BRICS neleri hedeflemeli?

Öncelikle şunu belirtmeliyim; BRICS’e katılmaya niyetlenen ülkeler üzerinde çok büyük baskı var. Bunu nereden anlıyoruz? 2023 yılında Güney Afrika’nın başkenti Johannesburg’da yapılan 15. BRICS zirvesi öncesinde 40’tan fazla ülkenin tam üyelik için BRICS’e başvurusu olduğu medyaya yansımıştı. Yapılan zirve sonrası resmi açıklamada; 6 ülkenin başvurusunun kabul edildiği ve 1 Ocak 2024 tarihinden itibaren BRICS üyeliklerinin başladığı söylendi. Yeni üye olarak kabul edilen ülkeler Etiyopya, Arjantin, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır ve İran idi. Ancak önce Arjantin bu birliğe girmeyeceğini açıkladı.

Daha sonra sessizce Suudi Arabistan örgüte katılmadı.

3 ay önce hararetli bir şekilde örgüte tam üye olmak isteyen ülkelere ne olmuştu da kabul edildikleri halde üye olmadılar (olamadılar).

Bu olgu şu anlama geliyor. BRICS’in öyle tarafsız, sessiz duruşu, ilkelerinin kapsayıcı olması, halen cari olan ve işleyen (Atlantik) sistem sahiplerini çok derinden etkiliyor ve rahatsız ediyor.

Bu rahatsızlık öyle boyutlardaki kendi özgür iradesi ile başvuran bağımsız ülkelerin, başvuruları kabul edildiği halde, çok kısa süre sonra üyelikten vazgeçebiliyorlar.

Bu yıl Rusya’nın Kazan şehrinde toplanacak 16. BRICS zirvesine halen 59 ülkenin tam üyelik için başvurduğu medyada dillendiriliyor (Vinod Dsouza-Watcher.Guru-11 Haziran 2024). Sonuçta BRICS’e olan ilgi tüm hızıyla devam ediyor.

BRICS NEYE ÖNCELİK VERMELİ?

BRICS ülkeleri öncelikle SWIFT’e alternatif bir ödeme sistemi geliştirmeye çalışmaktadır. Bu ödeme sistemi özellikle ABD’nin kontrolü dışında olacaktır. Doğal olarak milli paralar, bu ödeme sisteminin temelini teşkil edecektir.

Bu ödeme sisteminin kolay olmayacağını düşünüyorum. Nedeni bugün geçerli olan rezerv para (Dolar, Yen, EURO, Sterlin, İsviçre Frangı, Yuan) birimlerinin birçok başka ülke tarafından kullanıldığı, dolayısı ile aralarında ticaret yapan ülkeler bu para birimlerini kendi hesaplarına alarak başka ülke ile yaptıkları ticarette rahatlıkla kullanabileceklerini bilmektedirler. Dünyadaki tüm milli paralar için bu geçerlilik söz konusu değildir. Kolay kolay da olamaz.

Bu konuyu daha fazla işlemek istemiyorum ancak milli paraların bugün bulundukları şekliyle dünya ticaretinde kullanılması çok gerçekçi değildir. Dolayısı ile yeni ve alternatif ödeme sistemi, milli paralarla birlikte başka bazı ilişkilerin de geliştirilmesi gerekliliğini ortaya çıkarmaktadır.

ULUSLARARASI ÖLÇÜ BİRİMİ

Benim önerim, BRICS ülkelerinin öncelikli olarak malların ve paraların aralarındaki ilişkiyi kuracak değer ölçüsü birimini belirlemesidir.

Bugün Amerikan dolarının en önemli gücü “ölçü birimi” olmasından kaynaklanmaktadır.
Bunu şöyle anlayabiliriz: Uluslararası ticarette konuşurken neredeyse her türlü malın fiyatını dolar cinsinden telaffuz ederiz. Ticaret yapacak iki taraf dolar cinsinden fiyatta anlaştıktan sonra başka para birimleri ile bu ticareti gerçekleştirilebilir. Ya da bizim Avrupa’ya yapacağımız ticaretteki geçerli para birimi olan avro ile ticaret bile neredeyse ihracata konu malların temini dolar cinsinden yapıldığı için doların avro ile karşılıklı değeri çok büyük anlam taşımaktadır.

BRICS para birimi ve ödeme sisteminden önce uluslararası alanda geçerli ve dolar yerine kullanılabilecek bir ölçü birimi üzerinde çalışmalıdır.