Geleneksel paradan dijital paralara gidiş: Bitcoin çılgınlığı 1

Son zamanlarda çılgınca değeri artan Bitcoin/kripto paralar pazarı 541 milyar dolar olarak hesaplanıyor. Bunun 219 milyar dolarlık kısmını Bitcoin oluşturuyor. Muazzam bir büyüklük. Bitcoin 19 bin dolarlar seviyesine kadar çıktı.Ancak son günlerde düşüş içinde.14 Aralık 2017 tarihinde 16 bin 573 dolar değerinden işlem gören Bitcoin 14 Kasım 2017’de 6 bin 633 dolar değerinde idi.Bir ayda olağanüstü bir artış gösteren Bitcoin dünyada ve Türkiye’de tüm yatırımcıların aklını başından almış durumda. Ülkemizde yastık altında bulunan altınını ortaya çıkarmaya korkan küçük yatırımcı fiziksel olarak hiçbir geçerliliği olmayan,elle tutulmayan bu djital paraya ciddi biçimde yönelmiş durumda. Gerçi son günlerde bir birim Bitcoinin değeri düşüyor ve bu dap Pazar değerini azaltıyor. Ancak bu çılgın yönelişin durmayacağı ve devletlerin bu konuda sistem yaratıncaya kadar spekülasyonlara ve manipülasyonlara açık olacağını söyleyebiliriz.

Bu Bitcoin nedir? Nereden çıktı? Nasıl işlem görüyor? Transferler nasıl yapılıyor? Hangi kurum ve kuruluşlar bu sistemi denetliyor? Bu bir emtia(mal) mı yoksa menkul kıymet mi? Bu paralardan elde edilen kazançlar vergilendirilebiliyor mu? Ülkeler vergilendirme ile ilgili ne tedbirler alıyor? Bu kripto paralar bir balon mu? Ekonomistler ve finansçılar bu paralara nasıl yaklaşıyor? Sistem çöker mi? Türkiye’de Bitcoin pazarı ne durumda? TL üzerinden yapılan Bitcoin işlemleri dünya sıralamasında ilk 10’a neden giriyor? Türkler bu paraya yatırım yapmakta neden bu kadar istekliler? Bitcoin/kripto paralar pazarı trilyon dolarlar değerine ulaşır mı? İşte, Bitcoin/kripto paralar ile ilgili merak edilen tüm soruları bu inceleme dizimizde irdelemeye çalışacağız.

Ancak dijital paralara geçmeden önce paranın tarihini ve geleceğini öncelikle incelemek istiyoruz.

PARANIN KISA TARİHİ

Dünyada paranın ilk olarak nerede çıktığı konusunda kesin bilgimiz yok.Ancak 5000 yıl önce tarımla içli dışlı olan kadim uygarlıkların alıp satmak istedikleri ürünlerin değerini belirlemek için bir ölçüye ihtiyaç duyduklarını biliyoruz.

Para birimi kavramı ilk kez MÖ 3000 civarında MÖ 3500 yıllarında buraya ilk yerleşen Sümerlerin yarattığı Mezopotamya uygarlığında geliştirildi. Bir şeyin benzer bir şeyle değiş-tokuşu olarak söyleyebileceğimiz takas ve birinin diğerine sunduğu “ hediye ekonomisi” sistemleri bu dönemlerde ortaya çıktı ve “ mal para “kavramı Mezopotamya uygarlığında geliştirildi.

Hz Yusuf’un İsmaillilere 20 şekel gümüşe satıldığı hikâyesinin yer aldığı Tevrat’ta da yer bulan “Şekel” belli bir miktar arpayı temsil ediyordu. Şekel hem para hem de ağırlık ölçüsü olarak malların ticaretinde kullanılır olmuştu.

Antik Mısır merkezi yönetime sahip ve sıkı kontrol altında tutulan bir ekonomi geliştirerek standart ağırlıklı tahıl ve “deben” çuvallarına dayalı bir takas sistemi kullanıyordu.Deben,yaklaşık 91 gram bakır veya gümüşe karşılık geliyordu.Ülke boyunca fiyatlar sabitti.

Bu değiş-tokuşun yaygınlaşması ile yasalarla düzenlemeler yapmak kaçınılmaz oldu.Antik Babil’de Kral Hamurabi’nin isim babalığını yaptığı MÖ 1760’da yazılan Hamurabi yasalarında suç işlendiğinde uygulanacak para cezaları ,borç faizi, sözleşme şartları yer alıyordu. Artık mal-alım satım işlemlerinde sözleşme hukuku devreye giriyordu.

MÖ ikinci bin yılda Çin kaynaklarına göre ödemeler ve hazine için “kauri” denilen deniz kabukları kullanılıyordu. Değeri dekoratif özelliklerinden gelen bu paralar dünyanın tüm kıtalarında mücevherat ve para birimi olarak kullanmış ve Afrika’da yüzyıllarca hüküm sürmüştür.

NOT: Yarın devam edeceğiz