Değişime gel vatandaş!
CHP’nin yeni genel başkanı, ilk ortaya çıktığında “Kılıçdaroğlu’nun Truva atı” denilen, hatta “tavşan aday” diye tabir edilen Özgür Özel oldu.
Tavşan sevimli hayvan, CHP gibi siyasetin en çirkin işlerinin döndüğü bir yapı ile beraber anılması onun açısından üzücü olabilir ama, ne demiş eskiler “teşbihte hata esastır”.
Kurultay sonuçlarından sonra bazı iflah olmaz sosyal demokratlardaki coşku ve sevinç gerçekten görülmeye değerdi. İşte sonunda büyük değişim başlamıştı, bu değişim hızıyla gidilirse üç vakte kalmaz CHP iktidara gelecekti!
Sizin o evlere şenlik hayal dünyanızı sevsinler, e mi? Sevimli çocuklarsınız ama, ne yalan diyeyim, azıcık bönsünüz. Bahsettiğiniz yapının CHP olduğunu unutuyorsunuz. Değişimden söz etmeniz ise bönlüğünüzden değil, kötü niyetli siyaset esnafı olmanızdan kaynaklanıyor.
Ne değişmiş acaba CHP’de? İkisi de konuşmasında terörden hüküm giymiş Kavala’ya, Demirtaş’a, hapis yatan FETÖ’cülere, PKK’lılara selam çakan başkan adaylarından biri CHP’nin başına geçti. Daha ötesi, Özel’in, herhangi bir alanda Kılıçdaroğlu’ndan farklı olarak söylediği ne var? Hiçbir şey!
Baykal’a yönelik FETÖ kumpası ile başlayan CHP’nin değişim süreci çoktan bitmiş, CHP artık tam olarak istenilen kıvama gelmiş. Bundan sonra isimler değişse ne olur, değişmese ne olur? Bu arada isimlerin falan da değiştiği yok tabi. Özel’in o meşhur “yeni” ekibi kimler dersiniz? Bülent Tezcan, Engin Altay, Veli Ağbaba, Onursal Adıgüzel, Tekin Bingöl, Seyit Bingöl… Bunların en önemli özelliği neydi? 28 Mayıs’a kadar “ölümüne” “Kılıçdarcı” olmaları değil mi? İşte yine aynı adamlar aynı yerlerde durmaya devam ediyorlar. Al sana değişim!
Bir de şu meşhur CHP’yi Alevi kliği yönetiyor iddiası vardı hani. E, adam, göz göre göre kaybetti işte. Yoksa başka başka klikler de mi varmış? Yoksa bu laf, misal İmamoğlu gibiler tarafından, Alevileri şeytanlaştırma pahasına seçilmiş kullanışlı bir siyasi taktik miymiş? Varın orasına da siz karar verin.
Şimdi bu “değişmiş” CHP’nin, Türkiye’ye bir faydası olur mu sorusunu soralım. CHP bugüne kadar her kurultaya “değişim” sloganı ile girdi ve doğrusunu isterseniz kurulduğu günden beri onun kadar değişen bir başka parti de olmadı. Diyeceğim o ki “değişim” diye yerlere göklere kondurulamayan bu “mitin” bir hayrı olsaydı eğer, memleket şöyle dursun, en önce CHP’ye hayrı olurdu.
Ancak bu son değişim, şayet CHP’nin likide olmasına yol açarsa, ki bu da kuvvetli ihtimaldir, işte o zaman CHP -farkında olmadan da olsa- Türkiye’ye en büyük iyiliği yapmış olur.