Ekonomi treni raydan çıktı!
Ekonominin bugün ki durumu telaş içinde olan ekonomi yönetenlerin de etkisi ile raydan çıkan tren gibi.Her kafadan bir ses çıkıyor.Merkez Bankası Başkanı Cumhurbaşkanı’na 130 sayfalık ciddi bir sunum yapıyor.Sunuma baktığınızda Cumhurbaşkanı’nın detaylı grafik ve tablolardan pek memnun olmayacağını tahmin etmek zor değil.
DOLAR UÇMAYA DEVAM!
Genel kanı meydan kavgası ile fırlayan doların zirvelerle inmeyeceği. Dünya dolar endeksi 16 Ocak’tan itibaren yüzde 6 artmışken aynı dönemde TL yüzde 13 değer kaybetti. Dünyada en fazla parasının değeri düşen Türk lirası.
Merkez Bankası en kötü zamanlara sakladığı üç silahını da kullandı
*Finansal sistemin geçici döviz likiditesi ihtiyacını karşılamak amacıyla, rezerv opsiyonu katsayılarında (ROK) değişiklik yaptı
*Küresel faiz oranlarındaki gelişmeler doğrultusunda bankaların TCMB’den alabilecekleri bir hafta vadeli döviz depolarının faiz oranları 10 Mart 2015 tarihinden itibaren ABD doları için yüzde 7.5’ten yüzde 4.5’e, Euro için yüzde 6.5’ten yüzde 2.5’e indirildi. MB dolardaki artış nedeniyle faiz artırırsa artık bir faydası olmayacak. ‘Geçti Bor’un pazarı sür eşeğini Niğde’ye’ diyeceğiz. Çünkü faiz ile dolar arasında doğrusal ilişki koptu.
DIŞ FİNANS İHTİYACI
200 MİLYAR DOLAR!
Türkiye yıllardır büyümesini her zaman kısa vadeli fonlarla finanse etti. Yüksek faiz-düşük kur politikası nedeniyle yabancılar bizi iliklerimize kadar sömürdüler. Öyle bir hale geldik ki her yıl ortalama 200 milyar dolar dış finansa ihtiyacımız var. Bunu nasıl bulacağız? Dünyada Fed faiz artırımı sonrası para bulmak oldukça zorlaşacak.
Türkiye’nin 5 yıl vadeli borcun iflasa karşı sigortalanması maliyeti olarak kabul edilen Kredi İflas Takas Primi (CDS) 227 baz puana yükseldi. Yani daha riskli durumdayız.
BAŞBAKAN AYNI TARZDA ISRARCI
Başbakan yine bilindik Cumhurbaşkanı’nı taklit eden üslubu ile “Türkiye’de kimse kriz beklemesin. Faiz ve kur artışından beklentisi olan spekülatörlere sesleniyorum: Yanlış hesap yapmayın. Her türlü tedbiri aldık” Hangi tedbirler alındı şaşırmamak elde değil. Merkez Bankası devamlı mermileri tüketiyor ama sonuç yok
BABACAN, BABACANCA DAVRANDI
Babacan ekonomide hiçbir şey yokmuş gibi değerlendirmeler yaptı. 2014 büyümesi yüzde 3’ün altında olabilir ama 1.4 milyon kişilik istihdam artışı oldu. Bunu geleceğe güvenmekle olacağını söyledi. Ne demekse?
İnşaat sektörünün çok önemli bir istihdam alanı olduğunu belirterek inşaat sektörünün milli gelirdeki payının gelişmiş ülkelerde olduğu gibi yüzde 7-8’e çıkarılması gerektiğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı’ndan ciddi fırça yiyen Babacan’ın istifası beklenirken Cumhurbaşkanı’nı mutlu edecek babacanca şeyler söyledi
ÜRETİM DÜŞÜYOR
Sanayi üretim endeksi 114.9’dan 112.3’e;imalat sanayi endeksi 114.4’den 111.5’e düştü. Büyüme oranın işareti olan bu endekslere göre 2015’de de büyüme oranı yüzde 3’ün altında olacak.
İthalatımızda ara mal ve hammaddenin payı yüzde 73’e çıktı. Yatırım malının payı yüzde 15, tüketim mallarının payı yüzde 12 oldu.
Bütün bunlara karşın Numan Kurtulmuş öyle bir tespit yaptı ki;biz hemen evde ne kadar ekonomi kitabı varsa atmaya karar verdik. Kurtulmuş gerçeklerden kurtulmuş biçimde şunu söyledi: ‘’Türkiye ekonomisi dalgalanmalara karşı son derece hazırlıklı ve dayanıklı bir makro ekonomik yapıya sahiptir.”
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz da sonunda doğruyu bulduğunu şu sözlerle kanıtladı: ‘’Küresel krizde imalat sanayisi güçlü ülkeler fırtınalara karşı daha sağlam dururlar” Kendisine günaydın...
Ne yaparlarsa yapsınlar, ne derlerse desinler sorunları ancak seçim sonuna erteleyebilirler. Sonrası tufan...