Cumartesi mektupları -(TAMAMI)

Bu hafta TRT Eski Daire Başkanı’nın esprili ama gerçek anlatımıyla başlıyoruz.

Yazının başlığı da içeriği kadar ilginç : “Ulema”

Sayın Başbakan’ın sık sık dile getirdiği, mahkemeler yerine “Siz ne bilirsiniz? Ulemaya sorun!” diye ağzından düşürmediği Ulema Osmanlı’dan kalma eski ve çarpık fetvalar veren işte o Ulema sınıfıdır. Osmanlı’yı yıkılışa götüren işte o Ulema - çoğu devşirme vezir paşalar- Vüzera ve Ümera- omzu kalabalık paşalar- sınıfı değil miydi? Bunların içinde ne ulemalar vardır ki; Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın kahraman fedailerine idam fetvaları yazıp, yabancılara ülkeyi ve koca imparatorluğu teslim etti. Osmanlı’yı karda kışta sefere çıkarıp telef etmediler mi? Şimdi onların devamı sayılanlar Türkiye Cumhuriyeti’ni ve onun halkını savaş bataklığına sürüklemek için çaba içinde düşmanla işbirliği halinde değiller mi? İşte Sayın Dağdeviren’in ironik yazısı:

Ulema

“Benim söylediğim bir şeyi biri ertesi gün bir başkasına aktardığında %100 aynı/doğru olma olasılığı % “0” dır.

Hadisler ilk Peygamberin ölümünden 190 yıl sonra kitaplaştığına göre doğruluk oranını varın siz düşünün.

Ben ulemaların kitaplarından, radyo ve TV konuşmalarından binlerce hikaye okudum, dinledim. Yalan, yanlış, mantıksız, uydurma olduğunu aklını kullanan herkes hemen anlar.

Dün de (12.10.12) zaping yaparken bir radyodan (galiba Cübbeli Hoca idi) “Adem Hindistan’dan Arabistan’a bir günde yürüyerek gitti. Boyu çok uzundu, başı bulutlara değerdi. Adımları da ona göre büyüktü. Ayağını bastığı yerler cennet, basmadığı yerler çöl oldu..)

(YD: İşte ulemalarımızın öykülerinden bir örnek. Cinsel organını da düşünün..

Ramazan’da 20 - 30 kanal, şimdilerde 5-10 kanal böyle öyküler anlatan profesörler, ulemalar ve hüngür hüngür ağlayan dinleyicilerle dolu.

Vah insanım, vah Türkiye’m vah!.)

Anayasa değişikliği üzerine

Bu mektup da bana yazılmış ilginç bir öneriler dizisini kapsamakta. Altındaki imza da görevinden istifa ederek ayrılmış bir topçu subayına ait. Anayasa değişikliği üzerinde düşüncelerini sıralamış. Fikirlerini sizlerle paylaşmak istemiş. Aynen aktarıyorum:

Anayasa,

- Cumhurbaşkanı seçimi, kim olmalı?

- Milletvekili seçimi.

- Yargı bağımsızlığı

- Savcı, yargıç olma

- Demokrasi

- Kuvvetler ayrılığı

- Milletvekili seçiminde yaş

- Federe devletler

- 1921, 1924, 1937 Anayasa temeli

- Harp Okulu Marşı, kan, irfan

- Harbiye binası

- Askeri okullar

- Nutuk, Bursa Nutku, Afyon Karahisar Demeci

- Oto saltanatı, çaresi

- Yeraltı trenleri Ankara -İstanbul

- Türk Lirası, amblemi, enflasyon

- Para Değeri, cambazlıkları

- Nutkun okullarda ders kitabı olarak okutulması,

- Amerikan yardımları v.s

Sayın Kurtul Altuğ ; Ulusal’daki programlarınızda konuklar çok isabetli beyanlarda bulunmaktadır. Sizin konuyu ortaya koyuşunuz ve sorularınız tam anlamıyla dört dörtlük. Ben bu konuları hukukçu gözüyle bakıyorum. Yukarıda başlıklarını yazdığım konuların temelinde hukuki aykırılıklar mevcuttur. Bana olanak sağladığınızda temel yanlışlıkları, dayanılan yasa ve hukuki dayanaklarını açıkladığımda ilgili, görevli, yetkili kişilerin yaptıkları yanlışları gidereceğini umuyorum. Bilvesile başarılı çalışmalarınızın devamını diler, saygı ve sevgilerimi sunarım.

Müstafi Topçu Subayı ve Avukat İbrahim Ergüden

Yazarın yanıtı: Eğer programa devam edersem sizi mutlaka davet edeceğim. Saygılarımla K.A.