‘Kadın Aklı, Erkek Aklı’ hangisi haklı?

Kadın; zerafetin simgesi, yaşam ve mutluluk kaynağıdır. İlkel çağlardan günümüze kadar kadının toplumdaki yeri ve önemi, yaşadıkları coğrafya ve kültüre göre şekil almıştır. Çoğunlukla erkek egemen toplumun hâkim olduğu kültürlerde, fiziksel ve duygusal baskılar altında yaşayan kadın hikâyelerine sıklıkla rastlıyoruz.

ANTİK ÇAĞDA KADIN

Antik çağda Sofokles, başkaldıran ilk kadın direnişçi ‘Antigone’yi; Euripides, ‘Kuma’ olayına karşı çıkan ‘Medea’yı ve Aristofanes, savaş karşıtı ‘Lysistrata’yı kaleme almıştır. ‘Antigone’, gömülmesi yasaklanmasına rağmen, ölen kardeşini gömerek ‘Kral Kreon’a karşı gelmiştir. Kraliçe Medea, üstüne getirilmiş ikinci bir kadına olan tepkisini, Kral’dan olan çocuklarını öldürerek göstermiş, böylelikle ‘Kuma’ olayına kadın penceresinden bakarak çarpıcı bir bakış açısı getirmiştir. Antik çağda derin izler bırakmış olan ‘Medea’ efsanesi, 1797 yılında İtalyan asıllı besteci Luigi Cherubini tarafından ‘Medea Operası’ olarak sahnelenmiştir. Lysistrata; Atinalılar ve Spartalılar arasında durdurulamayan savaşı durdurmayı başarmış, kadınların gücünü göstermiştir. Tiyatro tarihinin ilk savaş karşıtı oyunlarından birisi olarak kabul edilir.

BATI’DA VE BİZDE KADIN HAKLARI

Bu tarihsel geleneğin içinde, Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, kadınlarımıza büyük değer vererek, kadın - erkek eşitliği ilkesini ortaya koymuştur. Kurtuluş Savaşı’nda kadınların büyük desteğini gören Atatürk, kadın gücünün niteliklerini her zaman göz önünde bulundurmuştur. Kadınların belediye seçimlerinde seçme ve aday olma hakkı 3 Nisan 1930’da Belediye Kanunu’nun kabul edilmesiyle tanınmasının ardından, 5 Aralık 1934’te Anayasa ve Seçim Kanunu’nda yapılan yasa değişikliği ile milletvekili seçme ve seçilme hakkı tanınmıştır. Demokratik yapısıyla övünen Avrupa’da, ilk olarak 1944’te Fransız kadınlar milletvekili seçme ve seçilme hakkını elde edebilmiştir. Aradaki farkı siz okurlarıma bırakıyorum.

ALTI ÖYKÜ BİR SORUN

Savaş Özdural, ‘Kadın Aklı Erkek Aklı’ adlı oyunu ile yüzyıllardır çözülemeyen karmaşık bir sorun olan kadın erkek ilişkilerini yeniden gündeme getiriyor. Tartışması ve çözümü hiçbir zaman sonuç vermeyen bu konuyu, olabildiğince ilgi çekici bir biçimde tiyatroya taşıyor. Yönetmen, kadın ve erkek arasında yaşanan zıtlıkları, çelişkileri eleştirel bir gözle değerlendirdiği oyunda, küçük ironilerle iki farklı cinsin yaşadığı uyum sorunlarını masaya yatırıyor. Günümüzde kadın ve erkek arasındaki çelişkiler çoğunlukla değişik boyutlarda karşımıza çıkıyor.
‘Kadın Aklı Erkek Aklı’, kadın erkek ilişkilerinde çokça karşılaştığımız iletişim sorununu merkezine alan altı farklı hikâyeden oluşuyor. Oyunda yer alan kadın ve erkek oyuncular, çizdikleri karakterlerde bu iletişimsizliği başarılı bir anlatım diliyle yansıtıyorlar.

İLGİNÇ VE GÜNCEL

Saba Tümer, Yosi Mizrahi, Aysun Metiner, Fatih Gülnar, Pelin Turancı ve Savaş Özdural’dan oluşan oyun, takım oyunculuğunun öne çıktığı nitelikli bir yapım olarak göze çarpıyor. Sahnede ilk kez yer almasına karşın, Saba Tümer önemsenecek bir başarı gösteriyor.
Dekor, kostüm ve ışık tasarımı, ana temayı tamamlayan unsurlar olarak üzerine düşen görevini yerine getiriyor. Oyuna özel olarak hazırlanmış final müziğinin ve koreografinin bu denli enerjisi yüksek bir oyuna yakıştığını düşünüyorum. Sahip olduğu ironik betimlemeler sayesinde herkesin ilgiyle izleyebildiği oyun, konuşurken güldürmeye devam ediyor. Bu güncel konunun ilgi çekici olduğunu düşünüyor, tiyatroseverlerin izlemelerini diliyorum.