CHP ve İBB’de rüşvetin ‘en tepe yöneticisi’ kim?
İnsan gerçekten hazmetmekte zorlanıyor. Evine ekmek götürmeye çalışan 29 emekçi bir bodrum katının dehlizlerinde yanarak zehirlenerek yaşama veda etti. Kimi demir ustası, kimi marangoz, kimi hamal… Aralarında henüz çocuk yaşında olanlar bile vardı. Heyhat, bayramı görmeleri nasip olmadı…
İstanbul’un Beşiktaş ilçesi lüks gece kulüpleri ile ünlü. Kulüp dediğimize bakmayın, fuhşun uyuşturucunun kol gezdiği beşinci sınıf batakhanelerden söz ediyoruz, farkları zenginlere hizmet etmeleri, pahalı olmaları. Zenginlere hizmet ettikleri için de dokunulmazlıkları var. Ne polis görüyor buralarda dönen dolapları, ne zabıta, ne maliye…
Diğerleri bir yana, 29 İşçinin öldürüldüğü iş cinayeti, özellikle belediye ile ilgili. Çünkü işçiler bir yangın sonunda öldüler ve anlaşılan o ki binanın ne yangın güvenliği var ne de doğru düzgün bir ruhsatı.
Otuz yıldır Beşiktaş’ı yöneten CHP’li başkanlardan birinin de aklına gelmemiş katil işletmeyi denetlemek. Öyle kıyıda köşede kalmış bir yerden söz etmiyoruz, ilçenin göbeğinde, binlerce metrekare alanı olan, herkesin bildiği çok ünlü bir mekan. Başkanların görmemesi, duymaması mümkün değil.
Mümkün değil diyoruz ama, CHP’li Beşiktaş belediyesinin bu konuları duyma-görme konusunda bir sorunu olduğu anlaşılıyor. Sayıştay’ın 2022 raporuna göre ilçede ruhsata tabi çalışması gereken işletmelerin %85’inin ruhsatı yok! Aralarında barların, pavyonların, batakhanelerin bulunduğu 17 bin işletme ruhsatsız… Yani her seçimde %70 CHP’ye oy veren Beşiktaşlılar, seçtikleri başkanlar sayesinde tam anlamı ile bir bombanın üzerinde oturuyorlar. Bu son olay onları biraz kaygılandırır mı bilmiyorum…
29 işçinin öldürüldüğü gece kulübü, İBB’ye bağlı itfaiye tarafından da denetlenmemiş. En son denetleme tarihi 2016 olarak görülüyor. Ekrem İmamoğlu beş yıldır şehri yönetiyor. Şehri yönetmekle kalmıyor, kendi vazifesi olsun olmasın her konuda ahkam kesiyor, ama bir şehir için en önemli konulardan biri olan yangın güvenliğini belli ki pek umursamıyor. Zaten 29 insanın ölümüne de pek aldırış etmedi, soruları üstüne alınmadı, hiçbir şey olmamış gibi tam gaz seçim kutlamalarına devam etti.
RÜŞVET ÇARKINI KENDİLERİ İTİRAF ETTİ
Biz hayretler içinde bu pişkinliği izlerken Saraçhane medyasının içinden bir isim, bomba gibi bir itiraf yaptı. Nevşin Mengü’nün yapımcısı Cansu Şimşek, Beşiktaş’ta açtığı bir işletme için hem İBB’ye hem de Beşiktaş Belediyesine rüşvet verdiğini söyledi!
Şimşek, yangın ve diğer ruhsat işlerini halledebilmek için CHP’li İBB’ye rüşvet vermiş, daha fazla rüşvet vermesi ise önce “İBB üst yönetiminden birinin” sonra “parti üst yönetiminden birilerinin” araya girmesi ile engellenmişti. Şimşek’in anlattıklarına bakılırsa hem İmamoğlu’nun İBB’sinde hem de CHP’li Beşiktaş Belediyesinde rüşvet, yapısal bir hal almış. Daha önemlisi, İBB’deki rüşvetin ucu İBB’nin en üst yönetimine, Beşiktaş’taki rüşvetin ucu da CHP yönetiminin en üst seviyelerine kadar gidiyor. Çünkü Şimşek, oralardan gelen talimat ile fazladan iki kez daha rüşvet vermekten kurtuluyor.
Acaba “bir istisna yapın, Şimşek’ten rüşvet almayın” diyen -kendi deyimi ile- “İBB’nin en tepesindeki isim” kim? Bu kişi Ekrem İmamoğlu’nun yardımcılarından biri, hatta bizzat kendisi bile olabilir. “En tepesindeki” deyince insanın aklına başka bir şey gelmiyor.
Aynı şekilde, Beşiktaş Belediyesi’ne “bu seferlik rüşvet almayın” diyen üst düzey CHP yöneticisi de merak konusu. Beşiktaş’taki rüşvet çarkından haberi olan ve ona müdahale eden CHP’li üst düzey kim olabilir? Şimşek “en üst” demediği için Özgür Özel olma ihtimali yok ama belli ki çok önemli bir isimden söz ediyor.
Şimşek, büyük ihtimalle bu sorulara yanıt vermeyecek. Çünkü kendi mahallesinden çok ağır bir baskı ile karşılaştı. Önce söylediklerini toparlamaya çalıştı, eline yüzüne bulaştırınca da sosyal medya hesabını kilitleyip sessizliğe büründü.
Aynı şekilde İmamoğlu da sessiz. Nevşin Mengü-İmamoğlu ilişkisini bilenler, Cansu Şimşek’e “sus” talimatının İmamoğlu cephesinden gitmiş olabileceğini söylüyorlar. Başka iş cinayetlerini günlerce konuşan Nevşin Mengü’nün bu konuda sus pus olması da dikkat çekici.
Şimdi gözlerimiz CHP genel merkezinde, bakalım Özgür Özel, 29 insanın ölümüne yol açan rüşvet çarkı ile ilgili bir soruşturma başlatacak mı?