Kıbrıs’ı 'FETÖ adası' yapmak istemişler
Gün geçmiyor ki FETÖ ile ilgili yeni bir bilgi ortaya çıkmasın. Örgüt dünyanın her yerinde faaliyette. ABD nereyi işaret ediyorsa oradalar. Bunlardan biri de Kıbrıs. ABD Kıbrıs’ta Türkiye üzerine baskılarını sürdürürken FETÖ’nün boş durması elbette olmazdı. Nitekim olmamış da!
FETÖ’nün Kıbrıs ayağı fazla gündeme gelmemişti. İki gündür “Şehit Teğmen Caner Gönyeli 2017 Arama Kurtarma Tatbikatı”nı izlemek üzere KKTC’deyim. Boş kaldığım sürelerde de Kıbrıslılarla görüşüyorum. KKTC’de neler olduğunu anlamaya çalışıyorum.
FETÖ’DEN ANNAN PLANI İÇİN 'EVET' KAMPANYASI
Geçmişte Türk Gladyosu için Kıbrıs önemli bir yerdi. Tanınmış bütün Gladyocuların yolu mutlaka Kıbrıs’tan geçmişti. FETÖ Gladyonun devamı olunca, Kıbrıs yine gündemde olmuş. Kıbrıslılarla konuşurken ilk söyledikleri şu oldu:
“FETÖ, KKTC’deki Annan Planı halk oylaması sırasında belirgin bir şekilde ortaya çıktı. Daha önce hiç görmediğimiz adamlar adada dolaşmaya başladı. Şu anda FETÖ’den tutuklu Mümtazer Türköne de buralardaydı. Halk oylaması öncesinde gruplar halinde öğrenciler getirdi. Girne’de öğretmen evinde kaldılar. Anket çalışması yaptılar. Anketlerle kamuoyu Annan Planı’na ‘Evet’ demeye yönlendirildi. Gelenlerin masraflarını kimin karşıladığı bilmiyoruz.”
DAVUTOĞLU VE ATALAY’IN ADAMLARI
Kıbrıs’ta FETÖ’cülerin ortaya çıkması ile birlikte ilginç gelişmeler olmaya başlar. Kıbrıslılar, özellikle Ahmet Davutoğlu’nun Dışişleri Bakanlığı döneminde ve Beşir Atalay’ın hükümette etkili olduğu yıllara vurgu yaptılar.
Bu dönemde, Türkiye Cumhuriyeti adına Kıbrıs’a gönderilen kamu görevlilerinin KKTC’deki faaliyetlerine dikkat çektiler. 2010 yılından sonra KKTC’de çok sayıda gazete ve televizyon kurulmuş. Davutoğlu ve Atalay döneminde KTTC’ye gelen bazı görevlilerin bu işlerde rolü olduğunu ifade ettiler. Bu gazete ve televizyonların parasal kaynağının mutlaka araştırılması gerektiğini bildirdiler.
UBP VE CTP OPERASYONLARI
Gündeme getirilen bir başka konu da Ulusal Birlik Partisi (UBP) ve Cumhuriyetçi Türk Partisi’ndeki (CTP) iç kavga. Bu partilerdeki iç kavganın arkasında da FETÖ’nün olduğu belirtiliyor. KKTC’li bir gazeteci dostumun o dönemde yaşananlarla ilgili gözlemleri şöyle:
“FETÖ adada faaliyetini yoğunlaştırınca siyasi partilerimize bir haller oldu. partiler karıştı. UBP’deki Derviş Eroğlu-İrsen Küçük kavgasının arkasında FETÖ vardı. Türkiye’den gelen ekip devletin birçok gizli bilgilerine ulaşabiliyordu. Bu bilgiler kullanılarak ve maniple edilerek Eroğlu ve Küçük birbirine düşürüldü. Arkasından elde ettikleri gizli bilgilerle şantaj ve tehditler başladı. Aynı Türkiye’de yaptıklarını KKTC’de de yaptılar. Siyasi partilerin iç işlerine müdahale ederek UBP ve CTP’yi ele geçirmek istediler.”
GÜN GELECEK DÜDÜK ÇALACAĞIZ
FETÖ, UBP ve CTP içinde kargaşa yaratırken bir yandan da yeni parti kurmak için çalışmalara başlamış. Bu arada Davutoğlu’nun öğrencilerinden biri Halkın Partisi’nin başına geçmiş.
Türkiye’den gelen ekibin kendi aralarında ve UBP, CTP ve diğer partilerin içineki elemanlarıyla yaptıkları toplantılarda, “Günü geldiğinde bir düdük çalacağız, herkesi bir parti altında toplayacağız” dedikleri duyulunca bazı önlemler alınmış.
KKTC FETÖ ADASI
15 Temmuz sonrasında FETÖ’nün KKTC’deki faaliyetlerini yakından takip eden bir yetkili de gözlemlerini şöyle aktardı:
“FETÖ’nün Türkiye’de etkin olduğu, hükümet ortağı gibi davrandığı dönemde nasıl olmuşsa KKTC’ye hep belli kişiler gönderilmiş. Bakanlıklardan, istihbarattan, … Kısacası Türkiye’den KKTC’ye gönderilen tüm isimlerin büyük çoğunluğunun FETÖ’ye yakın isimler olması büyük bir planın parçası. FETÖ KKTC’ye büyük önem vermiş. Sessizce birçok alana yerleşmiş. Üniversite, iş dünyası, ... 2008, özellikle de 2010 sonrası Türkiye’den KKTC’ye gönderilen isimler ve KKTC’de yaptıkları bütün ayrıntıları ile incelenmeli. KKTC’yi ‘FETÖ adası’ yapmak istemişler. Hatta planları içinde Fethullah Gülen’in Kıbrıs’a getirilmesi bile var. Annan Planı’nı ile KKTC Türkiye’den koparıp Batı’ya bağlanacaktı. Sonra da Fethullah Gülen kıbrıs’a taşınacaktı. Ama hesaplar tutmadı.”
KKTC SEÇİMLERİ
Kıbrıslılar FETÖ’nün KKTC Cumhurbaşkanlığı seçimine müdahale ettiklerinde de ısrarlı. UBP’nin bölünmesi ve UBP içinden bir grubun Eroğlu dışında bir adaya yönlendirilmesi de “FETÖ operasyonu” olarak değerlendiriliyor.
“Son KKTC seçimleri iyi incelenirse altından FETÖ çıkar” diyen Rauf Denktaş’ın bir arkadaşı, Cenevre görüşmelerinde yaşananların bu operasyonun bir sonucu olduğunu iddia etti.
Daha anlatılan çok. FETÖ’nün suç dosyası her geçen gün kabarıyor. Türkiye’de kurduğu kumpasların benzerlerini KKTC’de de kurmuş.
KKTC’DE FETÖ MÜCADELESİ
15 Temmuz sonrası KKTC’de de FETÖ hassasiyeti başlamış. Konuyu takip edenler FETÖ’cülerin isimlerini, yaptıkları işleri bir çırpıda sayıyor. Hükümetin ağır kaldığından şikayet ediyorlar. Konuşulanlara bakılırsa daha alınacak çok yol var.
Son dönemde KKTC’den ev alan Türklerin sayısında patlama olmuş. Özellikle de 16 Nisan sonrasında. Kimler olduğunu bilemiyoruz. Kimseyi de suçlamıyoruz. Ama araştırmaya değer!
FETÖ sadece Türkiye’nin değil KKTC’nin de başına bela!