Doları FETÖ’cüler mi yükseltiyor?

Yükselmesini durdurmak için faizi 300 puan artırdılar ama işe yaramadı.

Şu MASAK nerede? MİT ne iş yapar? İçişleri’nin İstihbarat Şubesi uyuyor mu? Ben suçluyu buldum ama onlardan ses seda yok.

Biliyorsunuz, Cumhurbaşkanımız dolara savaş açtı; halka da çağrı yaptı: Yastık altındaki dolarlarınızı satın, Türk lirasına geçin.

Gel gör ki onun bu çağrısına halk tam tersten cevap verdi. Satmayı bırakın, sanki inadına yapar gibi bazıları döviz bürolarına gidip bir haftada tam 1 milyar 800 milyon dolarlık döviz almışlar.

Cumhurbaşkanımızın emrine uymayan bu kişiler olsa olsa FETÖ’cü olurlar. O yüzden diyorum ki: Şu sıralarda kim dolar alıyorsa hakkında fezleke düzenlenip mahkemeye verilmeli... Böylece FETÖ’ye darbe vurur, Türkiye’yi kurtarırız.

Bu Zihni Sinir procem nedeniyle Maliye Bakanlığı Üstün Hizmet Madalyası’nı hak ettiğimi düşünüyorum. Nazar dualı bir madalya bekliyorum arkadaşlar.

100 LİRANIN 20 LİRASI ÇALINDI

Çok eskiden bir İzocam reklamı vardı: “Yöneticilerimiz uyuyor muuuu?” diye bağırırdı birisi.

Yöneticilerimiz asla uyumaz. Onlar her daim malı götürmenin peşindedir.

Bunu daha ince bir yolu da var. O da vatandaşın kullandığı malın fiyatını sürekli yükselterek halkın cebinden daha fazla para çekmektir. Bunun piyasadaki adına da enflasyon diyorlar. Sizin anlayacağınız hayat pahalılığının adını halk uyanmasın diye enflasyon olarak değiştirdiler.

Bizzat hükümetin açıkladığı rakamlara göre enflasyon yüzde 20’yi buldu. Bunun anlamı çok açık: Cebindeki 100 liranın 20 lirası, çalındı. Memura, işçiye, emekliye yapılan zammın dört katı geri alındı.

Ne yazık ki meydanlarda nutuk atanlar bu konuyu ağızlarına bile almıyorlar.

CAMİLERİ, MESCİD-İ DIRAR’A ÇEVİRENLER

Tarihte cami yıkan ilk insan, İslam Peygamberi Hz. Muhammet’tir. Düşünebiliyor musunuz, daha İslam dini yaygınlaşırken, çıkarcılar ortaya çıkmış; bunlar dine hizmet etmek görüntüsü altında yeni bir cami yapmışlardı. Hz. Muhammet, bunların camiyi siyasete araç haline getirdiğini anlayınca, emir verdi; Mescid-i Dırar diye bildiğimiz o camiyi yıktırdı.

Bu konu ile ilgili olarak Kuran-ı Kerim’de de bilgi vardır.

Bugün, AKP’liler, ne yazık ki camilerimizi işte o Mescid-i Dırar’a çevirmek peşindeler. Seçim sürecinde camilerde siyasi propaganda yapılıyor. Mescitlerde verdikleri iftarlarda, Müslümanları birbirine düşman edecek tavırla hareket ediyorlar.

İşte bu en büyük günahtır. Bu tavır, camilerimizi kirletmektir. O camilerdeki imam kardeşlerimizi, İslam dinini siyaset kiri ile kirletmeye çalışanlara alet olmamaya çağırıyorum.

Unutulmasın ki devlet hazinesinden alınan para verilen iftar yemeğini camide bile yeseniz orucunuz heba olur, gider. Çünkü, İslam’da beytülmalden yemek ağır günahlardan birisidir.

SAADET PARTİLİLER!

Saadet Partisi Lideri Temel Karamollaoğlu’nun kucaklayıcı ve gerçekçi politikası, AKP tabanında etkili oluyor. Bu gelişimden rahatsızlık duyan AKP’li troller ve parti büyükleri yaman bir karalama kampanyası başlattılar. Neymiş efendim; “Saadet Partisi’ne verilecek oy CHP’ye gidermiş...”

Hey AKP’liler, Saadet’i Meclis’e sokmamak için barajı yüzde 10’da tutan siz değil misiniz?

Şimdi tam tersine, Saadet’in oyu düşük bile kalsa CHP’nin aldığı oylar sayesinde bu parti Meclis’e girecek.

AKP’nin Saadetlilere vermediği hakkı, CHP verdi.

Saadetlilerin oyuna kalsa idi onlar darbecilerin koyduğu, AKP’nin sarıldığı baraja takılıp Meclis’e giremeyeceklerdi. Şimdi CHP’lilerin oyu sayesinde onlar da TBMM’de yer alacaklar...

Hem, rahmetli Erbakan son yıllarında “Sakın oy vermeyin!” diye CHP’yi değil AKP’yi gösterdi. Erbakan Hoca, siyonizmle, CHP’yi değil AKP’yi ilişkilendirdi.

Saadet Partililer bunları bilmeyecek kadar dünyadan habersiz mi sanıyorsunuz?