Doğu Tabletleri: Altmışıncı Tablet, Gilgameş
Evrenin mücevherinden yaratılan kimdir,
Dört kitabın temelini bilgelikle derinden atan?
Nasıl kurduysa Uruk surlarını en öne geçip,
Sumer’in oğlu, gösterdi ölümsüzlüğün yolunu da.
Kal Kam Aş! Gal Gam Eş! Dediler evvel,
Bilgi ilahi güçle yoğruldu, ses yayıldı yeryüzüne.
Sırlandı çileli bilgi, dokuz canı bir doğurdu:
Gilgameş dediler adına, ölümsüzlüğü bulan insana.
Bilgen olanın, yiğitliği böyle onandı ilk destanla:
Yerin ebedi bilgisiyle göğün parlak kılıcıdır.
Koyu çamurda hayat bulunca, kalem tutup yazdı.
Balçıktan, kilden, sudan, ateşten geçti yürüdü,
Adam göğün yoğun cevherinden halk olup yoruldu,
Tanrılar helak oldu, ondan öğrenip onu kutsadı.
Uyuyunca derin gök katlarına çıkıp gezindi,
Halkını kayırdı, Uruk’u sardı sarmaladı, yoruldu.
Çocuk gibi yaramazlıklar yapan kardeşini bulunca,
Enkidu dediler adına, yoldaş yoldaşa dil oldu.
Azgın, korkusuz, adanmış ruh doldurdu ülkeyi,
Dediler bize nam gerek, kanı ölümsüz kılan namdır.
Ağzını açıp yel dedi: İki irade Bir ruhta buluştu,
Humbaba’yla vuruştu, Sedir ormanı kamunundur.
Kardeşiyle Göğün Boğasını kimin için yere çaldı?
Görünmeyenin büyüsü ile görünenin aklıdır.
Hayatın korkmazlığı, ölüm korkusunu bulup yendi.
Gilgameş derler, aslı Kal ve Kam, hem Uz’du!
Öncüye kardeş gerek, Enkidu’suz olmaz diye uludu,
İlk kral kahraman ölümsüzlüğü halkta buldu!
Uruk’ta sabah bitmesin, yıldızca hayat sürsün,
Ayaklansın Fırat boyunda taze kamış gibi yiğitler,
Sumer toprağında Gilgameş’ler yine görünsün:
Kaldırıp yere çalsın Şeytanın Amerikan Boğasını.
ABD, ÇALDIĞINI GERİ VERDİ
Gılgamış Tableti, Irak Müzesinden kaçırılan eserlerden biriydi
Doğu Tabletleri, Gilgameş şiirinin yayımı böyle tarihi güne denk geldi. Haber ajanslarına göre “ABD Gilgameş Tabletini Irak’a iade etti.” Doğrusu ABD, birinci Irak Savaşı sırasında Irak Ulusal müzesinden çaldığı paha biçilmez Gilgameş Tabletlerinden birini, Irak Dışişleri Bakanlığı yetkililerinin yoğun ısrarı üzerine geri vermek zorunda kaldı. Basın bunu yumuşatarak “iade” etti diyor. Aynı çevreler ABD’nin Afganistan’dan mecburi kaçışın “ayrıldı” diye vermişlerdi. Şimdi de iade etti diyorlar. İade etmek sözü; rızayla alınan, ödünç alınan şeyler geçerlidir. Doğrusu, ABD Irak işgali sırasında çaldığını(!), Irak’a geri vermek mecburiyetinde kaldı.
Küreselci Emperyalizmin lideri ABD “demokrasi”, “insan hakları” vb. haklar getireceği kandırmasıyla bağımsız bir ülkeyi, Irak’ı iki kez işgal etti. Bu işgaller sonucu yüz binlerce Iraklı, çoluk çocuk ağır bombardımanlarla öldürüldü, sakat bırakıldı. Yüz binlerce kadının ırzına geçildi. Ebu Gurayb gibi zulüm kamplarında, CİA’nın geliştirdiği işkence sanatlarıyla nice vatansever Iraklı'yı zalimce öldürdüler. O anları fotoğraflamaktan da geri durmadılar. Kurbanlarının cesetleri başında zafer işareti yapıp gülümseyerek poz verdiler. Onlardan biri bayan Gina Haspel, CIA başkanlığı da yaptı.
Emperyalist işgalciler bir yandan ölüm makinesini harıl harıl çalıştırırken, öte yandan, Irak’ın bütün müzelerini yağmalayıp tarihi eserlerini ABD’ye, Avrupa’ya kaçırdılar. İşte ABD o kaçırdığı sayısız tarihi eserlerden birini, Gilgameş destanının bir tabletini, Irak makamlarının ısrarı üzerine geri vermek zorunda kaldı.