Bu kriz Barzani'yi tahtından eder

Irak ordusu, geçen hafta Pazartesi ve Salı günleri gerçekleştirdiği operasyonlarla, Irak'ın zengin petrol kenti Kerkük'ün yanı sıra geçmişte IKBY'nin denetiminde olan ihtilaflı Ninova ve Diyala bölgelerini de Kürt gruplardan geri aldı.

Irak ordusunun, yalnızca 48 saat süren başarılı operasyonları sonrası IKBY, 2014 yılı öncesi sınırları olan Erbil, Süleymaniye ve Duhok'a geri çekildi. Irak'ın kuzeyinde şaşkınlıkla karşılanan bu çekilme, güçlü bir siyasi de krizi beraberinde getirdi. Tarafların birbirlerine yönelttikleri sert suçlamalar ve istifa çağrıları, IKBY'nin aslında ne denli çürük bir zemin üzerine inşa edildiğini gözler önüne serdi.

'BARZANİ TASFİYE EDİLECEK...'

Yeni Şafak'a açıklamalarda bulunan Kerküklü akademisyen Prof. Dr. Suphi Saatçi, Kuzey Irak’ta iki meclisli bir yönetim aygıtı tesis edilmesi çalışmaları kapsamında Süleymaniye’de yeni hükümet kurma çalışmalarının başladığını belirtti. Barzani’nin tasfiye sürecinin fiilen başladığını belirten Saatçi, yeni dönemde başkentin Süleymaniye olacağını iddia etti.

Prof. Saatçi, Irak, İran, Suriye ve Türkiye’yi de içerisine alan işgal haritaları eşliğinde 'Kürt sokağında suni heyecan yaratan' Barzani’nin, 25 Eylül günü intihar ettiğini ve önümüzdeki birkaç yıl içerisinde tasfiye edileceğini belirtti.

Saatçi, “Barzani son 3 ayda sergilediği tavırla Kürtleri tüm dünyaya rezil etti. IKBY’nin yeni başkenti Süleymaniye olacaktır” diye konuştu.

KYB: ‘KERKÜK OLAYINDAN BARZANİ SORUMLUDUR’

3 Ekim'de yaşamını yitiren Iraklı Kürt lider Celal Talabani’nin yeğeni de olan Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) liderlerinden Aras Şeyh Cengi, 18 Ekim’de Kurd Press’e verdiği mülakatta, Kerkük’ün kaybedilmesinden IKBY Başkanı Mesud Barzani ile Kürdistan Demokrat Partisi'nin (KDP) önde gelen isimlerinden Kosret Resul’ün sorumlu olduğunu söyledi.

Yakın Doğu Haber'den (YDH) aktarılan bilgilere göre, Irak'ın kuzeyindeki tüm tarafların, Irak ordusunun Kerkük'e ilerleyişinden haberdar olduğunu ancak ciddiye almadıklarını belirten Cengi, "Mesud Barzani ve Kosret Resul gibi kişiler, Irak merkezi hükümetinin bunu yapabilecek gücü olmadığına, bu adımları baskı yapmak amacıyla attığına inanıyordu. Bu, benim düşüncemin tam tersiydi. Onlar, Irak hükümeti Kürtlerle savaşacak güce sahip değil diyorlardı ve bu bakış açısıyla bu faciayı Kürt halkının başına getirdiler" dedi.

"Kerkük’te yaşanan son olaylarda petrol gelirinin rolü nedir?" sorusu üzerine Cengi, Irak federal hükümetinin verilerine göre, Kerkük'te yıllık yaklaşık 8 milyar dolar petrol geliri elde ediliğini vurgulayarak, bunun yaklaşık 1 milyar dolarının doğrudan Barzani'nin cebine gittiğini belirtti.

PAVEL TALABANİ: BAĞDAT’IN BİZE UZATTIĞI ELİ REDDETTİK

Eski Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin oğlu ve KYB liderlerinden Pavel Talabani, France-24 İngilizce servisine yaptığı açıklamada, Barzani yanlılarının KYB’ye yönelik ihanet suçlamalarını reddetti.

Irak güçleri, Kerkük’e doğru yola çıktığında, Irak Başbakanı tarafından kendilerine uzatılan onurlu barış teklifini reddettiklerini belirten Talabani, "Benim desteklediğim tek anlaşma buydu... 50 KYB liderinden 38’inin imza attığı ve o öneriyi desteklediğini gösteren belgeler ortada. Bu onurlu tavizle hiç kimse kaybeden taraf olmuyordu... Ama maalesef Kürt liderleri yine doğru karar veremedi" dedi.

GORAN: 'BARZANİ İSTİFA ETMELİ'

Öte yandan, IKBY'de muhalefetin başını çeken Goran (Değişim) Hareketi, IKBY Başkanı Mesud Barzani ve Yardımcısı Kosret Resul’un istifalarını istedi.

Goran Hareketi Sözcüsü Şoreş Haci, Süleymaniye'deki parti merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Mesut Barzani ve Başkan Yardımcısı Kosret Resul'un meşruiyetlerinin kalmadığını savundu.

Haci konuşmasında, "Görevlerinden istifa etmeleri gerekiyor. Aynı zamanda mevcut hükümet kabinesi de lağvedilmeli. Ulusal Kurtuluş Hükümeti kurulmalı ve başkanlık yasası da lağvedilmeli ve yeninden elden geçirmelidir" dedi.

BARZANİLER DE BİRBİRİNE DÜŞTÜ

Mesud Barzani’nin oğlu Mesrur Barzani’ye ait Kürdistan-24 kanalı, Mesud Barzani’nin yeğeni Neçirvan Barzani’ye ait yayın organlarının Kerkük ve diğer tartışmalı bölgelerde yaşanan son gelişmeleri yansıtma şeklini eleştirdi.

Tasnim haber ajansından aktarılan bilgilere göre, Kürdistan-24’ten yapılan açıklamada, Rudaw kanalının, Irak güçlerinin Kerkük’ü terk ettiği yönündeki yayınlarına değinilerek, "Tartışmalı bölgelerin çoğu hala Irak güvenlik güçlerinin kontrolü altında bulunuyor ve herhangi bir geri çekilme söz konusu değil" ifadelerine yer verildi.

Neçirvan Barzani’ye ait Rudaw kanalının, Irak ordusunun Kerkük’ü terk ettiği yönündeki yayını üzerine Iraklı Kürtler başta Erbil olmak üzere çeşitli kentlerde sevinç gösterileri düzenlemişti.

Kürdistan-24 kanalı, başta Rudaw olmak üzere Neçirvan Barzani’ye bağlı yayın organlarını, “Şu anki hassas şartlarda görevimiz profesyonel bir hizmet sunmak; duygusallık ve tarafgirlikten uzak doğru haberler vermektir” diye uyardı.

***

İlgili haberler:

BARZANİ TUTUKLANACAK MI?