Faiz lobisine teslim mi olduk?

Türkiye günlerdir ekonomide yaşananları konuşuyor. Gündemin ilk sırasında ekonomi var. Döviz kurları kontrolden çıkmıştı. Hükümet dövizdeki yükselişi durdurma telaşına düştü. Peş peşe toplantılar yapıldı. Seçim öncesinde piyasalar soğutulmaya çalışıldı.

Yıllardır yapılan yanlışlar elimizi kolumuzu bağladı. Üretime değil, tüketime ve dış borca dayalı ekonomi tıkandı.

FAİZLER

Erdoğan sık sık faizlerden şikayet ediyordu. Faizi enflasyonun, bütün kötülüklerin anası ilan etmişti. Ancak faizler yükselmeye devam etti.

Önce küçük küçük artışlar yapıldı. Uluslararası mafyalaşmış finans çevreleri baskıyı yoğunlaştırınca artış miktarları da büyüdü. 24 Mayıs’ta 3 puanlık artışa gidildi.

SADE DEVRİM(!)

Bu da yetmedi. Dört gün sonra “sade devrim”(!) yapıldı. Merkez Bankası politika faizini 8,5’dan, 16,5’a yükseltti. Koridor da artı eksi 1,5 olarak belirlendi. Uluslararası mafyalaşmış finans kuruluşları “3 puanlık artış zamanında yapılmadı” diye çıtayı 5’e çıkarmışlardı. Son düzenleme ile 4,5 oldu.

İSTENİLENLER YAPILDI

Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ve Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya, uluslararası finans çevreleriyle görüşmek için Londra’da. Gitmeden önce istenilenler yapıldı.

Erdoğan’ın yüksek faiz nedeniyle Merkez Bankasını fırçaladığı günlerde gösterge faizi yüzde 10-11’lerdeydi, şu anda 17-18’lerde. Yani 3-4 ayda faiz yüzde 70’in üzerinde arttı. Bu da ekonomi kulislerinde, “AKP faiz lobisine teslim oldu” değerlendirmesine yol açtı.

MEHMET ŞİMŞEK’İN ÖZGÜVENİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan 30 Mart günü 7. Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde iş dünyasına olumsuz gelişmeler yaşanabileceğini ima ederek, “borçlanmayın” uyarısı yapan Mehmet Şimşek’e ağır eleştiriler yöneltmişti. “Bir insan kendi ayağına kurşun sıkar mı” demişti.

Bu tepkinin ardından Şimşek’in istifa dilekçesi verdiği konuşuldu.

Aradan iki ay geçti. Şimdi Mehmet Şimşek adeta “özgüven patlaması” yaşıyor. Erdoğan ve çevresinin söylediklerinin tam tersi açıklamalar yapmaktan çekinmiyor. Erdoğan’ın danışmanlarını takmıyor.

İPLER BENDE MESAJI

Şimşek Londra’da mesaide. Peş peşe Twittler atıyor. İnisiyatifi ele geçirmiş havasında. Sanki birilerine, “Hiç merak etmeyin, ipler benim elimde” mesajı veriyor.

Bu durum ekonomi kulislerinde, “Şimşek Türkiye’nin sıkışmışlığından yararlanıyor. Uluslararası finans kuruluşlarını arkasına almanın özgüvenini yaşıyor” biçiminde değerlendiriliyor.

AKP, 16 yıldır yapılan yanlışların faturasını ödüyor. Uyarıları dikkate almadı. Önlem için zamanında harekete geçmedi. Şimdi zorda. Panik halinde. Uluslararası finans kuruluşlarının elemanlarının oyuncağı durumunda.

HHH

LONDRA’DA SOKAKALAN YANDAŞ KİM?

Türkiye’den yurtdışına sermaye çıkaranlar tartışılıyor. Çoğu “yandaş” işadamları. Devlet ihaleleri ile küplerini doldurmuş tipler.

İngiltere’de, İspanya’da, Portekiz’de, ABD’de kendilerine yer hazırlıyorlar.

Kulislerde çok konuşulan bir müteahhit var. “Kamu ihaleleri yıldızı” müteahhit, ailesi için Londra’da bir sokak satın almış.

Bu da Reis’in kulağına gitmiş. Çok tepki göstermiş.

Türkiye’de “milletin ... koyanlar” bakalım oralarda ne yapacaklar..!