’Kerkük süreci’nin öğrettikleri

“16 Ekim” derslerine devam edelim.

***

BİR: 16 Ekim 2017, öğle saatleri.

Kerkük’te durum net.

Tablo: Peşmerge 24 saat bile direnemedi.

Daha doğrusu savaşamadı.

Sonuç: ABD’nin “Kürt projesi” çökmüştü.

***

Küçük “Kürt” partilerinden birinin İstanbul İl Merkezi’ndeyim.

Toplanmışlar: Yaşını başını almış... Tecrübeli isimler.

Her şey vardı: Şaşkınlık... Üzüntü... Öfke...

Şaşkındılar: Sonucu akıllarından bile geçirmemişlerdi.

Üzüntü: Hayalleri yıkılmıştı.

Öfke: Hedeflerinde Talabaniler vardı.

En çok kullandıkları kelime: İhanet.

***

Bir tek şey yoktu: Tahlil.

Barzaniler, “el” yardımıyla gerdeğe girmeye kalkmışlardı.

Bölgede kuvvetleri ise Amerika’ya karşı mevzilenmişti.

Dünya dengeleri yerinden oynamıştı.

Sorgulamıyorlardı.

***

İKİ: Köşelerde, televizyonlarda bazı isimler.

İşleri açıklamak değil, örtmek.

İnanmamızı istedikleri:

Evet, peşmerge savaşamadı...

Çünkü: Tahran “kurnazlık” yaptı... Talabanileri satın aldı.

Şimdi: İran, Türkiye’yi Irak’tan dışlayacak.

Kuzey Irak’ı İran’a yedirmemeli.

Amaç: Türkiye’yi yeni çıkmazlara sürmek.

***

Gözden kaçırılmak istenenler:

Bölgenin yeni bir yola girdiği...

Bölgesel ittifakın sonuç almaya başladığı: Kerkük’te, İdlib’de....

Asıl yenilenin ABD olduğu...

Fakat: Şansı azalsa da yeni hamleler yapabileceği...

PKK/PYD tehdidinin hala sürdüğü...

Sonuç: Türkiye-İran ittifakı her şeyin temeli....

Bozulursa, bölünme projeleri tekrar sahne alır.

***

ÜÇ: “Kürt projesi” ve “IŞİD projesi”....

Dikkat ettiniz mi?

İkisi aynı günlerde birlikte çöktü.

“Kürt projesi”ni yıkan denklem ortada.

Bir: ABD zayıfladı.

İki: Bölgesel ittifak güçlendi.

IŞİD ve ayrılıkçılık....

Demek ki: İkisi de aynı dinamiklerden besleniyorlar... Aynı güçlere dayanıyorlar.

***

DÖRT: İşgal... Katliam.. Hatta soykırım...

Bunlar: Ayrılıkçı edebiyatın temel kavramları.

“Analar ağlamasın” pazarlamacılarına duyurulur.

16 Ekim’de büyük alt üst oluş yaşandı..

Milyonlarca insanın yaşadığı bölgeler el değiştirdi.

Ölü sayısı: En fazla 10’larla ifade ediliyor.

Anlamı: Analar asıl emperyalist projelerde ağlıyor....

Afganistan’da... Libya’da... Suriye’de... Irak’ın işgalinde yüzbinler katledildi.

Sonuç: Gözyaşlarının dinmesi için....

Emperyalist projeleri devre dışı bırakmak gerekiyor. Kerkük’te olduğu gibi.

***

BEŞ: Kimilerine bakılırsa...

Kerkük süreci Kürt halkının dışlanmasıyla sonuçlanacak.

Nüfus dengeleri değiştirilecek....

Dün gece Kerkük’le konuştum.

Anlatılanlar:

Bir: İnsanlar büyük rahatlama içinde.

İki: Valilik Kürtlere çağrı yaptı. “Kerkük’ten ayrılanlar evlerine dönsün” diye.

Özellikle Süleymaniye’den dönüşler başlamış.

Üç: Kürt asıllı bir isim Kerkük Valisi olacak.

***

Bir de 2003 işgalinin ilk günlerini hatırlayalım.

İki kurum yağmalandı.

Bir: Nüfus müdürlüğü.

İki: Tapu müdürlüğü.

Nüfus eklendi: Yüzbinlerce Kürt aile Kerkük’e yerleştirildi.

Nüfus çıkarıldı: Araplar ve Türkmenler göçe zorlandı.

Bugünle geçmişi kıyaslarsak:

Atlantik bölüyor.

Asya birleştiriyor.

***

ALTI: Kerkük ve İdlib, yeni ufuklar açtı.

Sadece Irak ve Suriye için değil... Bütün bölge için.

Alfabetik sırayla: Azerbaycan, Irak, İran, Lübnan, Suriye ve Türkiye için...

Kısaca Batı Asya diyoruz.

Bölünme, ayrışma dönemi kapanıyor.

Yeni bir iklime giriyoruz.

***

Geniş birlikler....

Büyük kucaklaşmalar için.

Cesur projeler, adımlar mümkün.

Her şeyi konuşabilmeliyiz...

Bölgesel konfederasyon dahil.

Ama: Önce fikir lazım. Her şey büyük bir fikirle... Küçük bir adımla başlar.