“CHP VE MHP ‘YE SESLENİŞ”-(TAMAMI)
Atilla İlhan yıllarca bir sözü söyledi, bir geleceği işaret eder, yol gösterir topluma umud veren yazılar yazar, Atatürkçülere seslenirken, onu erken kaybettik. Kimileri Sandılar ki; Büyük Atatürkçü şairimiz, yazarımız“Dip Dalgası“derken hayal kuruyor! Aradan koca koca yıllar geçti. Önce CHP ‘yi dize getirdiler, sonra sıradaki MHP ‘yi.
CHP ye bir komployla Baykal yerine yumuşak başlı birini oturttular. Şimdi o marifeti yapanlar da pişman oldular. Ayni oyunla 12 Haziran öncesinde MHP ye de ayni eller Devlet düşmanı uzandı odaklar uzandılar ve partinin ne kadar “Akil adamı, diplomatı” ve sesi gür çıkan milletvekili varsa, onları Bahçeliye harcattılar. Gerçek ülkücülerin yerine suya sabuna dokunmaz., arada sıra şöyle bir kükreyenleri getirdiler ve Bahçeli siyasi yaşamının en büyük hatası sayılan 2002 seçimleri gibi ve ondan daha vahim hatalarla 52 milletvekiliyle ayni sazı çalmakta. Sureta Muhalif görünerek iktidarın can simidi olmaya devam ediyor. Anayasanın 367. Maddesinin iptaline karşı çıkarken Tayyip Erdoğan’a vuruyordu. Şimdi Sayın Cumhurbaşkanı’na muhalefet eder gibi yaparak, onun her sözüne itaatkar bir durum sergiliyor. Daha, o sessiz sanılan MHP ‘in tek adamı geçenlerde bağırıyordu:
“52 değil 22 kişi de kalsak, devam edeceğim” Bekledik ki yeni bir politika, yeni bir muhalefet stratejisi uygulasın. Uygulayamadı. Çünkü Bahçeliye sadık kalanlar içinde Derviş uğruna harcadığı bir Enis Öksüz yoktu, yeni bir Bölükbaşı da yoktu ki. “Huyudur yapar” dedik! Kimse Bahçelinin günahlarını yüzüne vuramadı. Vurmadı!Türkeşin fedakar ülkücüleri bile sustular. Neden acaba?
12 Haziran’dan bu yana söylediklerine bir bakın! Sanki lider değil, iktidarların stepnesidir ve kalan MHP’liler sanırlar ki;”Bunlar hep demokrasi uğruna katlanılan çilelerdir” Geçelim ve gelelim CHP ‘ye:
Müdafaa- i Hukuktan gelen ve Ulusal savaşı yapan altın kuşağın yarattığı CHP ye. Ya da Bay Kemalin Yeni CHP sine.
Kime sorsam:”Onu biz getirmedik ki?”diyor CHP liler! Peki kim getirdi bu saf, iyi niyetli ama derununda ne olduğu bilinmez zatı ki; Atatürk ve İsmet Paşanın savaş kazanarak kurduklarını, yarattıkları değerleri- başta laiklik sonra Ordu- bir, bir eliyle Lord Curzon’un haleflerine sunmakta. CHP sessiz ama için için kaynıyor. Daha geçen gün önce Emine Ülker Tarhan- ki CHP Grup Başkanvekilidir- konuştu ve neredeyse o konuşurken Doğu Perinçek dışarı çıkmış ve kürsüde sandım.Zaten İP tutuklularını savunanlar arasındaydı- Bravo! Atatürk’ün kızı böyle olmalı: Korkmamalı, ilkelerinden bir milletvekilliği için ödün vermemeli. Sonra bir değerli Prof. G. Ayman- onu Cumhuriyet mitinglerinden tanıyoruz- CHP sözcüsü olarak açıktan Yeni CHP nin uygulamalarına özeeleştirisini en sert biçimde yaptık. Sayın Ayman’a o yakışırdı. Ya ilkeli İsa Gök? Yemin etmeme kararına uyuyor ve kaya gibi durmakta. CHP tabanı ayakta ve Baykal, nedense hala sessiz. En yakın arkadaşları,Prof. Ülman,Erol Çevikçe artık yanında yoklar! Neden ki? Onu da bir yana koyalım. Asıl yürekli çağrı hem CHP ye, hem MHP ye yürekli bir eski komutandan geldi: Albay Erdal Sarızeybekten. Hani bildiğiniz yanında komuta ettiği askerinin şehadetine tanık olan kahraman albay. Onun yazdıklarını Bir özetini ve bu iki muhalefet partisine seslenişini aşağıda bulacaksınız. Savaşan komutan böyle gerçek konuşursa bize laf mı düşer?
TEHLİKE BÜYÜK
“Tehlike büyük… Türk tarihi çocuklarımızın hafızasından siliniyor… Türk varlığı, kimliği, uygarlık ve kültürü Anadolu’da yok sayılıyor… Anayasa’dan adı Türk olan her kavram ve değer çıkarılmaya çalışılıyor… Doğu’dan batıya uzanmış Anadolu’daki son Türk devleti yok ediliyor… Tarihi ve adı olmayan bir neslin geleceği olamaz, varlığı olmaz, devleti olmaz, yaşayamaz… Bizi sürüleştirmek istiyorlar, açın gözlerinizi… ordusu düşman gibi gösteriliyor, yayınlar yapılıyor, komutanlar birer, birer hapse atılıyor, Silivri Malta sürgünleri oldu artık, açın gözlerinizi… Hukuka saygılıyız lafları boş artık, bir anlamı kalmadı…
EY MHP VE CHP,SESİMİZİ DUYUYOR MUSUN!
Vatanımızın bağımsızlığı ve çocuklarımızın geleceği tehlikeye düştü artık, görüyor musun!
Vatan ve geleceğimiz tehlikeye düşmüş iken, SALI GÜNLERİ MECLİS’te Konuşmakla muhalefet olmaz…
İçte ve dışta Türk devleti ve Milleti güç kaybediyorken, AKP siyaseti eliyle ABD ve İsrail bölgemizde güç kazanıyor iken, yine bu siyasetler eliyle Ortadoğu bir savaşa sürükleniyor iken, Barzani güç kazanarak geleceğimizi tehlikeye atıyor iken, basın açıklaması ile muhalefet olmaz, beş dakikalık televizyon konuşmalarıyla muhalefet olmaz, il il dolaşıp kapalı salon toplantılarıyla muhalefet olmaz, tehlikeye düştük görmüyor musunuz!
Değiştirin artık bu muhalefet siyaseti, varlığınızı halkımıza gösterin!
Ve CHP!
Yıllar yılı sizi bağrımıza bastık, sizi güç yaptık, Atatürk’ün Yüce Meclisi’ne taşıdık, şimdi sıra sizde, vatan ve çocuklarımız sizden vazifenizi yapmanızı bekliyor, çıkın meydanlara!
Ey MHP ve CHP!
Muhalefette şimdiye kadar uyguladığınız siyaseti değiştirin artık, sonuç vermiyor, çıkın er meydanına ve halkımıza gidin, güç halkımızdadır, AKP’de değil!
Ey MHP ve CHP!
Tehlike büyük ve biz tehlikeye düştük, denize düştük, siz milletimizin güvenecek limanısınız, demokrasi içinde çıkış yolumuzsunuz, ya vazifenizi yaparsınız ya da Türk tarih sayfaları içinde, ne yazık ki, yok olur gidersiniz!