CHP kadar taş (2) -(TAMAMI)

CHP hakkında bir yazı dizisi yazmaya hiç mi hiç niyetim yoktu. Ama Hennes Swoboda adlı bir “kalas”ın CHP Genel Başkanı’na yaptığı densiz saldırı ve saldırının Türkiye’deki budalaca yankı ve yansımaları geçmişe dönmeme vesile oldu. Bugün ve önümüzdeki iki gün, birkaç yıl önce Hürriyet gazetesinde bu konuda yayınladığım yazıları aktarıp bunlara yeni yorumlar ekleyeceğim.

***

Avrupa Parlamentosu’nun Sosyalist Grubu’nda CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun Başbakan Erdoğan ile Esad’ı kıyaslamasına, Sosyalist Grup Başkanı Hennes Swoboda tam anlamıyla “hıyarca” bir tepki gösterdi ve şöyle dedi:

“Sivilleri katleden bir diktatörün Erdoğan ile kıyaslanması bizim savunduğumuz ilkelere ters. Erdoğan’ı eleştirebilirsiniz ama o halkın oyuyla iktidara gelmiş biri. Erdoğan’ın politikasını kabul etmeyebilir, eleştirirsiniz ama diktatör ile halkın oyuyla gelen arasında büyük fark olduğunu bilmeniz gerekiyor. Ayrıca AP Sosyalist Grubu’nun Esad ile ilgili politikası belli. Bizim için Esad eli kanlı bir diktatördür ve halkın oyuyla iktidara gelmiş biri değil.”

***

Tekrarlıyorum, tam anlamıyla “Hıyarca” bir konuşma. Bizdeki hıyar kafalılar bu hıyarlığın üzerine ellerinde tuzluklarla koştular. (“Hıyarca” için özür dilemiyorum. Durumu bu sözcükten daha iyi hiçbir sözcük anlatamaz.)

“Hıyarca” çünkü adı Sosyalist Enternasyonal olan bir oluşumda kardeş partiler yer alır. Esad da kendi ölçüsünde bir demokrasiyi yansıtan bir seçimle iktidara gelmiştir. Ülkesi, uluslar arası bir haydutlar çetesinin saldırısı altındadır. Meşru savunma halindedir. Bu nedenle ülkesini ve rejimini savunduğu için kimsenin kınama hakkı olamaz. Ayrıca CIA bugün bir genel seçim yapılsa oyların yüzde 75’ini alacağını söylüyor ki Erdoğan’ın aldığı oyun çok üzerindedir.

Swoboda, Erdoğan’a bir yandaşça arka çıkacağına (ki bu şaibeli bir durumdur), ilkin kardeş parti CHP’nin lideriyle konuşmak ve tartışmak zorundadır.

Ayrıca, Sosyalst Grup’un Esat karşıtı politikası da bağımsız bir devlete karşı saldırı anlamına gelir. Aslına bakarsanız CHP, Suriye politikası ile Sosyalist Enternasyonal’in onurunu korumaktadır.

Şimdi eski yazılardan birini okuyalım:

CHP’YE KARŞI SADİK SALDIRI (Hürriyet, 12.07.2008)

[“Başkalarına acı çektirmekten hoşlanan, başkalarına acı çektirerek doyuma ulaşan kimseye sadik denir. Türkçede sadik yerine kullanılan sadist sözcüğünü Fransızca sözlüklerde bulamazsınız, çünkü yoktur.

Evet CHP sadik olarak tanımlayabileceğimiz bir ulusal ve uluslararası saldırıya hedef olmakta. Bunu görmemek için kör, anlamamak budala olmak gerek.

CHP’den kimler, hangi kurum ve kuruluşlar nefret ediyorlar bu yazıda kısaca değineceğim.

***

1. ABD : Kemalizm ve Cumhuriyet devrimlerini özdeşleştirdiği CHP’yi, en büyük siyasal ideali Ilımlı İslam ve Büyük Orta Doğu Projesi (POB)’nin önünde en etkili örgütlü engel olarak gördüğü için.

2. Avrupa Birliği: Kıbrıs, Ermeni, Kürt, azınlıklar, ülke bütünlüğü konularında, kendi politikaları karşısında CHP’yi en büyük engel gördüğü için.

3. IMF ve Dünya Bankası: Koyun gibi güttükleri iktidara engeller çıkartıp eleştirdiği için.

4. İslamcılar: CHP, cumhuriyeti ve cumhuriyet devrim ve kazanımlarını yılmaz ve yorulmaz bir bağlılık ve dikkatle savunduğu için.

5. Nurcular ve Fethullahçılar: CHP, cumhuriyeti ve cumhuriyet devrim ve kazanımlarını yılmaz ve yorulmaz bir bağlılık ve dikkatle savunduğu için.

6. AKP: İslamlaştırma ve şeriat siyasetinin önündeki en büyük engel CHP olduğu için.

7. MHP: Türk-İslam sentezi ile milliyetçilik kavramının uyuşmazlığına ayna tuttuğu için.

8. DTP: Ulus devletin kurucusu ve temsilcisi olduğu, Cumhuriyet devrim ve kazanımlarını savunduğu için.

9. Geçmişte, 12 Mart ve 12 Eylül askeri darbelerinde burnu sürtülen solcular: Nefret ettikleri cumhuriyet ve halkçılığı temsil ettiği için.

Bunlara başkalarını da ekleyebiliriz. Yukarıdaki 9 maddede yer alanlarda olduğu gibi, yapacağımız eklentilerde de CHP karşımıza bir tür “engel” olarak çıkacaktır.

***

Son zamanlarda bir de CHP’nin Sosyalist Enternasyonal’den atılma dalaveresini çıkardılar. CHP’yi Sosyalist Enternasyonal’den atacak üyelerin hangisi gerçekten sosyalist, sosyal demokrat acaba ? Kalemini AKP iktidarına satmış bir “rate” yazıcı, Avrupa Birliği’nin sol kanadını temsil eden Sosyalist Enternasyonal ile CHP’yi karşılaştırıyor:

1.Sosyalist Enternasyonal üyeleri “Birey ve azınlık haklarına saygı duyar”, CHP saygı duymaz imiş;

2.Sosyalist Enternasyonal üyeleri “Tarafsız bir adalet sistemi ve bağımsız hukuku savunur”, CHP savunmaz imiş;

3.Sosyalist Enternasyonal üyeleri “Bütün ayrımcılıklara özellikle cins, ırk, etnik köken, cinsel yönelim, din, dil, siyasal ve filozofik inançlar temelinde yapılan ayrımcılıklara karşı mücadele” eder, CHP mücadele etmez imiş;

4.Sosyalist Enternasyonal üyeleri “İktidarı ele geçirmek için askeri güç kullanmaktan sakınır”, CHP bütün siyasetini asker üzerinden yapar imiş.

***

Yukarıdaki iftiraları bir mukayese olanağı sağlamak için aktardım. Alçaklık ve şerefsizliğin sınır tanımadığı şu günlerde, örneğin Yunanistan’ın PASOK’u ile CHP’yi karşılaştırmanız için.”]

***

4 yıl 10 ay 12 gün önce yayınlanmış bir yazı okudunuz. Karen Fogg Yenge ile Joost Langendijk Enişte’nin gidip yerlerine Swdboda Dayı’nın gelmesinin dışında değişen ne var? Gene aynı yaveler! İstiyorlar ki Cumhuriyet’i kuran parti “Kurucu İlkeler”den vazgeçsin. Size ne! CHP gibi çağının çağdaşı olan partiler modaya uymazlar, kendilerini beğendirmek için cilve yapmazlar. Yapmamaları gerekir. Böyle bir partiyi birkaç hormonlunun değiştireceğini sanmak saflık olur. CHP dışarıdan değiştirilemez. Onun gibi anaç partiler kendi içlerinde evrilir!