Ellerinden gelse Türk olmayı yasaklayacaklar...

AKP ‘nin seçim bildirgesinde, “Yapacağımız yeni anayasa, herhangi bir etnik veya dini kimliğe dayanmayan vatandaşlık tanımını esas alacaktır” deniyor. 

Yani yürürlükteki, “Türk devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk’tür” tanımı çöpe atılıyor! 

Size sürpriz oldu mu bilmem ama ben hiç şaşırmadım. 

Çünkü; bu, yıllardır süren bir “proje”nin yeni aşaması... 

*** 

Önce Atatürk’ün “Ne Mutlu Türk’üm Diyene” sözünü dağlardan, tepelerden sildiler. 

Sonra, “Türk’üm, doğruyum, çalışkanım” diye başlayan andımızı kaldırdılar. 

Ardından Türkiye Cumhuriyeti’ni, kamu kuruluşlarının tabelalarından indirdiler. 

Ulusal bayramları halka yasakladılar. 

Gezi’de katılımcıların dalgalandırdığı Türk Bayrağı’na basınçlı su sıkarak yerlerde sürüklediler. 

Şimdi de Türk’ü anayasadan çıkarıyorlar! 

*** 

Peki; sırada ne var? 

Türkiye Cumhuriyeti’nin adı... 

Sakın, “Olmaz, ona dokunmaya cesaret edemezler” demeyin... 

On yıl önce, yukarıda sıraladıklarımın hangisine, “Yapabilirler” derdiniz ki? 

Onları nasıl yaptılarsa, Türkiye Cumhuriyeti’nin adını da değiştirecekler! 

Biz böyle mal mal oturdukça, emin olun; Türk sözcüğünü, adımızdan, soyadımızdan bile kazıyacaklar! 

*** 

Bunların yaptığını düşman yapmadı. 

İstanbul’u işgal eden İngiliz, Fransız, İtalyan... İzmir’i, Afyon’u, Manisa’yı ele geçiren Yunan orduları bile Türk’ü bu kadar aşağılamadı. 

AKP iktidarı, Türk’ün ülkesinde Türk’e “azınlık” muamelesi yapıyor! 

Olmayan bir soykırım için 100 yıl sonra özür dileyip dedelerimizin kemiklerini sızlatıyor. 

Neden biliyor musunuz? 

“Ulus devlet”i, tıpkı Osmanlı gibi “ümmet devleti”ne dönüştürmek istiyorlar da ondan! 

*** 

Peki; bu son adım yetecek mi onlara? 

Hayır... 

Dediğim gibi artık sırada devletin adını değiştirmek var... 

Sonra başkenti Ankara’dan İstanbul’a taşımak, hilafeti hortlatmak, şeriatı getirmek... 

*** 

Türk’e düşman aramayın dostlar... 

Türk’ün Türk’e düşmanlığı yeter!  

İSİMLER! 

“Türk” sözcüğünü Anayasa’dan çıkarmaya hazırlananlar, karşı devrimde sessiz sedasız bir hamle daha yapmışlar: 

Mustafa Kemal Atatürk ve dava arkadaşlarının adını okullardan silmeye başlamışlar... 

Konya ‘daki Mareşal Mustafa Kemal Ortaokulu’nun adı Hamidiye İmam Hatip Ortaokulu değiştirilmiş... 

Yetmemiş; Harf Devrimi sırasında Milli Eğitim Bakanlığı yapan Mustafa Necati’nin ismi, Cemil Meriç Ortaokulu olmuş... 

Büyük eğitimci İsmail Hakkı Tonguç İmam Hatip Ortaokulu’nun adı dincilerin çok sevdiği şair Erdem Beyazıt İmam Hatip Ortaokulu olarak değiştirilmiş... 

23 Nisan Egemenlik Ortaokulu da ad değişiminden payını almış ve Karatay Belediyesi İmam Hatip Ortaokulu olmuş! 

*** 

Sabır taşına bakıyorum da... 

Ne sağlammış be kardeşim; çatlamak bilmiyor! 

GÜNÜN SORUSU 

Erdoğan ailesinin oturması için Kaç-AK Saray’ın yanına yapılan “yavru saray”ın hamamı için İtalya’dan metrekaresi 10 bin liraya altın yaldızlı mozaik getirilmiş... Sorum size: 

Gittikçe derinleşen ekonomik krizin nedenini hâlâ anlamadınız mı? 

VALİ BEY VE ADAM OLMAK! 

Yalova Valisi , çok değil iki hafta önce gencecik bir öğretmenimizin ölümüne neden oldu. 

Öğrencilerinin önünde azarladı ve küçük düşürdü; kahrından ölmesine yol açtı... 

Yine bir “vali” skandalıyla karşı karşıyayız: 

Malatyalı bir vatandaş işsiz ve aç olduğunu, ev kirasını ödeyemediğini, devletin kendisine yardım yapmadığını belirterek, vilayet binasının önünde kendisini yaktı. 

Olayı öğrenen Malatya Valisi Süleyman Kamçı aşağıya inerek ambulans bekleyen Ali Özbay’a, “Adam olacak mısın, ben sana yardım edeceğim?” dedi. 

Çok merak ediyorum, Vali Bey, açlıktan canından bile vazgeçmiş vatandaşa, “Adam olacak mısın?” diye sorarken acaba neyi kast etti, neyin pazarlığına girdi? 

Onun “adam olmadığına” nasıl hükmetti? 

Belki de fazlasıyla “adam olduğu” için intiharı seçmiş olabileceğini neden aklına getirmedi? 

*** 

Ben milletvekili olsam vereceğim ilk yasa önerisi, valilik kurumunun kaldırılması için olurdu... 

Çünkü bu adamlar millete hizmet yerine, efendilik etmeye bayılıyorlar! 

HUBER! (152)  

Kolay değil; tam 152 yazı... 

Aynı konuda 152 yazı yazınca “söz” biter mi? 

Biter... 

Hem de öyle biter ki; aynı isimleri, aynı sözcükleri yineleyip durmaktan içiniz dışınıza çıkar! 

Peki; aynı konuda 152 yazının muhatabı olunca “yüz” biter mi? 

Onu da ilgilisine sormak lazım! 

Ne dersiniz beyefendi; bitiyor mu? 

GÜNÜN İSYANI 

Şehit Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’ın ölümüne ilişkin hazırlanan ön otopsi tutanağı dün açıklandı; ancak, Kiraz’ın vücudundan çıkarılan mermi çekirdeklerinin sayısı verilmedi. İsyanım Adli Tıp Kurumu yöneticilerine: 

Kimden, ne saklıyorsunuz?