İsrail Baharı

Filistin, çok acılar çekerek ve ağır bedeller ödeyerek, âlemin bakan ama görmeyen gözlerine, işiten ama duymayan kulaklarına, seyreden ama hissetmeyen kalplerine İsrail ve efendilerinin Siyonist habis zihniyetini görmeyi, duymayı ve hissetmeyi öğretti. Filistin ve benzeri yıkım ile katliamları yaşayan ülkeler dünyaya anlatılan demokrasi, özgürlük, refah yalanlarını deşifre etti.

Siyaset ve askeri sahada kazanılan, zihniyetlerini idrak etmemize vesile olan bu bedeli ağır zaferleri, bu habis zihniyetin en önemli dayanağı ve kaynağı olan ekonomik-finans damarlarını da keserek taçlandırmalı. Bu habis zihniyetin memurları, medyası ve paralı askerleri olan içimizdeki mikropları temizleyen en etkili ilaç finans kaynaklarını kurutmaktır. Zira bu çevreleri habis zihniyete bağlayan en büyük sebep paradır.

ETKİ AJANLIĞI KURUMU

Bu habis zihniyetin ülkemizde parayla beslediği medya grupları en etkili operasyon ve etki ajanlığı araçlarıdır. Zulüm abidesi İsrail hükümetinin ülkemizdeki küçük iblisleridir. Fonlanmayan medya kuruluşları ve görevini samimi olarak yapanları alkışlıyor ve tenzih ediyoruz. Fonlananlar bolca demokrasi, insan hakları, özgürlük, kadın hakları, hayvan hakları, halkların hakları kelimelerini ağızlarından eksik etmezler ama Avrupa, ABD ve İsrail’i her daim aklarlar.

Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Serdar Üsküplü, 2007-2023 ve 2016-2023 yılları arasında Avrupa ve ABD devletlerinin fonladığı medya kuruluşlarını kamuoyu ile paylaştı. Buna binaen, İsveç, Norveç ve ABD’nin Türkiye’de faaliyet yürüten Bianet ve Medyascope medya kuruluşuna 335 milyon lira para verdiğini belgeleriyle açıklamıştı.

FAALİYETLERİN MAŞALARI

İsveç devletinden beslenen Bianet medyanın ‘’bağımsız iletişim ağı’’, Medyascope’un ise ‘’çünkü özgür’’ mottosunu kullanması trajik-komiktir. Fonlananlar saklıyor ama fonlayan ABD merkezli Chrest Foundation Vakfı, benim düdüklediklerim olmaktan hicap duymayın dercesine, Türkiye'de fonladığı medya kuruluşlarının listesini yayınlıyor.

On binlerce dolar hibe alan kuruluşlar arasında Medyascope, 140Journos, Bağımsız Gazetecilik Platformu P24 ve Serbesiyet de bulunuyor. En çok fonlanan kuruluşlar arasında Ruşen Çakır’ın kurucusu olduğu Medyascope zirvede yer alıyor.

Vakfın on binlerce lira fon sağladığı kurumlar arasında Mezopotamya Vakfı, Anadolu Kültür Derneği, Hrant Dink Vakfı, Filmmor Kadın Kooperatifi, 140Journos, İstanbul Kültür Sanat Vakfı, Serbestiyet, Hafıza Merkezi, Sivil Sayfalar, Sabancı Üniversitesi, Bağımsız Gazetecilik Platformu P24, Mekanda Adalet Derneği, Ekonomi ve Dış Politikalar Merkezi (EDAM) ile TESEV, Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı (TAPV), Yurttaşlık Derneği ve Diyarbakır Siyasal ve Sosyal Araştırmalar Enstitüsü (DİSA) bulunuyor.

MOSSAD'A OPERASYON

Zulüm abidesi İsrail hükümetini besleyen siyaset, askeri ve medya damarları ile mücadele önemli ama yeterli değildir. Bu zalim zihniyetin beslediği sahadaki memurları ve paralı askerlerini besleyen ekonomik-finans damarı da kurutmak can alıcıdır. Bu damarın birini kurutan MİT başarılı bir operasyona imza atmış. Mossad’ın Türkiye ve komşumuz Suriye’de kirli operasyonları için kullandığı bir finans ağını çökertmiş.

MİT'in çalışmaları ile yakalanan İsrail istihbarat servisi Mossad'ın para ağını sağlayan Kosova vatandaşı Liridon Rexhepi tutuklandı. Rexhepi, 25 Ağustos günü İstanbul’a iniş yaptığı andan itibaren MİT tarafından adım adım izlenmiş ve faaliyetleri kayıt altına alınmış. Rexhepi’nin ödemelerini yaptığı Mossad’ın saha elemanlarının Türkiye’de drone çekimleri yaptıkları, Filistinli siyasiler aleyhinde psikolojik harekât faaliyetleri yürüttükleri ve Suriye sahasına yönelik bilgiler derledikleri iddia ediliyor.

SİHİR SİHİRBAZI VURACAK

Bir gün yüzbinlerce Musevi veya laik İsrail vatandaşlarının sokaklarda İsrail devletine ve iktidardaki cinayet şebekesine karşı protesto eylemleri yapacağı ve ‘’Katil Netanyahu’’ sloganları atacağını söyleselerdi zor inanılırdı. 7 Ekim Aksa Tufanı ardından 15 Ekim 2023’te kaleme aldığımız, ‘Siyonist İsrail’in Musevilere Zulmü’ yazımızda sihrin sihirbazı vuracağını ve 7 Ekim’i İsrail halkının desteği için suistimal edecek olan Netanyahu ve suçlu kabinesinin İsrail halkının gören, duyan ve hisseden vatandaşları tarafından devrileceğini yazmıştık.

Zira Filistin’e bu zulmü yapanların esas zulmü Musevilere, vicdan ve haysiyet sahibi İsrail vatandaşlarına yaptığını ve yapacağını beyan etmiştik. İsrail sokaklarında barışçıl protestolar yapan, savaşın bitmesini isteyen, Gazze işgalini kabul etmeyen, esirlerin eve dönmelerini talep eden İsrail vatandaşlarına atlı, bombalı, coplu, yumruklu ve kitlesel tutuklamalar ve OHAL ile yanıt veriyorlar.

17 Mayıs 2018’de, ‘Siyonist İsrail Musevi değildir’ yazımızdan bir paragraf alıntılayalım:

“İlahi emre itaatsizlik sebebiyle Musevilik, Mesihlik ve Muhammedi itikadında Siyonist “Yahudi” zihniyeti “bozguncu”, “fitneci”, “putperest”, “altın ve gümüşe tapan”, “Allah ve peygamberlerinin düşmanı” olarak telakki edilir…

Emperyalizm ve Faşizmin en önemli müttefiki olan Yahudi Siyonistler de fakir ve orta sınıf Yahudilerin maruz kaldığı bu zulmü suiistimal etti. İşgal, talan, dolan ve yalanlarını “mazlum edebiyatı” üzerinden savundular. Siyonist Siyonizm veya Yahudi İsrail devletini eleştirenleri Yahudi düşmanı olarak tanımladılar... Sami veya herhangi bir soylu zürriyetin mensubu olmak başta Siyonist Yahudiler hiç kimseye özel koruma zırhı sağlamaz…”

MADELEINE ALBRIGHT'IN DİNİ

ABD’nin eski Dışişleri Bakanı Macar asıllı Yahudi Madeleine Albright, 12 Mayıs 1996’da ABD’nin CBS televizyonuna verdiği demecinde, ABD ambargosu, ablukası ve saldırıları sebebiyle ölen 500 bin Iraklı çocuk için “sırf amaçlarınıza ulaşmanız için 500 bin çocuğun ölmesi gerekiyor muydu? Değdi mi?” sorusuna çok soğukkanlıca “değdi” diyebilmiştir.

Yahudi Netanyahu işte bu Yahudi Albright’ın dinindendir. Ama asla Musevi değildir… Kitap ehli Musevi-Yahudi kardeşlerimizin ifadesiyle söyleyelim:

“Musa sizden uzak siz Musa’ya uzaksınız. En nihayet altın ve gümüşe tapan putperest iktidarınız yıkılacak…’’ demiştik.

Arap Baharı adıyla ektikleri işgal, savaş, yıkım, kaos ve ateşin bumerang gibi zulüm abidesi İsrail hükümeti ve Avrupa-ABD’deki efendilerinin iktidarına döneceğini, sürecin bir İsrail Bahar’ına dönüşeceğini tespit etmiştik. İsrail’de yıkılacak olan zulüm abidesi Avrupa ve ABD’nin temellerini sarsacak.