CHP’nin gazetesi ne yapmak istiyor?

Yurt Gazetesi ‘ni biliyorsunuz... CHP Kahramanmaraş Milletvekili Durdu Özpolat’ın, diğer bir deyişle CHP’nin gazetesi... 

Genel Yayın Yönetmenliği’ni bir süredir Derya Sazak yapıyor. 

Peki; Derya Sazak kim? 

Milliyet’in eski Genel Yayın Yönetmeni... 

Bir zamanlar Recep Tayyip Erdoğan’ın uçağından inmeyen, hatta onun “olur”uyla Milliyet’e Genel Yayın Müdürü yapılan, ancak “kazayla” İmralı’daki görüşmelerin tutanağını yayınlayınca yine Recep Tayyip Erdoğan’ın, Milliyet’in patronu Erdoğan Demirören’i “ağlatan fırçasıyla” işten atılan gazeteci... 

Dün bu gazetenin şehir baskıları, “BÜYÜK KOALİSYON” manşetiyle çıktı... 

Bu manşete göre 8 Haziran sabahı, yani genel seçimlerin ertesi günü “AKP-CHP ortaklığı” konuşulacakmış... 

Çünkü: 

MHP’nin oyları yükselecekmiş... 

HDP barajı aşacakmış... 

AKP tek başına iktidar olamayacakmış... 

Çözüm olarak AKP-CHP Koalisyonu gündeme gelecekmiş! 

Böylece, “ekonomik istikrar ve çözüm süreci” devam ederken, kutuplaşma azalacakmış... 

*** 

Sevgili Derya... 

Otuz yıllık gazetecisin: 

Bu haberin 5 N-1 K’sı nerede? 

Yani... 8 Haziran sabahı AKP-CHP Koalisyonu’nun gündeme geleceğini sana “kim” söyledi? 

Böyle bir sonuca “nasıl, nerede, ne zaman ve neden” vardın? 

Bu haberle yapmak istediğiniz “ne”dir? 

Sen daha önceki meslek hayatında sürmanşetten 9 sütuna verilip de detayı iç sayfalarda kocaman işlenmeyen bir haber daha gördün mü? 

Bu “haber” değil Derya; bu, bal gibi “fal...” 

Birileri sana gazeteciliği bıraktırıp falcılık yaptırmaya başlamış... 

Bir ara bize de uğra da... Atalım bir onluk, bakasın bizim de falımıza... 

*** 

Şaka bir yana; CHP, şu anda ana muhalefet partisi... 

AKP’nin çöküşe geçtiği böyle bir ortamda “tek başına iktidar” olmaya kilitlenmiş olması gerekir. 

Ama görüyoruz ki; onun böyle bir niyeti yok! 

Kendi gazetesine “fal gibi” bir haber “açtırıyor” ve AKP’yle koalisyonu beynimize sokmaya çalışıyor! 

Peki; neden? 

Tek nedeni var bunun: 

Korkuyor! 

Hem ABD’yi karşısına almaktan hem de kazara “tek başına iktidar” olup “açılım süreci”nin, yani ülkenin bölünmesinin altına tek başına imza atmak zorunda kalmaktan çekiniyor... 

Bu yüzden kendisine “suç ortağı” arıyor! 

Ve elbette bu plan “Dersimli Kemal”e ABD’li dostları tarafından kapalı kapılar arkasında anlatılıyor! 

Derya’ya da “fal açmak” kalıyor! 

HARAKİRİ! (135) 

Abdullah Bey ... Cumhurbaşkanlığı’na ait Huber Köşkü’nü boşaltmanız için yazdığım yazılar 150’ye gidiyor... 

100. yazı gününde Huber sahiline gelip çay içmiştik; 150. yazı gününde sizin için ne yapmamızı istersiniz? 

Havai fişek mi atalım? 

Ekşimiş ayrandan şampanya mı patlatalım? 

Ya da... 

İzmit Körfez Köprüsü’nde kopan halattan kendisini sorumlu tutup harakiri yapan mühendis Kishi Ryoichi anısına yapılacak “Haysiyet Anıtı”ndan bir tane de Huber’in önüne mi dikelim? 

GÜNÜN SORUSU 

Ufukta seçim göründü ya; birilerinin “Kemal Derviş aşkı” hortladı... Kılıçdaroğlu, Derviş ile görüşmüş ve kendisine olası bir CHP iktidarında “Ekonomi Bakanlığı” teklif etmiş... Derviş bu teklifi “seçime girmeme” şartıyla kabul etmiş... Sorum kendisine: 

Ön seçimdi, seçimdi diye bütün CHP’lilerin göbeği çatlarken; siz neden seçime girmiyorsunuz? B..nuzda ABD boncuğu olduğu için mi? 

YÜKSEK YARGININ HALİ! 

Yukarıdaki fotoğraf dün öğlen saatlerinde Yargıtay’ın kapısında çekildi...  

Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit ve arkadaşları, kurumu ziyarete gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı yolcu ediyor... 

Hakimlerin cübbelerinde neden ilik ve düğme olmadığını bilirsiniz: 

Kimse önünde iliklenmesin diye! 

Bu fotoğraftaki hakimlerin üzerinde cüppe yok ama vücut dilleri yeterli... 

Baş önde, topuk selamı veriliyor... Ve biz bu pozu veren yüksek mahkeme üyelerinden, siyasi erk karşısında eğilip bükülmemelerini bekliyoruz. 

Ne diyeyim; Allah yardımcımız olsun! 

ÖRTÜLÜ! 

AKP, Meclis’te görüşülen Torba Yasa’ya bir madde sıkıştırdı; Başbakan’dan sonra Cumhurbaşkanı için de bir “örtülü ödenek düzeni” getirdi. 

“Düzen üstüne düzen mi olur?” demeyin; “düzülen” razı olduktan sonra neden olmasın ki? 

Bence Cumhurbaşkanlığı makamına değil, Recep Tayyip Erdoğan’ın şahsına, onun ölümünden sonra ise varislerine örtülü ödenek getirilsin... 

Bu sorun da kökünden çözülsün! 

GÜNÜN İSYANI 

Geçen yıl Diyarbakır’ın Lice ilçesinde 2. Hava Kuvveti Komutanlığı’ndaki Türk bayrağını indiren Ömer Mutlu, 13 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırılmış... İsyanım hakimlere: 

Ülkenin genelindeki tüm tabelalardan TC’yi indirenler ne olacak?