Bu bilgiler doğru mu?
Millet İttifakı’nda HDP ısındırması sürüyor.
CHP çoktan ısındı.
HDP ile can ciğer kuzu sarması.
Akşener, “PKK ile HDP aynı.
HDP, PKK’nın uzantısıdır” diyordu.
Son günlerde bu tavır değişti.
“HDP meşru bir partidir” noktasına geldi.
İyi Partili yöneticiler birdenbire HDP savunucusu oldu.
“HDP’li Meclis Başkanvekili Meclis oturumlarını yönetiyor” söylemi öne çıktı.
Babacan ve Davutoğlu’nun açıklamaları da benzer.
NASIL OLDU?
Peki bu nasıl oldu?
1 Ekim’de Meclis açıldı.
Kulislerde bu soruya yanıt aradım.
İyi Partililerle, HDP’lilerle, CHP’lilerle, Ak Partililerle görüştüm.
İzlenimim şu:
“Bir merkez harekete geçmiş,
Başta İyi Parti olmak üzere,
Millet İttifakı üyelerine ayar vermiş.
HDP konusunda sorun istememiş.”
HDP’YE GELİNCE
HDP durumdan memnun.
Ama daha fazlasını istiyor.
Millet İttifakı’nın zaaflarını biliyor.
Dayısı ABD’yi arkasına alınca, çıtayı yükseltti.
“ABD de destekliyor.
Ne koparırsam kârdır” anlayışında.
Ahmet Türk;
“Kürtler bir halktır, dilleri vardır.
Kendi bölgelerini kendilerinin yöneteceği anlaşılırsa sorun çözülür” dedi.
Açıkça bölünmeyi savundu.
Ama “Millet İttifakı”ndan hiç ses çıkmadı.
CHP’NİN ERBİL ZİYARETİ
Ankara kulislerinde,
Oğuz Kaan Salıcı başkanlığındaki CHP heyetinin Erbil ziyareti konuşuluyor.
Ziyaret CHP içinde de tartışılıyor.
“Bu ziyaret kimin talimatı?
Ne için yapıldı?
Ana muhalefet partisi,
Irak’a ziyaret yapacaksa önce Bağdat’a gider.
Sonra Erbil’e geçer.
Davutoğlu gibi yapıldı, neden?” sorularına yanıt aranıyor.
Peki Erbil’de ne olmuş?
Barzani yönetimi ile konuşulmuş.
Goran Hareketi ile bir araya gelinmiş.
Türkmenlerle de buluşulmuş.
Ama Türkmenler soğuk davranmış.
BARZANİ İLE GÖRÜŞME
Barzani ile yapılan görüşme tartışılıyor.
Daha önce partide üst görevlerde bulunmuş,
CHP’li bir dostumla konuştum.
Önce söylemek istemedi.
Israr edince kısaca anlattı:
“CHP heyeti Barzani yönetimiyle buluşmuş.
Genel konuşmalardan sonra asıl konuya gelinmiş.
‘PKK ile çatışmayı bitirin. Bağımsızlık referandumunuzu tanıyalım’ mesajı verilmiş.”
Duyduklarıma inanamadım.
“Yok canım, bu kadar olmaz” dedim.
CHP’li dostum ısrar etti.
Heyetteki bir isimden bizzat dinlediğini söyledi.
Araştırdım, partide yaygın bir şekilde konuşuluyor.
Eski yöneticiler de haberdar.
Yenilir yutulur bir şey değil.
CHP konuya açıklık getirmeli.
Bu bilgiler doğru mu?
EKONOMİ BABACAN DIŞ POLİTİKA DAVUTOĞLU
CHP iyice tuhaflaştı.
Yöneticilere “İktidarda geldiğinizde ekonomide ne yapacaksınız?” diye soruluyor.
“Babacan’a güvenmiyor musunuz” yanıtını veriyorlar.
Dış politikadan söz ediyorsunuz,
Davutoğlu’nu işaret ediyorlar.
Güvenlik diyorsunuz, Akşener’i öne çıkarıyorlar.
Öyle görünüyor ki;
Millet İttifakı iktidara gelirse,
Ekonomi Babacan’a,
Dış politika Davutoğlu’na,
Güvenlik Akşener’e emanet edilecek.
Bu arada HDP’ye 2 bakanlık vaadi var.
Geriye ne kalıyor ki?
'CHP GÜVENLİK SORUNU'
Devleti yakından tanıyan,
Türkiye’de önemli görevlerde bulunmuş 40 yıllık bir CHP’liyle CHP’nin durumunu konuştum.
Değerlendirmesi şöyle:
“CHP yönetimi yolunu şaşırmış.
Parti hiçbir dönemde böyle olmadı.
Erbil’de olanları ben de duydum.
‘Mavi Vatan’ açıklaması vahim.
Amerika konusu utanç verici.
CHP şimdiden Türkiye’nin güvenlik sorunu.
Buna çözüm bulunmalı.
Ama partide gerçek CHP’liler,
FETÖ operasyonu sonrası yönetimden tasfiye edildi.
Parti politikalarına kimin yön verdiği tartışmalı.
CHP artık eski CHP değil.
Eskiden de hatalar vardı.
Ama esas olarak Atatürk çizgisindeydi.
Şimdi çizgi mizgi kalmadı.”
Söyledikleri böyle.
Virgülüne bile dokunmadım!