçı devam ettirin. Asıl maç devam etmezse sorun çıkar’ demesi üzerine maç devam etti. Maçı kazandıkları anda sahaya 5 bin kişi indi ve kimse müdahale etmedi. Bu şartlarda korkusuz bir Göztepeli futbolcu gol atsaydı ne olacaktı?”
Haberde, Cizrespor cephesinden de olayları teyit eden görüşler var. Sokak ağzıyla, bunlar işin “hatice”si... “Netice”yi ise, bu şartlarda oynanan bir maçı, utanmadan tescil eden Futbol Federasyonu belirledi ve Cizrespor gruplara kaldı!
FUTBOL NEYİN OYUNU?
Federasyonun, siyasi iktidarın yedeğinde olduğu, hatta “futbol komiseri” Birader Mustafa’nın postu federasyona serdiği sır değil. Artık, koca koca adamların kişiliği-iradeyi kiraya vermesi ayıptan da sayılmıyor nasılsa. İyi de futbolun şekil şartlarını koruyun bari, kendiniz maymun olsanız da, futbolu maymun etmeyin...
Aralık başında Gençlerbirliği gidiyor Cizre’ye. 1.ooo kişilik stadı bir taburla korumaya alırsınız artık. Herşey kitabına uygun, ortalık sütliman olur, aksi bir talimat gelmezse YDGH’ye falan... Gençlerbirliği, Göztepe değil tabii, hem şartlar da değişti.
Duymayan kalmadı Simon Kuper’in sayesinde: Futbol asla sadece futbol değil! Ne peki? Ayakla oynanan oyun mu? Ayağa düşmüş oyun mu? Ya da tamamen ayakoyunu mu?
AMEDSPOR... OSMANLISPOR... IŞİDMANYURDU...
Diyarbakır Belediyespor, adını Amedspor olarak değiştirdiğini duyurmuştu. Bilmeyenler olabilir; Amed, Diyarbakır’ın Kürtçe adı. Gerçi Futbol Federasyonu tarafından yapılmış böyle bir resmi güncelleme yok henüz. Keza, kulübün web sitesinde de, eski ve yeni isimler harmanlanmış durumda. Kısa süre önce Gökçekgillerin Ankaraspor’u da, bir fermanla kendisini Osmanlıspor olarak ilan etmişti. Herkes, meşrebince mesajlar peşinde görüldüğü üzre... Hukuki bir sakınca olmadığından, yadırganacak bir durum da görmüyor yetkililer. Yakında birileri çıkıp, işi bir adım daha ileriye taşırsa ne olacak sorusu, yumurta kapıya dayanmadığı için gündemde değil. Mesela, Işid adıyla tescillenmek isterlerse?..
FUTBOLCUYA DAYAK...
Abartı peşinde değilim. Işid yandaşlarının ve ırkçı fanatiklerin futbolla yakından ilgilendikleri ortaya çıktı. Gençlerbirliği’nin Almanya orijinli futbolcusu Deniz Naki, Facebook’ta paylaştığı muhalif fikirlerinin sonucu olarak önce hakaret ve tehditlere maruz kaldı, 2 Kasım günü de kulüp çıkışında darp edildi.
Etrafını saran 3 kişinin, Kürt-Alevi kimliğine, Dersim dövmesine, Kobani’ye küfürleriyle başlayan saldırısı, dayakla devam etti. Naki ellerinden kurtulup kaçarken, Işid üzerinden edilen küfürler devam ediyordu. Sonuçta, alcaklarından vazgeçip, sözleşmesini fesheden futbolcu Almanya’ya döndü.
Merakım o ki; içlerindeki futbol sevgisiyle Başkent’in göbeğinde bunu yapabilen, üstelik malum şahsın platonik aşkı olan “Işid unsurları”, kendilerini bir kulüple ifade etmek isterlerse, ileri demokrasimiz onlara kıyıp da, tüm nezaketiyle “lütfen amaaa” der mi?