Kendi adayına tuzak kuran parti

Son seçimin kaybeden tek partisi var: CHP...

Az buz da değil... CHP oylarının yüzde 15’i başka yere gitmiş...

Hem de ülke yangın yeri gibiyken... Dün gördünüz, bu yenilgiyi başarı gibi gösteren bir genel başkan var partinin başında...

***

| Kemal Kılıçdaroğlu liderliğindeki ekibin bu seçimlerde birinci hedefi CHP’yi iktidar yapmak değil; terörist PKK’nın siyasetteki uzantılarını, yasal öğeler gibi göstermekti. Bunun için de Selahattin Demirtaş’ı savunan bir politika izlediler. HDP’nin Meclis’e girmesi için gösterdikleri çabayı CHP oylarını artırmak için göstermediler.

Buna karşın Diyarbakır’daki CHP oyu Baykal dönemine göre yüzde 50 azaldı.

| İkinci hedef de FETÖ elemanlarının masumlaştırılması idi. Bunun için, AKP’nin yaptığı adaletsiz işler ele alındı. Ve FETÖ’cüler, adaletsizliğe uğrayan kitle gibi gösterildi.

| Ayrıca Batı’nın Türk milleti ile savaş için kullandığı Dersim yalanı ve Ermeni soykırımı iddiaları CHP’yi ele geçirmiş olan bu ekip tarafından seçim bildirgesine alındı. Böylece Türk milleti toptan rakip haline getirildi. Halk da bu Türkiye karşıtı programı gördü; denize düşen misali, yine AKP’ye, MHP’ye oy verdi.

OYUN BOZUCU İNCE

Bu oyunu sürdürmek peşindeki kadronun karşısında bulunan tek muhalif aday ise Muharrem İnce idi. CHP’deki işgalci kadro, Sayın İnce’yi son anda aday göstererek onun hazırlık yapmasını önledi. Yetmedi; asla İnce için çalışmadı. CHP örgütleri Sayın İnce’yi yok saydılar. Caddeler, sokaklar tamamen AKP’ye terk edildi. CHP’li belediyelere, İnce’ye destek olunmaması işareti verildi

Bunun yanı sıra Muharrem İnce’ye şart koşulmuş; onun hapisteki Demirtaş’ı ziyarete gitmesi sağlanmıştı. Yetmemiş, HDP’nin isteği olan bölücü “Anadilde eğitim!” projesini Muharrem İnce’nin programına sokmuşlardı. Böylece Anadolu’daki milliyetçi-muhafazakâr milyonların Sayın İnce’ye oy vermemesini garantiye almışlardı.

PLANI YIRTTI

Amaç, seçimlerde Sayın İnce’yi değersizleştirecek bir sonuç yaratmaktı.

Gel gör ki Amerikan menşeli Kılıçdaroğlu ve ekibinin bu yıkım planına karşın, Sayın İnce olağanüstü bir çaba gösterdi. Çok kısa bir sürede, çok eşitsiz şartlarda, CHP oylarının yüzde 30’undan daha fazla oy alarak yüzde 30 bandının üstüne çıktı. Böylece genel merkezin Bizans oyununu da çökertti...

UYAN CHP’Lİ!

CHP’yi PKK-FETÖ örgütlerini yasallaştırmada araç gibi kullanan bu Amerikancı-NATO’cu kadro, CHP’nin başından derhal uzaklaştırılmalıdır. CHP, gerçek sahibi olan Muharrem İnce’ye teslim edilmelidir. CHP’li arkadaşlar!

Belli ki bu PKK-FETÖ sevicisi Soros kaynaklı ekip orada onursuzca durmaya devam edecek. Kılıçdaroğlu dün bile HDP seviciliğine devam etti. Bu başarısız kadronun CHP’nin başında kalması, Biz Atatürkçülerin geleceğimiz açısından felakettir. Size düşen görev belli: CHP Genel Merkezi’ni kuşatın, bu kriptoları o koltuklardan kaldırıp caddeye fırlatın! Böylece partinizi de Türkiye’yi de kurtarın... Nasıl olsa yeni bir lider ortaya çıkmıştır...

HDP’NİN AYŞE’Sİ

Ankara’nın Ayşe’si var da HDP’nin olmaz mı? O Ayşe, seçim sürecinde, Halk TV’de sabah kuşağında şiddetli bir HDP propagandası yaptı. Kanal’ı istismar etmeyi sürdüren HDP’nin Ayşe’si dün sabah da Muharrem İnce’yi eleştirmeye başladı.

Acaba bu aklı, domuz pirzolası yemekle övünen CHP İstanbul İl Başkanı’ndan mı aldı? Bu Amerikancı Ayşe’ler bir şeyi hiç anlayamayacaklar: Bu millet, aç kalsa bile milli duyarlılıktan vazgeçmiyor. İnsan hakları, barış demokrasi yalanına sarılmış bölücülükten nefret ediyor. CHP’nin bu seçimlerde bunca para vaadinin işe yaramaması işte bu yüzdendir.

ÇARPITIYORSUN SAYIN BAHÇELİ

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, seçimlerin ertesi günü yayımladığı bir duyuruda, eleştirdiği birçok gazetecinin arasında benim adıma da yer verdi. Bizleri yoğun ve yorucu bir iftira kampanyası yürütmekle suçladıktan sonra devam ediyor: “MHP’ye özel bir kin ve nefret duyan zevat-ı muteber(!)...”

Sayın Bahçeli, diğerlerine hiç karışmadan kendi adıma diyorum ki:

| MHP’ye asla özel bir kin ve nefret duymadım. Sizi eleştirdim, MHP’yi değil.

Alkışlar ona olsun ki yüce Tanrı, bizim kumaşımıza kin ve nefret ipliği katmamıştır.

| Biliyorsunuz ki Haziran 2015 seçimlerinin sonrasına kadar sizi ve MHP’yi destekledim. 1999’da, MHP’nin DSP ile koalisyon kurmasını Akşam Gazetesi’ndeki köşesinde savunan birisiyim. 20 yıllık yazılarımda asla MHP düşmanlığı yoktur.

| Sizi, MHP gibi köklü bir partiyi, size ve Ülkücülere demediğini bırakmayan Sayın Erdoğan’a yardımcı güç yaptığınız için eleştirdim. Gerçek bir Türkçü olarak, size ve Erdoğan’a karşı Türk kimliğini savunmaya devam edeceğim.

| Ne zaman gerçek bir Türk milliyetçisi olursanız, ne zaman Mustafa Kemal’in mirasına sahip çıkarsanız göreceksiniz ki eleştirilerimiz övgüye dönüşecektir.

| Umarım ki MHP tabanının partisine sahip çıkmasını, sizin yanlış AKP işbirliğinize destek gibi algılayıp partiyi daha fazla Arap milliyetçisi MHP haline getirmezsiniz...