Harman Zamanı

Osman Nuri Yıldırım, Akseki’nin Çaltılıçukur köyünde doğmuş. Çocukluğu Mahmut Makal’ın “Bizim Köy” adlı yapıtında anlattığı ilkel koşullar içinde geçmiş. İnancı, kararlılığı ve sabrı ile yoksulluğun küllerinden bir bilim adamı, sosyalizme adanmış bir yaşam yaratmış.

Osman yoldaş müthiş bir gözlemci ve belleği çok güçlü. Çocukluğunda köyünde yaşadığı olayları ve yaşadığı devlet zulmünü fotoğraf kareleri gibi okuyucuya sunuyor. O zamanlar CHP’nin tek parti devri. Osmanlının harabelerinden yeni ve çağdaş bir devlet yaratma çabaları, savaş yılları devleti ceberrut olmaya zorlamış ve tütün kolcuları, vergilendirmek için hayvan sayımı yapan sirkat memurları, tahsildarlar, orman askerleri köylünün ensesinde boza pişirerek kırsal kesim insanının bugün bile CHP’ye uzak duruşunun alt yapısını hazırlamış. Anılar kitabını okuyunca köylünün neden bugün CHP’ye destek olmadığını çok açık anlıyorsunuz

***

Osman Nuri sosyalizm sevdalısı bir genç adam ve askerliğini yaptıktan sonra Marx’ın izinden giderek doktora tezi yazmak istiyor. Bunun için önüne çıkan ve çıkarılan engelleri büyük bir sabır ve cesaretle aşarak İsveç’e gidiyor. Uppsala Üniversitesi’nde yüksek lisans ve Lund Üniversitesi’nde doktora yapıyor. Tezinin konusu Marx’ın Kutuplaşma Kuramı, Gelişmiş Sanayi Toplumlarında Sınıf ve Sınıf Savaşı. Sosyalistler için bilinmesi gereken önemli bir konu. Tezi Türkçeye çevrilmiş mi bilmiyorum ama eğer çevrilmediyse Türk solu için çok önemli bir kaynak olacak değerde bu çalışma mutlaka Türkçeye kazandırılmalı.

Osman yoldaş yaptığı bilimsel çalışma ile ileri kapitalist dünyada toplumun sosyal, ekonomik ve siyasi yönden kutuplara ayrıldığını, sınıflar arasındaki mesafenin arttığını kanıtlamış. Tezinin salt kuramsal olmaması için on ülkede son yüzyılı kapsayan alan çalışması yapmış. Araştırmalarını Marx’ın yaşadığı İngiltere’de 1850 yılına kadar götürmüş. Çaltılıçukur köyünden çıkan bu değerli insanın yaptığı bu önemli çalışma umarım Türk solundan gerekli ilgiyi ve desteği görür.

***

Osman Nuri Yıldırım, Marx’ın izinde uzun yıllar kaldığı İsveç’te toplumun ekonomik ve sosyal dokusunu çok yakından gözlemlemiş ve orada yaşayan göçmen Türk işçilerinin yaşadığı akıl almaz sorunlara tanıklık etmiş ve sorunların çözümüne önemli katkılarda bulunmuş.

İsveç’te kurulan ekonomik ve sosyal düzen, insana verilen değer kitapta çok güzel anlatılmış. Kitabı okuduğum zaman İsveç ile ilgili yaşadığım bir olayı içim burkularak yeniden anımsadım. 1966 yılında Türk işçileri İsveç’i ikinci vatan olarak seçmeye ve çalışmak üzere çok sayıda işçimiz İsveç fabrikalarında boy göstermeye başlamıştı. Dil bilmiyorlardı ve İsveç’in işçilere sağladığı yasal haklardan haberleri yoktu. İsveç İşçi Sendikaları Konfederasyonu LO o yıl beni göçmen Türk işçileri için bir kitap yazmak üzere İsveç’e davet etti. Kristinaberg semtinde bir otele yerleştirdiler ve 2 ay incelemelerde bulundum, sendikacılarla ve Türk işçilerle konuşarak İsveç’te İşçi Hakları ve Sendikalar adlı kitabı hazırladım. LO kitabı Türkçe olarak bastırdı ve işçilerimize dağıtmaya başladı. Bana da 300 adet göndererek Türkiye’de İsveç yasalarını ve sendikalarını tanıtmaya yardımcı olmamı istediler. Postahane kitabın adından kuşkulanarak polise haber veriyor ve polis “Kitaplar komünizm propogandası yapıyor” diyerek bana verilmesini engelliyor. 1966 yılında İsveç’in işçimize bakışını ve polisimizin konuya yaklaşımını büyük bir üzüntü içinde yaşamıştım. Bu küçük olay bile ülkemizin çağdaşlık yolunda neden geç kaldığını ve hele bundan sonra daha da gerilere düşeceğini çok açık anlatıyordu.

***

Osman Nuri dostumuz İsveç’te ve Türkiye’de yaşadığı olayları anlatarak İsveç ve Türkiye karşılaştırması yapıyor. Yaşadıkları inanılmaz boyutlarda ve Türkiye’deki çürümüşlüğü çok anlamlı bir biçimde gözler önüne seriyor. Kitabı okuduktan sonra Atatürk’ün büyük umutlarla kurmak istediği çağdaş Türkye’nin sonraki yöneticiler tarafından ne hale getirildiğini ve bugün nerelere götürülmek istendiğini insan daha iyi anlıyor. “Harman Zamanı” adlı yapıtı mutlaka okuyun ve insana saygının, insanı aşağılamanın ne demek olduğunu kendi gözlerinizle görün.

“Harman Zamanı” yaşama bakışınızda yeni bir pencere açacaktır. Osman Nuri Yıldırım’a bu öğretici kitabı için eline sağlık diyor ve kendisine esenlikler diliyoruz.