Esrar bağımlılık yapar

Esrar kullanımını özendiren, esrarın zararsız olduğunu savunan yayınlar son hız devam ediyor. Esrar propagandası yapmak için hiçbir fırsatı kaçırmıyorlar. Çoğunlukla bu propagandaya maruz kaldığımızı fark dahi etmiyoruz. İzlediğimiz dizilerde, filmlerde, dinlediğimiz şarkılarda, sosyal medyada esrar kullanımını sıradan ve olağan karşılayacağımız bir algı oluşturuluyor. En ummadığımız gençlerin dahi bu propagandadan etkilendiğini gözlemlemek acı veriyor.

Esrarın 500 civarı kimyasal madde içerdiğini, hafıza ve öğrenme gibi bilişsel işlevleri olumsuz etkilediğini, IQ’da 6-8 puanlık düşmeye yol açtığını, reaksiyon zamanında uzama ve algılamada oluşan değişiklikler nedeniyle ölümlü kaza olasılığını artırdığını, şizofreni gelişmesi riskini yedi kat artırdığını, daha ağır uyuşturucu/uyarıcı madde kullanımı için geçiş maddesi olarak kabul edildiğini, insanı uyuşturduğunu, tembelleştirdiğini ve en önemlisi bağımlılık yapan bir madde olduğunu tekrar tekrar gündeme getireceğiz.

MASUM DEĞİL

Esrar masum gösterildikçe, gençler arasında deneme olasılığı artıyor. Tabii ki esrarı her deneyen bağımlı olmuyor. Büyük bir kısmı esrarın etkisini sevmiyor ve kullanmaya devam etmiyor. Esrarın etkisini sevenler veya ‘havalı’ gözükmek uğruna etkisini sevmediğini söylemeyenler esrar kullanmaya devam ediyor. Bağımlılık hemen gelişmiyor. Ne kadar zamanda bağımlılık gelişeceği kestirilemiyor. Önce ara sıra kullanılıyor, giderek tüm etkinlikler esrar kullanımı etrafında dönüyor, sonra da bağımlılık gelişiyor. Bazı kişiler bağımlılık gelişmeden, yaşam boyu ara sıra kullanımı sürdürebiliyor. Birçok bağımlı ise bağımlı olduğunu inkâr ederek, kontrollü kullandığını, bir zararının olmadığını, “istediği zaman” bırakabileceğini iddia ederek esrar kullanımını masumlaştırma çabasında oluyor.

Evet bağımlılık herkeste gelişmiyor. Peki esrar deneyenler arasında kimlerde bağımlılık gelişiyor, kimlerde bağımlılık gelişmiyor, bu ayrımı yapabileceğimiz kesin sonuç verecek bir değerlendirme aracımız var mı? Hayır yok.

RUS RULETİ

Otuz küsur yıllık meslek hayatımda çok sayıda bağımlı hasta gördüm. Bağımlı olmak için madde kullanmaya başlayan hiçbir vakaya rastlamadım. Hepsi bağımlı olmayacağından emin olarak madde kullanmaya başlamışlardı. Merak, özenme, farklı gözükmeye çalışma, ‘havalı’ olma çabası, sorunları unutma gibi nedenlerle madde denemişlerdi. Kendilerini ‘bağımlı olmuş kişiler’ gibi zayıf, güçsüz, sorunlu bulmuyorlardı. İlk kullandıkları madde çok büyük bir kısmında esrardı. Nasıl olduğunu anlamadan ‘bağımlı’ olmuşlardı.

Bu iş Rus ruleti gibidir. Ancak bu rulette dört mermi yeri vardı ve birinde mermi bulunur. Bu merminin kime isabet edeceğini kestirmek mümkün değildir. Dörtte bir oldukça yüksek bir olasılıktır. Bir hastamın dediği gibi “esrarın insanın karşısına çıkması ne büyük bir şanssızlık”. Özellikle etkisini sevdiyse. Çünkü ilk denemeden sonra ikinci, üçüncü ... kullanım, esrarın yaptığı etkiyi sevenlerde daha yaygın görülüyor. Kullanımın devam etmesi ise esrarla ilişkili birçok olumsuz sonucun yaşanmasına yol açıyor. İnsanlar etkisini sevdikleri maddeye bağımlı oluyorlar. Zamanla sevdikleri bu etki kayboluyor ve sadece ‘normal’ olabilmek için kullanıyorlar. Bunu fark ettiklerinde ise bağımlılık çoktan gelişmiş oluyor.