Enerji Verimliliği Haftası 2024 - 1

Ocak ayının ikinci haftasında kutlanan Enerji Verimliliği (Tasarrufu) Haftası bu yıl 8-14 Ocak tarihleri arasında kutlanıyor (Bkz. Dipnot). Kısa adıyla ENVER yani Enerji verimliliği üç açıdan da önemli, hem ekonomik hem ekolojik hem de sosyal (:ESE).

Ekonomik açıdan baktığımızda enerji maliyetleri, cari açık üzerinden ülkenin ödemeler dengesi tablosunu, maliyetler üzerinden ülkedeki piyasa fiyatlarını vd. hususları etkilemekte ve böylelikle ülkenin gönenç düzeyini etkilemektedir. Ayrıca ülkenin enerji arz-talep dengesizliği (enerji dışalımına bağımlılığı) mevcutsa ENVER enerji güvenliği sorunu açısından da önem taşımaktadır.

Ekolojik açıdan baktığımızda ise, gereksiz enerji kullanımı, aşırı enerji yatırımı vb. hususlar özellikle başta fosil yakıtlar olmak üzere ekolojik kirliliğe yol açmakta, hatta bunların kimileri geri döndürülemez hasarlar olmaktadır.

Sosyal açıdan baktığımızda ENVER sorunları yurttaşları sınıfsal konumlarına göre, özellikle düşük (dar) gelirli kesimdeki olanlar (işçiler, yoksul köylüler, düşük gelirli emekliler) başta olmak üzere etkilerken eşitsizliğin artışına yol açmaktadır. Bu durum Nâzım Hikmet’in deyişiyle “büyük insanlık”ın geçimini daha da zorlaştırmaktadır.

SAHİ VERİMLİLİK NEYDİ?

Ekonomik süreç, tedarik-üretim-dağıtım-tüketim halkalarından oluşan bir alt süreçler bütünüdür. Her halkada bir girdi-çıktı ilişkisi mevcuttur. Bu bağlamda “çıktı / girdi oranı” verimlilik oranıdır. Bu oran çeşitli farklı bileşimlerde (örneğin aynı çıktıyı daha az girdi ile üretmek vd.) artarsa bu verimlilik artışı, tersi de verimlilik azalışıdır.

Verimliliğin girdi cephesindeki başarım göstergesi etkenlik (Standart girdi / Edimsel girdi oranı), çıktı cephesindeki başarım göstergesi ise etkililik (Edimsel çıktı / Planlanan- bütçelenen – çıktı oranı) şeklindedir. Yani verimlilik, etkenlik ve etkililiğin “Yin-Yang” şeklinde bir sinerjik toplamıdır. İki küçük ekleme yapalım. Girdi cephesinde etkenlik oranını etkileyen bir alt etmen de girdinin verimi (randımanı) olmaktadır. Örnekse 80 oktanlı benzin ile 95 oktanlı benzin farklıdır. Gerekenden daha düşük oktanlı benzin kullanımı ilgili motorun çalışmasının başarımını düşürecektir.

İkinci eklemeyi de etkililik konusunda yapalım. Etkililiğin iki alt etmeni vardır. Birinci soru şudur: Planlanan çıktı toplum için gerçekten gerekli ve yararlı mı? İkinci soru ise: Çıktılardaki etkililik çıktıların kalitesinde düşme pahasına mı yapılmaktadır?

ENERJİ VERİMLİLİĞİ NEDİR?

Enerji verimliliği, enerji etkenliği ile karıştırılmaktadır. Bu maalesef ülkemizdeki enerji mevzuatımızda da, ilgili kamu kurumlarında da (Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji Verimliliği ve Çevre Dairesi Başkanlığı), ENVER ile ilgili dernek vb. STK’larda da böyledir.

Enerji herhangi bir (mal/hizmet) üretim sürecinde bir girdi olarak kullanılıyorsa buradaki başarım göstergesinin adı enerji etkenliğidir, enerji verimliliği değil. Enerji üretimi sürecinden söz ediyorsak o zaman iş başka, enerji üretim girdilerinde etkenlik, enerji üretim çıktılarında da enerji etkililiğinden söz etmemiz gerekir, bütünsel olarak da enerji üretim verimliliğinden. Bu arada enerji veriminden ve enerji etkililiğinin iki alt etmeninden de dem vurmuş olalım.

ENERJİ VERİMLİLİĞİ DÜZENLEMELERİ

Bu mevzuat giderek genişliyor: 2007 tarihli 5267 sayılı Enerji Verimliliği Yasası (ENVERYA), 27.10.2011’de Enerji Kaynaklarının ve Enerji Kullanımında Verimliliğin Arttırılmasına Dair Yönetmelik de (ENVERYÖN) vb.

ENVERYA ile binalarda yaşam standardı (aslında yaşam kalitesi denmeliydi-MB!) ve hizmet kalitesinin, endüstriyel işletmelerde ise üretim kalitesi ve miktarının düşüşüne yol açmadan enerji tüketiminin azaltılmasını öngörülmüştür.

‘Yüksek Planlama Kurulu’ tarafından 2012’de hazırlanan “Enerji Verimliliği Strateji Belgesi”nde 2023 yılına kadar Türkiye’nin GSYİH’si başına harcanan enerji miktarını en az yüzde 20 azaltma hedefi konulmuştu. Bu strateji belgesinde “Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı” hazırlanması, uygulamaya geçirilmesi ve izlenmesi de öngörülmüştü.

Hazırlanan ve 2017-2023 yılları arası uygulanacak eylemleri kapsayan “Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı” ile bina ve hizmetler, enerji, ulaştırma, sanayi ve teknoloji, tarım ve yatay konular olmak üzere toplam 6 kategoride 55 eylemle 2023 yılı sonuna dek Türkiye’nin birincil enerji tüketiminde yüzde 14 azaltım, 23,9 MTEP tasarruf sağlanması amaçlanmıştı. Uygulanacak eylemler çerçevesinde 10,9 milyar ABD Doları yatırım yapılması ve 2033 yılına kadar birikimli toplamda 30,2 milyar ABD Doları doğrudan tasarrufun sağlanması öngörülmüştü.

Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı kapsamında; enerji üretim, iletim, dağıtım ve talep tarafı yönetimi, yerinde üretim seçenekleri, sanayide enerji verimliliği, ısı pompası, kojenerasyon gibi enerji verimliliği teknolojileri, akıllı şehir ve akıllı şebekelerin enerji verimliliği açısından konumlandırılması, binalarda enerji verimliliği, sürdürülebilir yeşil binalar ve alanlar, yaklaşık sıfır enerjili binalar, enerji verimli araç, taşıt ve ekipmanların kullanımı, bütünleşik ulaşım, yük ve yolcu taşımada verimlilik, atık ısı ve alternatif yakıtların değerlendirilmesi, bölgesel ısıtma, atık yönetimi, aydınlatma, enerji yönetim sistemleri, enerji etütleri, kimlik belgeleri ve etiketleme, tarım araçlarında ve sulamada enerji verimliliği, kamu satın alımlarında sürdürülebilirlik, ömür boyu maliyet kavramının önceliklendirilmesi, bilinçlendirme, eğitim, farkındalık, enerji verimliliği ve çevre duyarlı tasarım gibi başlıklar yer almıştı.

NOT: Yarın devam edecek. SONSÖZ Bu durumu düzeltecek bir uygarlığı savunan iktidar gerek! O zaman Ezginin Günlüğü adlı grubunun şarkısından esinlenip azcık değiştirelim: ….Ateşe baca lazım / Kitaba hoca lazım / Bize bir iktidar lazım / O da hemen lazım….

DİPNOT: Enerji Verimliliği Haftası için yapılacak etkinliklerin izlencesi için bkz. :
https://twitter.com/verimliyasa/status/1742963757960007700/photo/1 Etkinliklere çevrimiçi katılım başvuruları için bkz: Nermin Seda Büyükmıhcı (Tel: 0-312-5465598 ; nsbuyukmihci@enerji.gov.tr)