İmamoğlu kendi kalesine golü attı...

TRABZONSPOR’un Süper Lig’de şampiyon olmasıyla İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun içindeki Trabzonspor coşkusunu tutamaması sonucu ortalık karıştı. Kripton gezegeninden gelen Superman bile insanoğluna faydası dokunsun diye kimliğini saklarken, İmamoğlu Trabzonspor’un şampiyonluğu sonrasında belediye başkanı olmanın verdiği sorumluluğu göz ardı etti. Bordo-mavili kravatını takarak Fenerbahçe Spor Kulübü Yüksek Divan Kurulu Başkanı Uğur Dündar’ı ziyarete gitti.

FUTBOL TABİRİYLE İFADE EDECEK OLURSAK…

Yüzündeki mutluluğu gözlerinden okunan İmamoğlu, Trabzonsporlu efsane spor adamı Özkan Sümer hakkında yazılan kitabı Uğur Dündar’a hediye etti ancak bu kitabın içerisinde Fenerbahçe’ye hakarete varan ithamlar vardı. Bu ziyareti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak yaptığı için hemşehrileri olan Fenerbahçelileri de oldukça üzdü, kızdırdı. Yaşanan durumu futbol tabiriyle kısaca ifade edecek olursak, Ekrem İmamoğlu böyle davranarak kendi kalesine golü attı... 

Eğer ki Trabzonsporlu bir idareci ve bir taraftar olarak bu ziyareti yapsaydı belki hoş görülebilirdi ama İstanbul Büyükşehir Belediye başkanı olunca işler değişir. İdarecilik, sözcük anlamı gereği herkesi idare edip hoş davranmaktan geçer. Siyasetçilerin, koltuğu halktan teslim alanların idareciliği söz konusu olduğunda ise idare etmek çok daha fazla dikkat edilmesi gereken bir noktadır.

NAZİRE YAPAR GİBİ!

Yetkili olarak, hem de şehrin en tepesindeki kişi olarak bir kesimi mutlu ederken diğer bir kesimi incitirsen idarecilikten sınıfta kalırsın. Bu yüzden, tuttuğun takım şampiyon olursa bulunduğun mevkinin ağırlığından dolayı gidersin evine, kaparsın perdeleri, pencereleri, kuşanırsın tuttuğun takımın renklerini ve kutlarsın şampiyonluğu. Ama böyle bordo-mavili kravatını takıp üstelik nazire yaparcasına Trabzonspor’la ilgili yazılan bir kitabı da hediye edersen Fenerbahçe taraftarı da doğal olarak çok zor affeder seni.

Ne gerek vardı bütün bunlara? İstanbul halkı seni takım tuttuğun için mi belediye başkanı yaptı yoksa her şey çok güzel olacak diye halka umut saçtığın için mi seçti? İstanbul şehri ve ülken için umut olup yapacağın birçok şey varken, futbol için, yapılacak bir seçimde oy kaybetme riskini göze almaya değer miydi? İmamoğlu sonuçta Fenerbahçelilerden de oy almıştı. Durum buyken Trabzonsporlu bir taraftar edasıyla Fenerbahçe Kulübü’ne yaptığın ziyaret Fenerbahçeli birçok genci hayal kırıklığına uğratmaz mı?