Gezi eylemi 6 yaşında!
Taksim'deki Gezi Parkı’nın Asker Ocağı Caddesi’ne bakan duvarın 3 metrelik kısmının ve bazı ağaçların yıkılmasının, 27 Mayıs 2013 günü 40-50 kişilik bir grubun çadır kurup parkta sabahlamasının büyük kitlesel bir eyleme düşüneceğini kimse beklemiyordu.
Bir gün sonra eylemcilerin sayısı arttı. Polis müdahalesi geldi. Reuters haber ajansı foto muhabiri Osman Örsal'ın yakaladığı ve tüm dünyada ün kazanan "kırmızılı kadın" fotoğrafı o gün çekildi.
48 İLDE 90 GÖSTERİ
Polis, 1 Haziran günü akşam saatlerinde Taksim Meydanı'nı göstericilere bırakmak zorunda kaldı. Direniş hızla Türkiye çapına yayıldı. AKP Hükümeti'ne karşı eylemlere yurt çapında 5 milyona yakın yurttaş katıldı. Ankara, İzmir, Mersin, İzmit, Konya, Manisa. Eskişehir, Adana, Samsun, Tunceli'ye kadar pek çok ilde eylemler sürdü. İstanbul 6. İdare Mahkemesi, Topçu Kışlası Projesi hakkında yürütmeyi durdurma kararı vermek zorunda kaldı!
1 Haziran itibarıyla 48 ilde, 90'nın üzerinde gösteri yapıldığı açıklandı. Dönemin İçişleri Bakanı Muammer Güler, 939 kişinin gözaltına alındığını belirtti. Bir gün sonra eyleme katılan il sayısı 67’ye, eylem sayısı ise 235’e ulaştı. Gözaltına alınanların sayısı da bin 730 kişiye ulaşmıştı.
TENCERE TAVA…
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Fas ziyaretinde Gezi eylemlerine değinirken “Tencere tava, hep aynı hava” dedi. Erdoğan, olayların “iç ve dış bağlantılı, organize” olduğunu belirtti. Aynı gün Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ise "Demokrasi demek sadece seçim değildir, mesajlar alınmıştır" açıklamasını yaptı. Gül’ün aynı gün CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu kabul etmesi dikkat çekti.
4 Haziran günü Başbakan Vekili Bülent Arınç yaptığı açıklamada "O ilk olayda, çevre duyarlılığıyla hareket edenlere karşı yapılan aşırı şiddet gösterisi yanlıştır, haksızdır. O yurttaşlarımdan özür diliyorum" diyordu.
8 Haziran günü GS, FB ve BJK taraftar grupları birleşip Taksim'e yürüdü. 10 Haziran günü ise İstanbul'da eylemcilerin sığındığı camiye ilişkin 'eylemciler birayla geldi, bira içti' iddiaları üzerine müftülük soruşturma başlattığı öğrenildi. Akşam saatlerinde Taksim’de çatışmalar yaşandı. Vali Mutlu 'Gezi'ye kesinlikle müdahale edilmeyecek' dedi.
Üç haftaya yakın süren eylemlerde biri polis, sekiz kişi yaşamını yitirirken, 10 bine yakın insan yaralandı. Onlarca kişi tutuklandı ancak açılan davaların çoğu aklanmayla sonuçlandı.
Gezi, yakın tarihimizin en büyük kitlesel eylemi olarak belleğimizde yer aldı.
GEZİ’NİN ŞEHİTLERİ
Gezi Parkı'nda kurulan çadırlara saldırılmasından sonra tüm ülkede başlayan eylemlerde Berkin Elvan, Ali İsmail Korkmaz, Ahmet Atakan, Ethem Sarısülük, Mehmet Ayvalıtaş, Medeni Yıldırım ve Hasan Ferit Gedik öldürüldü.
Mehmet Ayvalıtaş, 2 Haziran 2013 günü Gezi Parkı’na destek için otoyol kapatıldığı sırada üzerine süren aracın çarpması sonucu öldü. 20 yaşındaydı.
Abdullah Cömert, 3 Haziran 2013, eylem sırasında başına aldığı darbe sonucu öldü. 22 yaşındaydı.
İrfan Tuna, 6 Haziran 2013 günü, kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti. Gezi direnişine karşı polisin kullandığı aşırı miktardaki biber gazından etkilendiği düşünülüyor. 47 yaşındaydı.
Selim Önder, Taksim civarından geçerken yoğun gaza maruz kaldıktan sonra İzmir’e döndü, birkaç gün sonra hayatını kaybetti. Yakınları gazın kalp yetmezliğini tetiklediğini düşünüyor. 88 yaşıntdaydı.
Ethem Sarısülük, 26 yaşındaydı. 1 Haziran’da eylem sırasında polis tarafından başından vurularak ağır yaralandı. 12 Haziran’da beyin ölümü gerçekleşti.
Zeynep Eryaşar, 15 Haziran 2013 günü Avcılar’da yapılan protesto gösterisi sırasında polisin aşırı miktarda gözyaşartıcı gaz kullanmasının ardından kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti. 50 yaşındaydı.
Ali İsmail Korkmaz, gösterilerin ilk günlerinde sivil giyimli saldırganlar tarafından feci şekilde dövüldü, başına aldığı darbenin etkisiyle beyin kanaması geçirirken Yunus Emre Devlet Hastanesi’nde görevli doktorlar tarafından önce polise ifade vermeye gönderildi. 20 saat geciken müdahalenin ardından 1 ay yoğun bakımda kaldıktan sonra 19 yaşında, Eskişehir’de 10 Temmuz 2013 günü hayatını kaybetti.
Ahmet Atakan, 22 yaşındaydı. Ankara’da ODTÜ ve Tuzluçayır’daki eylemlere destek vermek için Antakya, Armutlu’da yapılan eylemde polis tarafından kafasından gaz fişeğiyle vurulup, çatıdan düşerek öldü.
Serdar Kadakal, yaşadığı ve çalıştığı Kadıköy’de emniyet güçleri tarafından yoğun ve yaygın şekilde bibergazı kullanımının ardından kalp krizi geçirerek öldüğünde 37 yaşındaydı.
Berkin Elvan, 15-16 Haziran gecesi, İstanbul Okmeydanı’ndaki evinden ekmek almak için çıktı, polisin gaz fişeğiyle başından vuruldu. 269 gün komada kaldı, 15. yaşına komada girdi. 11 Mart 2014’te öldüğünde 16 kiloydu.